Esas No: 2020/1834
Karar No: 2021/4879
Karar Tarihi: 04.06.2021
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2020/1834 Esas 2021/4879 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "2863 sayılı Kanunun 3.maddesinin tanımlar başlıklı (a) bendinin 2.fıkrasına göre; tabiat varlıkları … ender bulunmaları veya özellikleri ve güzellikleri bakımından korunması gerekli, yer üstünde, yer altında veya su altında bulunan değerleri olduğu, dava konusu "... Vadisi" ve bu bölgede yaşayan ...’ nin de bu anlamda tabiat varlığı olduğu, aynı Kanunun 5.maddesine göre; tabiat varlıklarının Devlet malı niteliğinde olduğu, 2863 sayılı Kanunun 6. maddesinin son fıkrasındaki örneklemeden hareketle de "... Vadisi" ni ve "..." ni aynı kapsamda değerlendirmenin mümkün olduğu, 2863 sayılı Kanunda 22.05.2007 tarihinde 5663 sayılı Kanunla yapılan değişikliğin mutlak manada birinci ve ikinci derece arkeolojik alanların dışındaki taşınmazların zilyetlik yoluyla kazanılacağı manasına gelmeyeceği, Mahkemece 15.06.2004 tarih 2004/4315 Esas, 2004/4785 Karar sayılı bozma ilamında açıklanan araştırılması gerekli hususlar ikmal edildikten sonra ve özellikle dava konusu taşınmazların "... Vadisi" olarak tarif edilen alanda kalıp kalmadığının uzman bilirkişiler marifetince araştırılması, bu alanda kalmadığının tespit edilmesi ve üzerinde yoğun bir biçimde "..." olarak tarif edilen tabiat varlığının yaşadığının belirlenmemesi durumunda davanın kabulüne karar verilebileceği" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne çekişmeli 114 ada 1, 113 ada 15, 107 ada 26 ve 67 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile çekişmeli 113 ada 15 parselin 112 pay kabul edilerek hisseleri oranında ... mirasçıları adına, çekişmeli 107 ada 26 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün 10.031,81 metrekare olarak düzeltilmesine ve 10.07.2013 tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 9.031,81 metrekarelik kısmının toplam 112 pay kabul edilerek hisseleri oranında ... mirasçıları adına, aynı raporda (B) harfi ile gösterilen 1.000,00 metrekarelik kısmının 8 pay kabul edilerek 4 payının ... adına, geriye kalan 4 payın hisseleri oranında ... mirasçıları adına, çekişmeli 114 ada 1 parsel ve 107 ada 67 parsel sayılı taşınmazların toplam 2016 pay kabul edilerek hisseleri oranında ... mirasçıları adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulduğu halde, bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla, taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Hükmüne uyulan bozma ilamına ve önceki tarihli bozma ilamına göre öncelikle çekişmeli taşınmazların ... Vadisi denilen bölgede bulunup bulunmadığının belirlenmesi, taşınmazların ... Vadisi’nde kalmadığının anlaşılması halinde üzerinde yoğun bir biçimde “...” olarak tarif edilen tabiat varlığının yaşayıp yaşamadığının belirlenmesi, çekişmeli taşınmazlar üzerinde “...” nin yaşamadığının anlaşılması halinde ise davanın kabulüne karar verilebileceği belirtilmekle öncelikle çekişmeli taşınmazın ... Vadisi’nde kalıp kalmadığı belirlenmesi, ... Vadisi’nde kalmadığının belirlenmesi ve çekişmeli taşınmazlar üzerinde yoğun şekilde “...” olarak tarif edilen tabiat varlığının da yaşamadığının anlaşılması halinde davanın kabulü için taşınmaz üzerinde davacı yararına zilyetlikle kazanım şartlarının oluşup oluşmadığının tespit edilmesi gerekmekte iken mahkemece yapılan araştırmada yalnızca taşınmazlar üzerinde “...” nin bulunup bulunmadığı araştırılmış ancak bozma ilamında belirtildiği gibi taşınmazın ... Vadisinde kalıp kalmadığı yönünde bir araştırma yapılmamıştır, yine zilyetlikle kazanım şartlarının oluşup oluşmadığını tespit açısından aşamalarda yapılan inceleme ve araştırma da son derece yetersizdir. Bu kapsamda taşınmazın niteliğini ve kullanım durumunu en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde hava fotoğraflarından yararlanılmamış, tek ziraat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen ve çekişmeli taşınmazların öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerindeki imar-ihyanın tamamlanıp tamamlanmadığı, imar-ihya mevcut ise ihyanın hangi tarihte tamamlandığı hususlarını belirleme yönünden somut verilere dayalı açıklama içermeyen raporla yetinilmiş ve yerel bilirkişilerden, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman, nasıl, kim tarafından ve ne şekilde kullanıldığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmaksızın hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmazların bulunduğu bölgeye ait sit haritası Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nden getirilmeli, dava konusu taşınmazlara ait eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek, taşınmazın bulunduğu Köyü/Mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü"nden getirtilerek dosya arasına konulmalı, bu şekilde dosyanın ikmal edilmesinden sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve 3 kişilik arkeolog bilirkişisinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı ve bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmazların öncesinin ne olduğu, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, taşınmazın tarımsal amaçlı olarak kullanılıp kullanılmadığı, varsa taşınmaz üzerinde zilyetliğin hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğü, kimden kime ve nasıl intikal ettiği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, komşu parsel dayanağı kayıt ve belgeler yerel bilirkişi ve tanıkların yardımıyla uygulanarak çekişmeli taşınmaz yönünü ne ve kimin yeri olarak okuduğu belirlenmeli ve bu şekilde yerel bilirkişi ve tanık sözleri denetlenmeli, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinden hava fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yaptırılmak suretiyle, dava konusu taşınmazların sınırını ve niteliğini, taşınmazda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarihi ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı, dava konusu taşınmazın konumunu hava fotoğrafları üzerinde göstermesi istenmeli ve bu incelemede temin edilebilen gerek en eski gerekse kadastro tespit tarihine yakın tarihli uydu fotoğrafları da değerlendirilmeli; ziraatçı bilirkişi kurulundan, taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın imar-ihya gerektiren yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerinden çekilmiş üzerinde taşınmazın sınırlarının kabaca işaretlendiği renkli fotoğraflarını içerir, önceki bilirkişi raporlarını irdeleyen, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; arkeolog bilirkişi kurulundan sit haritası ile kadastro paftasının çakıştırılması suretiyle taşınmazların arkeolojik sit alanı içerisinde kalıp kalmadıkları kesin olarak belirlenmeli, kalıyorlarsa derecesi ve taşınmaz üzerinde 1. grup olarak tescil edilmiş kültür ve tabiat varlıkları bulunup bulunmadığı ve çekişmeli taşınmazların “... Vadisi” olarak tarif edilen bölgede kalıp kalmadığı hususları incelenmeli, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
04.06.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.