Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/786 Esas 2020/1941 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/786
Karar No: 2020/1941
Karar Tarihi: 08.06.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/786 Esas 2020/1941 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2017/786 E.  ,  2020/1941 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davalı kooperatifin üyelerine Konya ve çevresindeki elektrik dağıtım işinin özelleştirilmesinden önceki borçların yapılandırma yoluna gidildiği yönünde duyuru yaptığını, müvekkilinin başvurusu üzerine kooperatif yetkililerinin eski borçlar için yapılandırma yaptığını, yasa gereği %10 peşin verildikten sonra geri kalanının taksitler halinde ödenebileceğini söylediğini, müvekkilinin de başvurusunun yapılabilmesi ve yasanın kendisine verdiği imkândan yararlanabilmesi için 15.08.2012 tarihli 1.890,00 TL"lik beş adet senet verdiğini, aradan geçen zaman zarfında kendisine Meram MEDAŞ"tan borcunu ödemesi için ihtar geldiğini, bunun üzerine müvekkilinin yapılandırma için kooperatifçe başvuruda bulunulmadığını anlayarak verdiği senedin kendisine iadesini istemiş ise de, senedini kooperatiften alamadığını ileri sürerek, borçlarının yapılandırılması için kooperatife verdiği senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece davanın reddine dair verilen karar taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin 04.04.2014 tarihli 2013/9142 Esas, 2014/2598 Karar sayılı ilamı ile davacı ile kooperatif arasında borç alacak ilişkisi hususunda, davacının iddia ve delilleri tartışılmak suretiyle açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak, oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmasına, bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer davalı vekilinin tüm temyiz itirazları incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; mevcut tüm belgeler, Yargıtay ilamı, olaya ve hukuka uygun bulunan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Davacı dava dilekçesinde dava konusu senetlerin borcun yapılandırmasına karşılık verildiğini ancak kooperatifçe yapılandırmaya başvurulmadığı beyanla senetlerden dolayı borçlu olmadığını tespitini istemektedir. Davacının sulama yaparak elektrik borcunun doğmasına sebebiyet verdiği ve bu borçtan sorumlu olduğu hususu kendi kabulündedir. Bu borç karşılığı bir miktar para ve senet verdiği sabittir. Bu kapsamda davalı kooperatifin dava dışı MEDAŞ’la yapılandırma konusunda müracaat edip etmemesi ödeme yapıp yapmaması ilk etapta davacının borcun ödenmesine engel değildir. Bu hususlar gözeltilmeden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 08.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara