Esas No: 2021/1614
Karar No: 2022/23220
Karar Tarihi: 22.11.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/1614 Esas 2022/23220 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2021/1614 E. , 2022/23220 K.Özet:
Başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre görüşülen mahkeme kararında, göçmen kaçakçılığı suçuyla ilgili TCK'nın 79. maddesindeki unsurların gerçekleşmeden, sanıkların beraatine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Söz konusu suçun uluslararası düzenlemelerde tanımlandığı vurgulanarak, yabancı uyruklu göçmenlerin ülkelerine yasadışı yollarla sokulması eyleminin göçmen kaçakçılığı suçunu oluşturmayacağı kabul edilmiştir. Bu nedenle, mahkumiyet kararının yerinde olmadığı ve bozulması gerektiği kararlaştırılmıştır. CMK'nın 223/2-a maddesi uyarınca sanıkların beraatine karar verilmesi gerektiği, kanuna aykırı işlem yapıldığı da belirtilerek, hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir. Göçmen kaçakçılığı suçu ile ilgili tanımı TCK'nın 79. maddesi, uluslararası düzenlemelerdeki tanımı ise Sınıraşan Örgütlü Suçlara Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesine Ek Kara, Deniz ve Hava Yoluyla Göçmen Kaçakçılığına Karşı Ek Protokol'ün 3. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine Ek Dört Numaralı Protokol'ün 3. maddesi içermektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Göçmen kaçakçılığı
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteminin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve belgeler ile gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
TCK'nın 79. maddesinde unsurları belirtilmekle beraber bir tanımı yapılmamış olan göçmen kaçakçılığı, Sınıraşan Örgütlü Suçlara Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesine Ek Kara, Deniz ve Hava Yoluyla Göçmen Kaçakçılığına Karşı Ek Protokol'ün 3. maddesinde, “Doğrudan doğruya veya dolaylı olarak mali ve diğer bir maddi çıkar elde etmek için, bir kişinin vatandaşlığını taşımadığı veya daimi ikametgah sahibi olmadığı bir taraf devlete yasadışı girişinin temini” şeklinde tanımlanmıştır.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine Ek Dört Numaralı Protokol'ün 3. maddesinde ise hiç kimsenin, uyruğunda bulunduğu devletin ülkesine girme hakkından yoksun bırakılamayacağı düzenlenmiştir.
Bu düzenlemeler ile yabancı uyruklu göçmenlerin kendi vatandaşlığını taşıdığı ülkeye gidebilmek amacıyla sanıklar ile anlaşmış olması hususu birlikte değerlendirildiğinde, söz konusu yabancıların TCK'nın 79. maddesindeki suçun konusunu oluşturmadığı ve göçmen kaçakçılığı suçunun yasal unsurlarının somut olayda gerçekleşmediği anlaşılmakla, dairemizin istikrar kazanan “bir kimsenin uyruğu bulunduğu devlet ülkesine yasadışı yollarla sokulması” eyleminin göçmen kaçakçılığı suçunu oluşturmayacağı biçimindeki kabulü de dikkate alındığında, CMK'nın 223/2-a maddesi uyarınca sanıkların beraatine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçeyle mahkumiyet kararları verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafisi, sanık ... ve sanık ...’nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.