Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2006/4-233 Esas 2006/245 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2006/4-233
Karar No: 2006/245

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2006/4-233 Esas 2006/245 Karar Sayılı İlamı

Ceza Genel Kurulu 2006/4-233 E., 2006/245 K.

Ceza Genel Kurulu 2006/4-233 E., 2006/245 K.

  • KISA SÜRELİ HÜRRİYETİ BAĞLAYICI CEZALAR YERİNE UYGULANABİLECEK CEZA VE TEDBİRLER
  • ŞAHIS HÜRRİYETİ ALEYHİNDE CÜRÜMLER
  • 5320 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ... [ Madde 8 ]
  • 647 S. CEZALARIN İNFAZI HAKKINDA KANUN (MÜLGA) [ Madde 4 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 191 ]
  • 1412 S. CEZA MUHAKEMELERİ USULÜ KANUNU (MÜLGA) [ Madde 322 ]
  • "İçtihat Metni"

    1- Ruhsatsız silah taşıma suçundan sanığın beraatine,

    2- Silahlı tehdit suçundan TCY"nın 191/2 ve 647 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca 547.560.000. TL ağır para cezası ile cezalandırılmasına,

    3- Kavgada silah boşaltmak suçundan TCY"nın 466/2 ve 647 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca 182.520.000. TL ağır para cezası ile cezalandırılmasına,

    4- Sonuç olarak sanığın her iki eylem nedeni ile 730.080.000 TL ağır para cezası ile cezalandırılmasına,

    5- Emanetin 2000/145 nosunda kayıtlı tabanca ve eklerinin TCY"nın 36. maddesi uyarınca zoralımına, kararın tabancanın ruhsat sahibi Ü... Çelik"e tebliğine ilişkin G... 3. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 05.04.2001 gün ve 236-408 sayılı hüküm, sanık müdafi vekili ve şahsi hak sahibi vekili tarafından temyiz edilmekle, dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesince 24.06.2002 gün ve 9005-11533 sayı ile;

    "1- Mahkeme aşamasında savunmayı doğrular biçimde değişen yakınan ve tanık anlatımları, karşısında sanığın garsonlarla tartışmaksızın ve silahla bir tehdit sözü söylemeden, lokanta dışında ateş etmekten ibaret eyleminde, hazırlık anlatımlarının Ü... tutulma nedeni açıklanıp gösterilmeden tehdidin yöneltildiği belli bir mağdurda bulunmadığı gözetilmeden eylemin ön ödeme kapsamında kalan TCY"nın 551. maddesine uyup uymayacağı tartışılmadan yetersiz gerekçeyle yazılı maddeler uyarınca hüküm kurulması,

    2- Kabule göre de; aynı olay içerisinde peşpeşe süregelen eylemlerin birbirini tamamlar nitelikte olduğu gözetilmeden, iki ayrı suç olarak değerlendirilerek hükümler kurulması," isabetsizliğinden bozulmuştur.

    Bozmaya uyan Yerel Mahkemece sanığa ön ödeme önerisi tebliğ edilerek, sanığın ön ödeme önerisine uymaması üzerine 20.11.2002 gün ve 583-831 sayı ile;

    Sanığın TCY"nın 551, 119 maddeleri uyarınca 34.222.500. TL hafif para cezası ile cezalandırılmasına, tabanca ve eklerinin zoralımına karar verilmiştir.

    Sanık ve şahsi hak sahibi vekili tarafından temyiz edilen bu hüküm de dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesince 31.01.2005 gün ve 14181-376 sayı ile inceleme aşamasında zamanaşımının gerçekleştiği kabul edilerek, zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılarak emanetin 2000/145 numarasında kayıtlı olduğu bildirilen ruhsatlı tabanca ve ekleri sanığa iade edilmiştir.

    02.03.2005 tarihinde Yargıtay C.Başsavcılığına gönderilen dosyada Yargıtay C.Başsavcılığınca 26.07.2006 tarihinde karar düzeltme isteminde bulunularak "maddi yanlışlığın" düzeltilerek silahın ve eklerinin şahsi hak sahibi Ü... Çelik"e iadesine karar verilmek suretiyle karar düzeltilmesi isteminde bulunulmuştur.

    Yargıtay 4. Ceza Dairesince 25.09.2006 günlü karar ile; maddi yanılgının sabit olduğu ve tebliğnamedeki görüşün yerinde olduğu ancak 1412 sayılı CYUY.nı yürürlükten kaldıran 5271 CYY.nda karar düzeltme yolunun öngörülmemiş olması ve anılan Yasanın 308. maddesi uyarınca olağanüstü yasa yolu olarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz yetkisinin bulunması ve 5320 sayılı CYY.nın Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Yasanın 8. maddesinde de karar düzeltme yolunun açıkça kapsam dışı bırakılması karşısında, anılan yasaya aykırılığın Dairece giderilmeyeceği, görüşüyle karar düzeltme isteğinin reddine, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine karar verilmiştir.

    Yargıtay C.Başsavcılığınca 27.10.2006 gün ve 216192 sayı ile;

    Tehdit ve yerleşik yerde silah atmak suçundan sanık H... İ... Beyhan"ın 765 sayılı TCY"nın 551 ve 119/2. maddeleri uyarınca 34.222.500 TL hafif para cezası ile cezalandırılmasına ve suçta kullanılan silahın zoralımına ilişkin G... 3. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 20.11.2002 gün ve 583- 83 sayılı karar;

    Sanık H... İ... Beyhan müdafii ile şahsi hak sahibi Ü... Çelik vekili tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 31.05.2005 gün ve 2003/14181-2005/376 sayılı ilamıyla; sanık hakkında açılan kamu davalarının 765 sayılı TCY"nın 102/6. maddesi ve C.Y.Yasasının 253. maddeleri uyarınca, düşürülmesine ve adli emanetin 2000/145 sırasında kayıtlı ruhsatlı tabanca ve eklerinin sanığa iadesine karar verildiği;

    Ancak suça konu olan ve adli emanetin 2000/145 sırasında kayıtlı bulunan tabancanın, şahsi hak sahibi Ü... Çelik"e ait olduğu ve suçta kendisi tarafından kullanılmadığı, dosyada bulunan taşıma ruhsatı ve anlatımlardan anlaşılmakla, Yüksek Dairece şahsi hak sahibi Ü... Çelik"e iadesi gerekirken sanığa iadesine karar verilmiştir.

    Ruhsatlı tabanca ve eklerinin şahsi hak sahibi Ü... Çelik"e iadesine karar verilmesinde yasal zorunluluk bulunmaktadır

    Özel Dairenin 31.01.2005 gün ve 2003/14181 E, 2005/376 K sayılı ilamının, ruhsatlı tabancanın sanığa iadesine ilişkin kısmının, adli emanetin 2000/145 sırasında kayıtlı bulunan ruhsatlı tabanca ve eklerinin, şahsi hak sahibi Ü... Çelik"e iadesine denilmek suretiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Yasasının 308. maddesince itirazen düzeltilmesi; istemiyle itiraz yasayoluna başvurulmuştur.

    Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Yargıtay Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    CEZA GENEL KURULU KARARI

    Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasında uyuşmazlık, kamu davasının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılması nedeniyle, ruhsatlı silah ve eklerinin sanığa mı, yoksa ruhsat sahibi ve silahın maliki olduğu anlaşılan Ü... Çelik"e mi iadesi gerektiği ve hükümdeki bu hukuka aykırılığın hangi yöntemle giderilebileceği noktalarında toplanmaktadır.

    Sanık H... İ... Beyhan"a isnat edilen yerleşik yerde nedensiz olarak silah atma suçunun sübutu, nitelendirilmesi ve bu eylemin zamanaşımına uğraması ile bu suçta kullanılan silahın 06.07.2003 tarihine kadar taşıma ruhsatı bulunan Ü... Çelik"e ait olduğu yönünde herhangi bir kuşku ve uyuşmazlık bulunmadığından doğrudan uyuşmazlık konusunun değerlendirilmesine geçilmiştir.

    1412 sayılı Yasanın karar düzeltme yönteminin de yürürlükte bulunduğu dönemde, Özel Dairece 31.01.2005 gün ve 14181-376 sayılı karar ile, sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına ve suça konu silahın sanığa iadesine karar verilmiş, Özel Daire ilamına karşı itiraz yasa yoluna başvurulmamıştır.

    Mahalline gönderilen dosyada hükmün kesinleşmesi üzerine Mahkemece Emanet Memurluğuna yazılan 18.03.2005 tarihli müzekkere ile tabanca ve eklerinin sanığa iadesi istenilmiştir. Emanet Memurluğunca sanığa veya şahsi hak sahibine silahı teslim almaları yönünde, herhangi bir bildirimin yapılıp yapılmadığı dosyadaki bilgilerden anlaşılmamakta ise de, şahsi hak sahibi vekili tarafından verilen 20.10.2005 tarihli dilekçe ile ilamdaki bu yanlışlığın giderilmesi ve silahın iadesi isteminde bulunulmuş, karar düzeltme istemi olarak değerlendirilen bu talep, 31.10.2005 tarihinde karar düzeltme defterine kayıt edilerek dosya Yargıtay C.Başsavcılığına gönderilmiştir.

    Özel Dairece 25.09.2006 tarihli kararla silahın şahsi hak sahibine ait olduğu saptamasına yer verilerek karar düzeltme yolunun 5271 sayılı Yasada öngörülmediği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiş, bu karar üzerine Yargıtay C.Başsavcılığınca itiraz yasayoluna başvurularak 31.01.2005 tarihli ilamdaki hukuka ayrılığın itirazen giderilmesi istenilmiştir.

    Özel Dairenin karar düzeltme isteminin reddine karar verdiği 25.09.2006 tarihinde karar düzeltme yolunun hukukumuzda bulunmadığı yönünde kuşku bulunmamaktadır. Ancak, 5320 sayılı Yasanın 8/3. maddesindeki "Ceza Muhakemesi Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önce Yargıtay"ca incelenip kesinleşen hükümler hakkında, başvuru süresi dolmamış olması kaydıyla karar düzeltme yoluna gidilebilir." hükmü uyarınca sınırlı da olsa karar düzeltme yolu varlığını sürdürmektedir. Ancak somut olayda, başvuru tarihleri dikkate alındığında 5320 sayılı Yasanın 8/3. maddesinin de uygulama olanağı bulunmadığı anlaşılmaktadır.

    Diğer yönden, 1412 sayılı Yasa döneminde kesinleşen bu hükme karşı 1412 sayılı Yasanın 322. maddesinde yer alan 30 günlük süre içerisinde itiraz edilmemiş ise de, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5271 sayılı Yasanın 308. maddesi ile sanık lehine itirazda süre sınırlaması kaldırılmıştır. Bir an için hükmün 1412 sayılı Yasa döneminde kesinleşmesi ve Yasanın sadece sanık lehine süre sınırlamasını kaldırdığı dolayısıyla, şahsi hak sahibinin bu haktan yararlanamayacağı düşünülebilir ise de, hükümdeki hukuka aykırılığın hükmün temyiz denetiminden geçmek suretiyle kesinleşmesi nedeniyle kanun yararına bozma yasa yoluyla giderilmesi olanağı bulunmadığı gibi, karar düzeltme yolunun da mevcut yasada yer almaması nedeniyle bu yola da başvurma olanağı bulunmamaktadır. Bu itibarla, hukuki durumu sanığa bağlı olan, esasen de onunla beraber değerlendirilmesi gereken şahsi hak sahibine yönelik başvuru da lehe başvuru olarak değerlendirilmelidir, aksi kabul silah taşıma hak ve yetkisi bulunmayan bir kişiye başkasına ait silahın iadesi sonucunu doğuracaktır. Bu çözümün ise hukuken kabulü olanaksızdır. Bu itibarla Yargıtay C.Başsavcılığı itirazın kabulü ile 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CYUY"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, Özel Daire kararının bozulmasına ve "emanetin 2000/145 numarasında kayıtlı bulunan ruhsatlı tabanca ve eklerinin geçerli ruhsat sahibi Ü... Çelik"e iadesine" karar verilmelidir.

    SONUÇ : Açıklanan nedenlerle,

    1-Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,

    2-Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 31.01.2005 gün ve 14181-376 sayılı kamu davasının düşürülmesi ve ruhsatlı tabanca ve eklerinin sanığa iadesine ilişkin kararının KALDIRILMASINA,

    3-Yerel Mahkeme hükmünün dava zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususta CYUY"nın 322. maddesi uyarına karar verilmesi olanaklı bulunduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, emanetin 2000/145 numarasında kayıtlı olduğu bildirilen ruhsatlı tabanca ve eklerinin geçerli ruhsat sahibi Ü... Çelik"e İADESİNE, 4-14.11.2006 günü yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara