Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/26943 Esas 2022/24307 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/26943
Karar No: 2022/24307
Karar Tarihi: 05.12.2022

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/26943 Esas 2022/24307 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2020/26943 E.  ,  2022/24307 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, hakaret, kasten yaralama

    KARAR
    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gören ve CMK'nın 260/1. maddesi uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğu belirlenen, 06/07/2015 tarihli duruşmada da sanık ...'ten şikayetçi olduğunu belirten müşteki sanık ...'a davaya katılmak isteyip istemediği sorulmamış ise de, temyiz dilekçesinin kapsamı karşısında, CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca müşteki sanık ...'ın katılan sanık olarak kabulüne karar verilerek dosya görüşüldü:
    I- Sanık ...'e yükletilen kasten yaralama suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
    Kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, katılan ...'ın TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
    II- Sanık ...'a yükletilen tehdit ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde ise;
    Temyiz isteminin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    A- Hakaret suçunda haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiş ise de, özel hüküm olan ve daha lehe düzenleme içeren TCK'nın 129. maddesi yerine genel tahrik kurumuna ilişkin aynı Kanunun 29. maddesinin uygulanması,
    B- Sanığa ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede gösterilmeyen TCK'nın 125/4. maddesinin uygulanması suretiyle CMK'nın 226/2. maddesine aykırı davranılması,
    C- İddianamede sanığın olaydan sonra 03/05/2013 tarihinde telefonla arayarak tehdit suçunu işlediğinin anlatılmasına karşın, hükmün gerekçesinde "çıkan tartışma sırasında sanık ...'ın sinkaflı küfürlerde bulunarak tehdit ettiğinin" kabul edilmesi karşısında, sanığın üzerine atılı tehdit suçunu ne şekilde işlediği açıklanıp tartışılmadan mahkumiyet kararı verilmesi,
    D- Kabule göre de;
    02/12/2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK'nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilip, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 05/12/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara