Esas No: 2015/1141
Karar No: 2015/2728
Karar Tarihi: 18.06.2015
Dolandırıcılık - sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/1141 Esas 2015/2728 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ile arkadaş olup ticari ilişkisi nedeniyle katılanın borçlu olarak gösterildiği ve üzerindeki yazı ve rakamların kendisine ait, imzanın ise katılana ait olduğu 15.03.2006 vade tarihli ve 17.000 TL bedelli senedin düzenlenme tarihinde tahrifat yaparak senedi tahsili için Karabük İcra Müdürlüğünün 2010/64 esas sayılı dosyasından icra takibi başlatan sanığın, dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia olunduğu olayda;
1-Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik yapılan incelemede;
a- 08/10/2010 tarihli uzmanlık raporunda; suça konu senedin iğfal kabiliyetinin bulunmadığının belirtilmiş olması ve mahkemenin belge üzerinde yaptığı tespit karşısında resmi belgede sahtecilik suçunun unsurları itibariyle oluşmadığından sanığın beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
b- Kabul ve uygulamaya göre de;
aa- Sanığın adli sicil kaydında yer alan ilamın, 3167 sayılı Kanun"un 13/1. maddesinde öngörülen karşılıksız çek keşide etme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin olması ve 5941 sayılı Kanun"un 03.02.2012 tarih ve 6273 sayılı Kanun ile değişik 5. maddesinde öngörülen müeyyidenin, idari yaptırıma dönüşmesi dikkate alınarak, sanık hakkındaki mahkumiyet kararının tekrar suç işlemeyeceği konusunda oluşan olumlu kanaat nedeniyle ertelendiği de göz önünde bulundurulup sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
ab- 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
2- Dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik yapılan incelemede;
Sanığın, uzmanlık raporunda aldatma kabiliyeti olmadığı tespit edilen senetle katılan aleyhine İcra Müdürlüğü aracılığıyla icra takibi başlatması şeklindeki eylemlerinin, dolandırıcılığa teşebbüs suçunu oluşturacağından eylemin tamamlanmış gibi kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
aa- Sanığın adli sicil kaydında yer alan ilamın, 3167 sayılı Kanun"un 13/1. maddesinde öngörülen karşılıksız çek keşide etme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin olması ve 5941 sayılı Kanun"un 03.02.2012 tarih ve 6273 sayılı Kanun ile değişik 5. maddesinde öngörülen müeyyidenin, idari yaptırıma dönüşmesi dikkate alınarak, sanık hakkındaki mahkumiyet kararının tekrar suç işlemeyeceği konusunda oluşan olumlu kanaat nedeniyle ertelendiği de göz önünde bulundurulup sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
ab- 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.