Esas No: 2020/23492
Karar No: 2022/21229
Karar Tarihi: 31.10.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/23492 Esas 2022/21229 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2020/23492 E. , 2022/21229 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1- Sanığa yükletilen trafik güvenliğini tehlikeye sokma eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafisinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Tehdit ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerin temyizine gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Hükümden sonra 24/10/2019 tarihinde yürürlüğe giren, 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik CMK'nın 253. maddesi uyarınca, uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte ve aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı, sanık hakkında TCK’nın 106/1-1. cümlesi ve 125/1. maddesi uyarınca açılan davanın mağdurunun ... olduğu, somut olayda birlikte işlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun mağdurları ile tehdit ve hakaret suçlarının mağdurunun farklı olması nedeniyle anılan Kanun hükümleri ile değişik CMK’nın 253/3. maddesinin artık uygulama alanı bulmayacağı ve suç tarihinde sanığın katılan ...’ya yönelik TCK'nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik CMK’nın 253/1. madde hükmü uyarınca, uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında; anılan Kanunun 35. maddesiyle değişik CMK’nın 254. maddesi gereğince tehdit ve hakaret suçları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 31/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.