Esas No: 2001/113
Karar No: 2001/118
Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2001/113 Esas 2001/118 Karar Sayılı İlamı
Hukuk Bölümü 2001/113 E., 2001/118 K.
"İçtihat Metni"
OLAY : Belediyenin yeni yaptırdığı yaya yolunun izinsiz ve ruhsatsız olarak Aktaş Elektrik A.Ş. şebeke elemanları tarafından kazılarak tahrip edildiği nedeniyle, Belediye Encümeninin 17.8.1998 günlü ve 91/10 sayılı kararıyla, 3194 sayılı Yasa"nın 42 maddesi uyarınca adıgeçen Şirkete 1,242,000,000.- TL. para cezası verilmiştir.
Davacı Şirket vekilince, sözkonusu para cezasına ilişkin encümen kararına karşı, 25.9.1998 gününde adli yargı yerinde itirazda bulunulmuştur. KADIKÖY 4. SULH CEZA MAHKEMESİ; 3.11.1998 gün ve E: 1998/35 D. iş sayı ile, 3194 sayılı Yasa gereğince kazı yapmak için belediyeden izin ve ruhsat alınmadığından verilen idari para cezasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, encümen kararının onanmasına, itiraz eden vekilinin talebinin reddine, kesin olarak karar vermiştir.
Sözkonusu para cezasının tahsiline ilişkin 11.3.1999 tarih ve 98/287 hesap no"lu ödeme emrinin tebliği üzerine davacı Şirket vekili, bu ödeme emri ile dayanağı olan encümen kararının iptalleri istemiyle, 21.6.1999 gününde idari yargı yerinde dava açmıştır.
İSTANBUL 3. İDARE MAHKEMESİ; 9.12.1999 gün ve E: 1999/708, K: 1999/1504 sayı ile, dava konusu para cezasına yapılan itirazın Kadıköy 4. Sulh Ceza Mahkemesi"nce esastan reddedildiği; bu duruma göre, ödeme emrine konu para cezasına ilişkin alacak kesinleşmiş olduğundan, kesinleşen alacağın tahsili için ödeme emri düzenlenmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı; 3194 sayılı Yasa"nın 34 ve 42. maddelerine dayanılarak verilen para cezasının, adli yargının görevine girdiği ve bu yargı yerince esasının incelendiği halde ödeme emri ile birlikte idari yargıda dava konusu edilerek iptalinin istenemeyeceği gerekçesiyle, davanın ödeme emrine ilişkin kısmının ESAS YÖNÜNDEN; para cezasına ilişkin kısmının ise GÖREV YÖNÜNDEN reddine karar vermiş; bu karar, DANIŞTAY 6. DAİRESİ"nin 16.4.2001 gün ve E: 2000/1857, K: 2001/2006 sayılı kararıyla onanmak suretiyle kesinleşmiştir.
Davacı Şirket vekilince, 4.7.2001 günlü dilekçe ile, mahkemeler arasındaki görev ve yetki anlaşmazlığının çözümlenmesi hususunda karar verilmesi istemiyle Uyuşmazlık Mahkemesi"ne başvuruda bulunulması üzerine, idari yargı dosyası, İstanbul 3. İdare Mahkemesi"nin 28.9.2001 günlü gönderme kararı ekinde Uyuşmazlık Mahkemesi"ne gönderilmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü"nün, Ali HÜNER"in Başkanlığında, Üyeler: Dr. Mustafa KILIÇOĞLU, Ümran SAYIŞ, Bekir AKSOYLU, Mustafa BİRDEN, Turgut ARIBAL ve Hıfzı ÇUBUKLU"nun katılımlarıyla yapılan 24/12/2001 günlü toplantısında, Raportör-Hakim İsa YEĞENOĞLU"nun 2247 sayılı Yasa"da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Danıştay Savcısı Emin Celalettin ÖZKAN"ın başvurunun reddi gerektiğine ilişkin açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
USULE İLİŞKİN İNCELEME:
2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun"un 14. maddesine göre, olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için: adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararın kesin veya kesinleşmiş olması gerekmekte; bu uyuşmazlığın giderilmesi istemi ise, hukuk uyuşmazlıklarında ancak davanın taraflarınca ileri sürülebilmektedir. Aynı Yasa"nın 27. maddesinde ise, Uyuşmazlık Mahkemesi"nin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceleyeceği; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddedeceği kuralına yer verilmektedir.
Olayda, adli ve idari yargı yerlerinde açılan davaların idari para cezası yönünden tarafları, konusu ve sebebi aynı ise de; İdare Mahkemesi"nce görevsizlik kararı verilmiş olmasına karşılık, Sulh Ceza Mahkemesi"nce itirazın esas yönünden reddine karar verilmiş olup, ortada olumsuz görev uyuşmazlığı doğmasına neden olacak şekilde adli yargı yerince göreve ilişkin olarak verilmiş bir karar bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, 2247 sayılı Yasa"nın 14. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan başvurunun, anılan Yasa"nın 27. maddesi uyarınca reddi gerekmektedir.
SONUÇ : 2247 sayılı Yasa"nın 14. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan BAŞVURUNUN, aynı Yasa"nın 27. maddesi uyarınca REDDİNE, 24.12.2001 gününde KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ İLE karar verildi.