Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/25826 Esas 2022/22572 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, suç tarihi, belgeler ve duruşmadaki tutanaklara dayanarak, tehdit ve hayasızca hareketler suçları işlendiği tespit edilmiştir. Ancak 7188 sayılı Kanunun 26. maddesi ile değişik CMK'nın 253. maddesi ve Basit Yargılama Usulü düzenlemesi nedeniyle, sanığın hukuki durumu yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, TCK'nın 106/1-1. cümlesi uyarınca açılan davanın mağdurlarının toplum olduğu belirtilerek, somut olayda birlikte işlenen hayasızca hareketler suçunun mağdurunun toplum olması nedeniyle yeni kanun hükümleri ile değişik CMK’nın 253/3. maddesinin artık uygulama alanı bulmayacağı ifade edilmiştir. Kararda ayrıca tehdit suçunun 6763 sayılı Kanun ile uzlaştırma kapsamına alınmış olduğu ifade edilerek, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen Basit Yargılama Usulü düzenlemesi nedeniyle, tehdit ve hayasızca hareketler suçları yönünden yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik CMK'nın 253. maddesi
- TCK'nın 106/1-1. cümlesi
- 6763 sayılı Kanun
- Anayasa'nın 38. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 7 ve CMK'nın 251 vd maddeleri

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hayasızca hareketler

KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Hükümden sonra 24/10/2019 tarihinde yürürlüğe giren, 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik CMK'nın 253. maddesi uyarınca, uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte ve aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde uzlaştırma hükümlerinin uygulanamayacağı, sanık hakkında TCK’nın 106/1-1. cümlesi uyarınca açılan davanın mağdurlarının ... ve ... olduğu, somut olayda birlikte işlenen hayasızca hareketler suçunun mağdurunun toplum olması nedeniyle anılan Kanun hükümleri ile değişik CMK’nın 253/3. maddesinin artık uygulama alanı bulmayacağı ve TCK'nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında; CMK’nın 254. maddesi gereğince tehdit suçu yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
2- 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesiyle değişik CMK’nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulamasıyla ilgili olarak CMK’ ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin Anayasa Mahkemesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020 /81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasanın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK’nın 251/1. maddesi kapsamına giren tehdit ve hayasızca hareketler suçları yönünden; Anayasanın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 7 ve CMK’nın 251 vd maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.