Esas No: 2022/13757
Karar No: 2022/23803
Karar Tarihi: 29.11.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2022/13757 Esas 2022/23803 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2022/13757 E. , 2022/23803 K."İçtihat Metni"
KARAR
Sanık ... hakkında tehdit ve mala zarar verme suçlarından ... Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/150 esasında yapılan yargılama sonucunda, sanığın mahkumiyetine dair verilen 30/04/2014 tarih 2013/150 Esas 2014/253 Karar sayılı hükmünün sanık tarafından temyizi üzerine,
Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin 16/12/2020 tarih ve 2020/20213 karar sayılı ilamıyla;
“Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanık ...'a yükletilen mala zarar verme ve silahla tehdit, sanık ...'e yükletilen silahla tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi, hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı TCK'nın 53. Maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ... ve ...'ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının, tebliğnameye uygun olarak, TCK’nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların hüküm fıkrasından çıkarılmak suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun olan HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verilmiştir.
İTİRAZ NEDENLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10/10/2022 tarih ve 22/94008 sayılı yazısı ile;
İtiraza konu olayda Başsavcılığımız ile Yüksek 4. Ceza Dairesi arasındaki uyuşmazlık, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 58. maddesinin uygulanma imkanı bulunup bulunmadığı hususuna ilişkindir.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58/1. maddesinde, "Önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi hâlinde, tekerrür hükümleri uygulanır."
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58/2-b.maddesinde," Beş yıl veya daha az süreli hapis ya da adli para cezasına mahkumiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl geçtikten sonra işlenen suçlar dolayısıyla uygulanmaz" hükmünün yer alması karşısında, somut olayda tekerrüre esas alınan Nas-ı Izrar suçundan kurulan 3 yıl hapis cezasına dair mahkumiyet hükmüne ilişkin ... Asliye Ceza Mahkemesinin 30/11/2006 tarihli, 2006/69 Esas-2006/709 Karar sayılı kararının, karar tarihinin 30/11/2006, kesinleşme tarihinin 16/05/2007 olduğu anlaşılmış ise de, infaz yazısı ve eklerinden sanığın karar tarihinden önce 27/07/2006 tarihinde cezasını infaz ettiği anlaşıldığından, anılan ilâmın tekerrüre esas alınamayacağı ve sanığın adli sicil kaydında başka tekerrüre esas mahkumiyeti de bulunmadığının anlaşılması nedeniyle
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin ... hakkındaki 16/12/2020 tarih 2017/18807 Esas, 2020/20213 sayılı düzeltilerek onanması kararına itiraz edilmiştir.
SONUÇ ve İSTEM:Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamına göre;
1- İtirazımızın KABULÜNE,
2- Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin 16/12/2020 tarih 2017/18807 Esas, 2020/20213 sayılı düzeltilerek onama kararın KALDIRILMASINA,
3. ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 30/04/2014 tarihli, 2013/150 Esas,2014/253 Karar sayılı sanık ... hakkında mala zarar verme ve silahla tehdit suçlarından verilen mahkumiyet hükmünün,
Sanık ...'ın adli sicil kaydında tekerrüre esas alınan ... Asliye Ceza Mahkemesinin 30/11/2006 tarihli, 2006/69 Esas-2006/709 Karar sayılı kararının infaz edildiği 27/07/2006 tarihinden itibaren üç yıldan fazla bir zaman geçtikten sonra 22/03/2012 tarihinde suç işlendiğinin anlaşılması nedeniyle TCK'nın 58/1. maddesi uyarınca tekerrüre esas alınamayacağı, sanığın adli sicil kaydında başka tekerrüre eses sabıkasının da bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Hukuka aykırı olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı 5271 sayılı CMK'nın 302/2. maddesi gereğince BOZULMASI; ancak bu aykırılığın aynı Kanun'un 303. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında mala zarar verme ve silahla tehdit suçlarından kurulan hükümlerden tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılmasına karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASI,
4. İtirazımız yerinde görülmediği takdirde, 5271 sayılı Kanun’un 308/3. maddesi uyarınca bir karar verilmek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi, karar verilmesi arz ve talep olunur” denilerek, itirazda bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü:
HUKUKSAL DEĞERLENDİRME
“Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KABULÜNE,
Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin 16/12/2020 tarih 2017/18807 Esas, 2020/20213 sayılı düzeltilerek onama kararın ... hakkındaki hükmün KALDIRILMASINA,
... Asliye Ceza Mahkemesi’nin 30/04/2014 tarih 2013/150 Esas 2014/253 sayılı mahkumiyet hükmünü içeren dosya yeniden görüşüldü:
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
Sanığa yükletilen tehdit ve mala zarar verme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun'da öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi; hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
Sanık hakkında tekerrüre esas alınan ... Asliye Ceza Mahkemesinin 30/11/2006 tarihli, 2006/69 Esas-2006/709 Karar sayılı kararının infaz edildiği 27/07/2006 tarihinden itibaren üç yıl geçmiş olması nedeniyle tekerrüre esas olmayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...'ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının tebliğnameye kısmen uygun olarak, “sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına, sanığın cezasının TCK 58. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine” ibarelerinin hüküm fıkrasından çıkarılmak suretiyle” HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verilmiştir.