Esas No: 2017/823
Karar No: 2020/1940
Karar Tarihi: 08.06.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/823 Esas 2020/1940 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili; taraflar arasında imzalanan 01.02.2011 tarihli sözleşmeye göre davalı hastanenin kalp cerrahisi ve yeni doğan merkezine 2 adet Roche marka kritik bakım analizörü cihazın kurulduğunu, cihazların 5 yıl süre ile çalışması ve karşılığında aylık olarak ücret ödenmesinin kararlaştırılmasına rağmen davalının başka bir firmayla anlaşıp sözleşmeyi tek taraflı ve keyfi olarak ihlal edildiğini ve cihazları da iade ettiğini, kalan 48 ayın bedeli olarak davalı tarafın 2 cihaz için 144.000 Euro "nun güncel karşılığı olan 338.400,00 TL borçlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 2012 yılı için bir yıllık alacak tutarları olan 84.600,00 TL"nin 16.01.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal (ticari) faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; cihazların sık sık arızalandığını, davacı firmaya ayıplı ifa nedeniyle iade edildiğini, sözleşmenin satın alma departmanındaki bir personel tarafından imzalandığından, müvekkili şirketi bağlayıcılığı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; cihazlar kurulduktan sonra davacı tarafından düzenli teknik servis desteğinin sağlandığı, cihazların yoğun kullanımından dolayı zaman zaman arızaların meydana geldiği, oluşan arızaların davacı tarafından aynı gün giderildiği, bu yönde davalı hastanenin herhangi bir mağduriyetinin söz konusu olmadığı, buna rağmen davalı tarafından 5 yıllık süre dolmadan sözleşmenin tek taraflı olarak fesh edildiği, bu fesih işleminin haksız olduğu, davacının uğramış olduğu gelir kaybından davalının sorumlu olduğu, ilk bilirkişi kurulu tarafından davacı zararı 12 ay üzerinden hesaplanarak 84.600,00.TL belirlendiği, ikinci bilirkişi kurulu tarafından ise davacı zararı 11 ay üzerinden hesaplanarak 77.850,30.TLsı olarak belirlendiği, her iki rapor arasında 1 aylık bir fark olduğu, davacı tarafından aleyhine olan 17/03/2016 havale tarihli raporun kabul edildiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 08.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.