Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2006/8-245 Esas 2006/246 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2006/8-245
Karar No: 2006/246

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2006/8-245 Esas 2006/246 Karar Sayılı İlamı

Ceza Genel Kurulu 2006/8-245 E., 2006/246 K.

Ceza Genel Kurulu 2006/8-245 E., 2006/246 K.

  • CEZALARIN ERTELENMESİ
  • CEZAYA EHLİYET VE BUNU KALDIRAN VEYA HAFİFLETEN SEBEPLER
  • DİĞER KANUNLARDAKİ PARA CEZALARININ ARTIRILMASI VE USULÜ
  • 5252 S. TÜRK CEZA KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ ... [ Madde 5 ]
  • 647 S. CEZALARIN İNFAZI HAKKINDA KANUN (MÜLGA) [ Madde 4 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 59 ]
  • 6136 S. ATEŞLİ SİLAHLAR VE BIÇAKLAR İLE DİĞER ALETLER H... [ Madde 15 ]
  • 6183 S. AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN [ Madde 51 ]
  • "İçtihat Metni"

    6136 sayılı Yasa kapsamında bulunan sustalı bıçak taşımak suçundan sanığın, 6136 sayılı Yasanın 15/1, TCY"nın 59, 647 sayılı Yasanın 4, 5 ve 6. maddeleri uyarınca 2.889.43 YTL ağır para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının birer aylık ara ile 5 eşit taksit halinde tahsiline, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan para cezasının tamamının muaccel olduğu tarihten başlayarak 6183 S.Y.nın 51. maddesince belirlenen gecikme zammı oranının yarısı oranında gecikme zammı ile birlikte tahsiline verilen cezanın ertelenmesine, sustalı bıçağın TCY"nın 36. maddesi uyarınca müsaderesine ilişkin Zonguldak 2. Asliye Ceza Mahkemesince 17.05.2005 gün ve 102-426 sayılı hüküm, sanığın temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesince 11.09.2006 gün ve 1427-6571 sayı ile;

    "5252 sayılı Yasanın 5/1. madde ve fıkrası uyarınca hükmolunan ağır para cezasının adli para cezasına dönüştürülmesi ve 27.04.2005 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak 01.05.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5335 sayılı Yasanın 22. maddesi ile 5083 sayılı Yasanın 2. maddesine eklenen fıkra hükmü karşısında, sanığa para cezası tayin edilirken her aşamada "bir" Yeni Türk Lirası küsurunun atılması ve hükümden önce 29.12.2004 günlü Resmi Gazete"de yayımlanarak 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5275 sayılı "Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 122. maddesiyle 647 sayılı Yasanın yürürlükten kaldırılması karşısında; kaldırılan bu yasanın 4786 sayılı Yasa ile değişik 5/5. madde ve fıkrası uyarınca ödenmeyen para cezasına gecikme zammının uygulanamayacağının gözetilmemesi, isabetsizliğinden bozulmasına, ancak bu aykırılığın CMUK.nun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkında 6136 sayılı Yasanın 15/1. ve 765 sayılı TCK.nun 59, 647 sayılı Yasanın 4. ve TCK"nun 72. madde ve fıkraları uyarınca tayin edilen sonuç ağır para cezasının 2212 Yeni Türk Lira adli para cezası olarak ifadesi ve 6183 sayılı Yasanın 51. maddesindeki faiz oranının yarısının uygulanacağına ilişkin kısmın hükümden çıkartılması suretiyle hükmün düzeltilerek onanmasına," karar verilmiştir.

    Yargıtay C.Başsavcılığınca 31.10.2006 gün ve 128585 sayı ile;

    Yargıtay 8. Ceza Dairesince; temel para cezasının 450 Yeni Türk Lirası olarak uygulanması yerine temel para cezasının 495 Yeni Türk Lirası olarak hesaplanması sonucu sanığa fazla para cezasına hükmedildiği, görüşleriyle itiraz yasayoluna başvurularak Özel Daire düzeltilerek onama kararının kaldırılıp, sonuç para cezasının 2175 YTL. adli para cezası olarak düzeltilmek suretiyle, yerel mahkeme hükmünün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi isteminde bulunulmuştur.

    Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Yargıtay Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    CEZA GENEL KURULU KARARI

    Sübut ve nitelendirmede uyuşmazlık ve isabetsizlik bulunmayan somut olayda, Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki uyuşmazlık, temel para cezasının 495 Yeni Türk Lirası mı, yoksa 450 Yeni Türk Lirası olarak belirleneceği noktasında toplanmaktadır.

    28.07.1999 tarihinde kabul edilerek 1 Ağustos 1999 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 4421 Sayılı Yasa ile TCY"nın 19 ve 24. maddelerinin alt ve üst sınırları yeniden belirlenmiş, para cezalarının belirlenmesinde uygulanan katsayı sisteminden vazgeçilerek "Yeniden Değerleme Oranı" kabul edilmiştir.

    Yasanın 1.maddesi ile TCY"nın 19. maddesindeki ağır para cezasının alt sınırı "altmış milyon, üst sınırı onbeş milyar liraya, 2. maddesi ile de TCY"nın 24. maddesinde belirtilen hafif para cezasının alt sınırı onbeşmilyon, üst sınırı birmilyar beşyüz milyon liraya yükseltilmiş, 4. madde ile TCY"nın Ek 1.maddesinin (a) ve (b) fıkraları değiştirilerek TBMM.nin kuruluşundan önce yürürlüğe giren ve daha sonra değiştirilmeyen kanun ve tüzüklerdeki para cezaları ile 31.12.1998 tarihine kadar yürürlüğe giren yasalardaki para cezaları 39300 ilâ 8 misli arttırılmış, 5. maddesinde ise; 01.08.1999 tarihine kadar yürürlüğe giren ve bu tarihten sonra kabul edilen yasalardaki para cezalarının her takvim yılı başından geçerli olmak üzere 213 sayılı Vergi Usul Yasasının Mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında arttırılarak uygulanacağı belirtilmiş, 6. madde ile Ek 4 ve Ek 5 nci maddelerde yer alan "Ek 2 nci maddeye göre bulunacak birim sayısıyla" ibaresi "Ek 2 nci maddeye göre uygulanan yeniden değerleme oranıyla" şeklinde değiştirilmiştir.

    Bu hükümler uyarınca, müteakip yıllarda TCY"nın 19. maddesinde düzenlenen ağır ve 24. maddesinde belirtilen hafif para cezalarının miktarları yeni bir yasal düzenlemeye ihtiyaç duyulmaksızın her yıl yeniden değerleme oranında arttırılmak suretiyle belirlenmiştir.

    1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Yasa"nın 4. maddesi ile de, nisbi ve tazminat kabilinden para cezaları hariç olmak üzere, Özel Yasalar ile tüzüklerdeki para cezaları yüzkırkikibin sekizyüzaltmış kat ile iki kat arasında değişen miktarlarda arttırılmış, 5. maddesinin 2. fıkrasında ise, nisbi nitelikteki adli para cezaları hariç olmak üzere, adli para cezalarında, cezanın alt sınırının dörtyüzellimilyon, üst sınırının ise yüzmilyar Türk lirası olarak uygulanacağı belirtilmiş, bu şekilde Özel Yasalarda düzenlenmiş bulunup, adli para cezasını gerektiren suçlarda 1 Haziran 2005 tarihinden itibaren para cezasının alt sınırı dörtyüzellimilyon liraya üst sınırı ise yüzmilyar liraya çıkartılmıştır.

    Para cezalarının hesaplanmasında ve ödenmesinde 1 Yeni Türk Lirasının altında kalan tutarların dikkate alınamayacağı yönündeki 5083 sayılı Yasanın 2 ve 765 sayılı TCY"nın 2/2. maddesi hükmü karşısında, mevcut yasa değişikliğinin fail lehine olması nedeniyle, 1 Haziran 2005 tarihinden önce işlenen suçlarda da Özel Yasalardaki para cezası miktarının yeniden hesaplanıp belirlenmesi zorunlu hale gelmiştir. Bu yeni ilke doğrultusunda yapılan hesaplama sonucu adli para cezasının alt ve üst sınırları;

    01.01.2005-31.05.2005

    489.-

    123.877. YTL.

    01.06.2005 tarihinden itibaren

    450.-

    100.000. YTL.

    Şeklinde belirlenmiş ancak, 01.01.2005-31.5.2005 tarihinde işlenen suçlar açısından, sonradan yürürlüğe giren 5252 sayılı Yasa hükümlerinin lehe olması nedeniyle 01.01.2005-31.05.2005 tarihleri arasında işlenen suçlar açısından da para cezasının 450-100.000 YTL. olarak uygulanması zorunlu hale gelmiştir.

    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;

    Sanığın 27.01.2005 tarihinde işlediği sustalı bıçak bulundurmak suçundan, 6136 sayılı Yasanın 15/1. maddesi uyarınca 6 ay hapis ve 450 YTL. adli para cezası ile ezalandırılmasına, müteakip arttırma ve eksiltme işlemlerinin herbirinde de 1 YTL.nin altında kalan değerlerin hesaba katılmamak ve keza hürriyeti bağlayıcı cezanın günlüğünün 647 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca 12 YTL."den paraya çevrilmek suretiyle sonuç olarak 2175 YTL adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar vermek gerekmektedir. Bu itibarla Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kabulü ile Özel Daire düzelterek onama kararının kaldırılmasına, Yerel Mahkeme hükmünün bu nedenlerle bozulmasına, ancak yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususta 1412 sayılı CYUY"nın geçerliliğini koruyan süren 322. maddesi uyarınca Ceza Genel Kurulunca da karar verilmesi olanaklı bulunduğundan, sair yönleri isabetli bulunan hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmelidir.

    SONUÇ : Açıklanan nedenlerle,

    1-Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,

    2-Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 11.09.2006 gün ve 1427-6571 sayılı düzelterek onama kararının KALDIRILMASINA,

    3-Yerel Mahkeme hükmünün TCY"nın 2/2 ve hükümden sonra yürürlüğe giren 5083 sayılı Yasa hükümleri karşısında sanığa fazla para cezası tayin edilmiş olması nedeniyle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CYUY"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, Yerel Mahkeme hükmünün "sanık E... Arkan"ın sustalı bıçak taşımak suçundan 6136 sayılı Yasanın 15/1. maddesi uyarınca 6 ay hapis ve 450 YTL adli para cezası ile cezalandırılmasına, TCY"nın 59. madde uyarınca cezasından 1/6 oranında indirim yapılarak 5 ay hapis ve 375 YTL. adli para cezasıyla cezalandırılmasına, kısa süreli özgürlüğü bağlayıcı cezanın 647 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca günlüğü 12 YTL.den paraya çevrilmek suretiyle 1800YTL. adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı cins para cezalarının toplanarak 2.175 YTL. adli para cezası ile cezalandırılmasına ve cezasının 647 sayılı Yasanın 5 ve 6. maddeleri uyarınca aylık 5 eşit taksitte ödenmek üzere taksitlendirilmesine ve ertelenmesine" karar verilmesi suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 21.11.2006 günü oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara