Esas No: 2021/4201
Karar No: 2022/5043
Karar Tarihi: 31.10.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/4201 Esas 2022/5043 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/4201 E. , 2022/5043 K.Özet:
Davacı vekili, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti Lefkoşa Kaza Mahkemesi'nde aldığı kararın tenfizi için dava açmıştır. Ancak, davalı şirketin savunma hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle tenfiz talebi reddedilmiştir. İstinaf başvurusu da reddedilen davacı vekili, temyiz başvurusunda bulunmuştur. Temyiz incelemesinde, nispi vekalet ücreti yerine maktu vekalet ücreti talep edilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu sebeple, kararın düzeltilmesine karar verilmiş ve ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, MÖHUK 54/1.ç bendi ve 6100 sayılı HMK’nın 370/2 ile 373. maddeleri yer almaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti Lefkoşa Kaza Mahkemesince 29/09/2017 tarihinde 3197/17 Esas sayılı kararla davalı ... Jet Havacılık Taşıma Uçak Bakım Onarım ve Tic. A.Ş. aleyhine müvekkili ...'ne ödenmek üzere 364.598,70 USD'den 30/05/2017 tarihinden itibaren tediye tarihine kadar geçecek süre için aylık %2 oranında faize ve 29/05/2017 tarihine kadar hesap edilen 57.264,30 USD faizin ödenmesine, davalı şirketin müvekkiline 14.736,80 TL borcu için ise 30/05/2017 tarihinden itibaren tediye tarihine kadar geçecek süre için aylık %2 oranında faiz ödenmesine, davalı aleyhine hüküm ve dava masrafı olarak 10.140,00 TL'yi 29/09/2017 tarihinden tediye tarihine kadar %14 faiz + %16 KDV'nin ödenmesine karar verildiğini, hükmün 10/11/2017 tarihinde kesinleştiğini ileri sürerek Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti Lefkoşa Kaza Mahkemesi 29/09/2017 tarihli 3197/17 Esas sayılı dosyasının 29/09/2017 tarihinde verilen ve 10/11/2017 tarihinde kesinleşen kararının tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasında "T.C.ve KKTC Arasında Hukuki, Ticari ve Cezai Konularda Adli Yardımlaşma, Tanıma ve Tenfiz, Suçluların Geri Verilmesi ve Hükümlülerin Nakli Sözleşmesi" imzalandığını, anılan sözleşmeye göre müvekkili şirkete usulüne uygun tebligat yapılmadığını, tenfizi talep edilen ilamın kesinleşmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, tenfizi istenen yabancı mahkemeye sunulan dava dilekçesi ve celpnamenin davalı tarafa kargo kanalıyla gönderildiği, iki ülke arasındaki sözleşmenin tebligatı düzenleyen ve iki ülke vatandaşlarının da aynı şartlarda hukuki imkanlardan faydalanmalarını amaçlayan maddelerine uyulmadığından davalının savunma hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacının yaptığı istinaf başvurusunu inceleyen bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince, dava tarihinde usulünce kesinleşmiş yabancı mahkeme kararı bulunmadığından, MÖHUK 54/1.ç bendi uyarınca tenfizin yasal şartlarının oluşmadığı yönündeki ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp bir isabetsizlik bulunmaksızın karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, tenfiz davalarının eda davası değil tespit davası niteliğinde olması nedeniyle, mahkemece davacı yararına takdir edilen vekalet ücretinin, nispi değil maktu olarak belirlenmesi gereklidir. Bu durum karşısında mahkemece, davacı yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiş ise de yapılan yanlışlığın yeniden yargılamayı gerektirmemesi nedeniyle, 6100 sayılı HMK’nın 370/2 maddesi uyarınca kararın aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, 2. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesinin 10.03.2021 tarih, 2020/176 Esas ve 2021/242 Karar sayılı kararının kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 3 no.lu bendinde yer alan “davalı yararına tayin ve takdir olunan 74.459,26-TL nispi vekalet ücrerinin” ibarelerinin karar metninden çıkarılarak yerine ''2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin” ibarelerinin yazılması suretiyle kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 31.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.