Esas No: 2021/5643
Karar No: 2022/5232
Karar Tarihi: 08.11.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/5643 Esas 2022/5232 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/5643 E. , 2022/5232 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hüküm davacılar ... ve diğerleri ile davacı ... vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ...'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacılardan alınarak Yargıtaydaki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, 6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 08/11/2022 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Dava, kambiyo senedi vasfındaki bonoya dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı taraf, davaya konu senedin teminat amacıyla boş olarak verilmesine karşın doldurularak kullanıldığını iddia ettiğinden kural olarak ispat külfeti davacı tarafta bulunmaktadır. Ancak davalı taraf, davaya konu senedin taşınmaz alım satımında ödenen bedele karşılık olarak verildiğini ileri sürmüştür. Burada, davalı hukuki ilişkinin varlığını inkar etmemiş, ancak senette görünenden farklı bir hukuki ilişki olduğunu ileri sürmüştür. Bu şekilde davalı hukuki ilişkinin kendisinin ileri sürdüğü hukuki ilişki olduğunu ileri sürmekle ispat külfeti yer değiştirmiş ve davalıya geçmiş durumdadır. (Y.H.G.K. 29.06.2021 tarih ve 2017 (6) 3-969 E., 2021/866 K.)
İspat külfetinin yer değiştirdiği dikkate alınarak tarafların ispat durumu değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu husus gözden kaçırılarak davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerektiği düşüncemle sayın çoğunluğun aksi yöndeki görüşüne katılmamaktayım.08.11.2022