Esas No: 2019/1663
Karar No: 2021/4878
Karar Tarihi: 04.06.2021
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/1663 Esas 2021/4878 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “araştırmanın yetersiz olduğu, komşu parsel tutanak ve dayanaklarının getirtilerek çekişmeli taşınmaz yönünü ne okuduğu araştırılması, hava fotoğrafları üzerlerinde taşınmazın niteliği, kullanım biçimi ve süresi yönünden inceleme yaptırılması, taşınmaz bölümünün geçmişte ne durumda bulunduğu, hangi tarihten beri ve ne şekilde, kim veya kimler tarafından kullanıldığı, kullanmanın ekonomik amaca uygun olup olmadığı, taşınmaz bölümünün 246 ada 1 sayılı mera parselinden açılıp açılmadığı, mera parselinden ne suretle ayrıldığı, aralarında doğal ya da yapay ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı, hususlarının saptanması, 3 kişilik uzman ziraat bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmaz bölümünün niteliği, toprak yapısı, komşu taşınmazlara göre arz ettiği özellikler, içinde bulunduğu 246 ada 1 parsel sayılı taşınmazın mera bölümü ile temyize konu taşınmaz bölümü arasında ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı, mera bütünlüğünün bozulup bozulmadığı hususlarında bilimsel verilere dayalı ayrıntılı rapor alınması, “gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne çekişmeli 246 ada 1 nolu parsel sayılı taşınmazın, 25.06.2018 havale tarihli Fen Bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen beyaz renkli 11.526,17 metrekarelik kısmının tapu kaydının iptali ile, davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Taşınmazın zilyetlikle kazanılabilmesi için, öncelikle zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olması, bundan sonra da 3402 sayılı Yasa"nın 14 ve 17. maddeleri uyarınca, emek ve para harcanmak suretiyle imar-ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilmesi ve bu işlemlerin tamamlanmasından sonra kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçmesi zorunludur. Somut olayda; keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına göre davacının taşınmaz üzerinde iktisabı sağlayacak nitelikte ve sürede zilyetliğinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bunun yanında çekişmeli taşınmaz bölümünün 3 tarafının mera ve orman vasfında olan devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlarla çevrili olduğu, ziraat bilirkişi heyeti raporuna göre de çekişmeli taşınmaz bölümünün halihazırdaki durumunun çayır-mera vasfında olduğunun belirtildiği gözönüne alındığında çekişmeli taşınmaz bölümünde zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının davacı lehine gerçekleşmediği anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca; Mahkemece, dava konusu taşınmaz üzerinde davacı yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı dikkate alınarak, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun olmayan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş olması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 04.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.