Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2005/7-21 Esas 2005/48 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2005/7-21
Karar No: 2005/48

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2005/7-21 Esas 2005/48 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

2001 yılında açılan kamu davasında, sanığın imtiyaz sahibi olduğu \"Star\" gazetesinin künyesinde gerçeğe uygun olmayan bilgilerin yer alması nedeniyle, 5680 sayılı Basın Kanunu'nun 4. maddesi ve 20/2. maddesi uyarınca cezalandırılması istenmişti. Yerel mahkeme sanığı beraat ettirse de, bu karar Özel Daire tarafından bozuldu. Yeniden yapılan yargılama sonunda sanığa 30 milyar TL ağır para cezası verildi. Ancak bu karar da Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından incelenmemişti ve dosya Özel Daire'ye geri gönderildi. Bu karar, 5680 sayılı Basın Kanunu'nun 4. maddesi ve 20/2. maddesi hakkında yapılan değişiklikler ve bunların nasıl uygulanması gerektiği konusunda açıklama yapmaktadır.
Ceza Genel Kurulu 2005/7-21 E., 2005/48 K.

Ceza Genel Kurulu 2005/7-21 E., 2005/48 K.

  • GÖREVLİ DAİRE
  • SUÇUN HUKUKİ NİTELENDİRMESİ
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 80 ]
  • 5680 S. BASIN KANUNU (MÜLGA) [ Madde 20 ]
  • 5680 S. BASIN KANUNU (MÜLGA) [ Madde 4 ]
  • "İçtihat Metni"

    5680 sayılı Basın Yasasının 4. maddesi yollamasıyla 20/2 ve TCY.nın 80. maddeleri uyarınca sanığın cezalandırılması istemi ile açılan kamu davasında, Küçükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 12.12.2001 gün ve 750-1948 sayılı beraat kararı O Yer C.Savcısı tarafından temyiz edilmekle dosyayı inceleyen Yargıtay 7. Ceza Dairesince 30.6.2003 gün ve 562-5617 sayı ile;

    "Dosyada mevcut Ticaret Sicil Gazetesi ve İstanbul Valiliğine verilen beyannameye göre U..... Basın Gaz. Matb. Yay. A.Ş. adına sanığın imtiyaz sahibi olduğu "Star" gazetesinin künyesinde Cem U... ve Hakan U..."ın isimlerinin, anılan gazetenin yönetim kurulu başkanı ve yardımcı olarak anlaşılacak şekilde yazılması ile 5680 sayılı Kanunun 4/2. maddesi delaletiyle aynı Yasanın 20/2. maddesi kapsamındaki suçu oluşturduğu gözetilmeden oluşa ve dosya içeriğine uymayan gerekçelerle yazılı şekilde hüküm tesisi" isabetsizliğinden bozulmuştur.

    Yerel Mahkemece 18.2.2004 gün ve 728-118 sayı ile, bozmadan sonra 18.12.2003 tarihli oturumda; 4756 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle, suçun önödemeye tâbi kılındığı belirtilerek, 4756 sayılı Yasa uyarınca sanığa 30 milyar TL. ağır para cezasını 10 gün içinde ödemesi için önödeme önerisinde bulunulmuş, sanığın önödeme önerisine uymaması üzerine "5680 sayılı Yasanın suç tarihinde yürürlükte olan 20/2. maddesi sadece 5680 sayılı Yasanın 4. maddesindeki hususları gerçeğe aykırı olarak gösterenleri cezalandırmakta iken, suç tarihinden sonra 4756 sayılı Yasa ile değişik 20/2. maddesi, ayrıca sorumluların belirlenmesi veya mahkeme kararlarının uygulanmasını güçleştirecek şekilde değiştirenlerin de cezalandırılacağını öngörmüştür.

    Suç tarihi itibarıyla değerlendirildiğinde suça konu gazetelerin künyeleri İstanbul Valiliğinden getirtilen beyannamesine ve 5680 sayılı Yasanın 4. maddesinde belirtilen hususların gerçeğe uygun olarak yazıldığı" gerekçeleriyle ilk hükümde direnilmiştir.

    Bu hükmün de O yer C.Savcısı tarafından temyizi üzerine dosya, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istekli 20.12.2004 gün ve 84596 sayılı tebliğnamesiyle, Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunda okundu, konu müzakere edilip, aşağıdaki karar verildi.

    CEZA GENEL KURULU KARARI

    Sanığın 5680 sayılı Yasanın 4. ve 20/2. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasında, Yerel Mahkemece; "suçun unsurlarının oluşmadığı" gerekçesiyle verilen beraat kararı aleyhe temyiz üzerine Özel Dairece, "atılı suçun oluştuğu gözetilmeden dosya içeriğine uymayan gerekçelerle beraat kararı verilmesi" isabetsizliğinden bozulmuş, Yerel Mahkemece 18.12.2003 tarihli oturumda; 21.5.2002 gün ve 24761 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, 15.5.2002 gün ve 4756 sayılı Yasanın 22. maddesi ile 5680 sayılı Yasanın 20 maddesinde yapılan değişiklik uyarınca sanığa ön ödeme önerisinde bulunulmuş, sanığın önödeme önerisine uymaması üzerine 4756 sayılı Yasa ile 5680 sayılı Yasanın 20/2. maddesinde yapılan değişikliklere de dayanılmak suretiyle ilk hükümde direnilmiştir.

    Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre, şeklen ısrar kararı verilmiş olsa dahi;

    a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,

    b) Bozma kararı kapsamında tartışılması gereken hususları tartışmak,

    c) Bozma sonrasında yapılan araştırmaya, incelemeye, toplanan yeni kanıtlara dayanmak,

    d) İlk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurmak,

    Özde direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir karardır. Bu nitelikteki bir kararın temyiz edilmesi halinde incelemenin Yargıtay"ın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekir.

    İncelenen dosyada;

    Yerel Mahkemece, ilk hükümde direnildiği belirtilerek, yine aynı şekilde sanığın beraatine karar verilmiş ise de, bozmadan sonra 4756 sayılı Yasa ile 5680 sayılı Yasada yapılan değişikliklere dayanılarak, sanığa önödeme önerisinde bulunulması, direnme hükmünde 4756 sayılı Yasa ile yapılan değişikliklerin irdelenmesi şeklindeki yeni işlem, gerekçe ve açıklamalar Özel Dairece denetlenmemiştir. Özel Dairece incelenmeyen bir hususun doğrudan ve ilk kez Ceza Genel Kurulu tarafından ele alınması olanaksız bulunduğundan, saptanan bu eylemli uyma nedeniyle dosyanın incelenmek üzere Özel Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.

    SONUÇ: Açıklanan nedenlerle;

    Dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 7.Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 10.05.2005 günü oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara