Esas No: 2022/8650
Karar No: 2022/21349
Karar Tarihi: 01.11.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2022/8650 Esas 2022/21349 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2022/8650 E. , 2022/21349 K."İçtihat Metni"
KARAR
Şantaj, hakaret ve tehdit suçlarından sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda, şantaj suçundan hüküm verilmesine yer olmadığına, hakaret ve tehdit suçlarından ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/1, 106/1-1, 43/1, 62 (iki kez) ve 52 (iki kez). maddeleri gereğince 3.740,00 Türk lirası ve 1.500,00 Türk lirası adlî para cezaları ile cezalandırılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 07/10/2021 tarihli ve 2021/1799 esas, 2021/597 sayılı kararınkararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29/04/2022 gün ve 2022/42678 sayılı istem yazısıyla dava dosyaları Daireye gönderilmekle incelendi:
İstem yazısında “Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 15/12/2017 tarihli ve 2017/19084 esas, 2017/28185 karar sayılı ilâmında; " ..Sanığa isnat edilen suçların, CMK'nın 253/3. maddesi kapsamında birlikte işlendiği hususunda tereddüt bulunmamaktadır. Çözülmesi gereken sorun, hüküm kurulurken uzlaştırma kapsamında olmayan suçtan beraate hükmolunması halinde, sübutunda sorun olmayan ve müstakilen uzlaştırma kapsamında olan suçla ilgili nasıl bir yol izleneceğidir....Yapılan yargılama neticesinde ise, sanığın kamu görevlisine hakaret suçundan beraatine hükmolunup, mercii kararından ve kanun yararına bozma talebinden önce kesinleşmesi nedeniyle bu suçun işlendiğinden bahsedilemeyeceği için, sair tehdit suçu yönünden de uzlaştırmaya engel olan CMK'nın 253/3. maddesinin uygulanma olanağı kalmayacak ve bu suç yönünden CMK'nın 254. maddesi gereğince uzlaştırma işlemlerinin yapılması gerekecektir." şeklinde açıklamalara yer verildiği, bu bağlamda hüküm kurulurken uzlaştırma kapsamında olmayan suçtan hüküm kurulmaması hâlinde de, uzlaştırma kapsamında bulunan suç yönünden dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilebileceği, bu durumun ise ihsası rey olarak nitelendirilmeyeceği,
Somut olayda; sanığın üzerine atılı bulunan ve uzlaşmaya engel olan şantaj suçu bakımından suça konu eylemin tehdit suçu kapsamında kaldığından bahisle hüküm verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olması ve hakaret ve tehdit suçları yönünden uzlaştırmaya engel olan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253/3. maddesinde yer alan “Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemenin uygulama olanağının kalmamış olması karşısında, 5271 sayılı Kanun’un 254/1. maddesindeki “Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253 üncü maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca hakaret ve tehdit suçları bakımından uzlaştırma işleminin yapılması için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir. ” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme;
CMK'nın 253. maddesinde ;
(1) Aşağıdaki suçlarda, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar gören gerçek veya özel hukuk tüzel kişisinin uzlaştırılması girişiminde bulunulur:
a) Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suçlar.
b) Şikâyete bağlı olup olmadığına bakılmaksızın, Türk Ceza Kanununda yer alan;
1. Kasten yaralama (üçüncü fıkra hariç, madde 86; madde 88),
2. Taksirle yaralama (madde 89),
3.Tehdit (madde 106, birinci fıkra),
4. Konut dokunulmazlığının ihlali (madde 116),
5.Hırsızlık (madde 141),
6. Dolandırıcılık (madde 157),
7. Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması (madde 234),
8. Ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması (dördüncü fıkra hariç, madde 239), suçları.
c) Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar." şeklinde hükme yer verilmiştir.
Ayrıca CMK'nın 254. maddesinde de: “Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, uzlaştırma işlemleri 253. maddede belirtilen esas ve usule göre, mahkeme tarafından yapılır.” hükmü düzenlenmiştir.
İnceleme konusu somut olayda; TCK'nın 125/1ve 106/1. maddelerinde düzenlenen hakaret ve tehdit suçlarının uzlaştırma kapsamında bulunmayan aynı yasanın 107. maddesinde düzenlenen şantaj suçuyla birlikte işlendiği iddia edildiğinden, CMK 253/3. maddesine göre uzlaşma kapsamında bulunmadığı, ancak yapılan yargılama neticesinde sanık hakkında şantaj suçundan hüküm verilmesine yer olmadığına karar verilmesi karşısında,hakaret ve tehdit suçlarının uzlaşmaya tabi hale geldiği anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinde öngörülen yönteme uygun biçimde uzlaştırma işlemi yapılmadan mahkumiyet hükümü kurulması hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, kanun yararına bozma istemi doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Sanık ... hakkında hakaret ve tehdit suçlarından kurulan ... Asliye Ceza Mahkemesinin 07/10/2021 tarihli ve 2021/1799 esas, 2021/597 sayılı kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- CMK'nın 309. maddesinin 4-b fıkrası gereğince sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 01/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.