Mala zarar verme - tehdit - yasak bıçak taşıma - hakaret - konut dokunulmazlığının ihlali - 4320 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/18133 Esas 2015/2705 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/18133
Karar No: 2015/2705
Karar Tarihi: 18.06.2015

Mala zarar verme - tehdit - yasak bıçak taşıma - hakaret - konut dokunulmazlığının ihlali - 4320 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/18133 Esas 2015/2705 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/18133 E.  ,  2015/2705 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Mala zarar verme, tehdit, yasak bıçak taşıma, hakaret, konut dokunulmazlığının ihlali, 4320 sayılı Kanuna aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın katılanın ev eşyalarını kırmak suretiyle mala zarar verme, katılanın başına ve koluna vurmak suretiyle yaralama, katılanı öldüreceğini söylemek suretiyle tehdit, 6136 sayılı yasaya göre yasak niteliği haiz bıçak taşıma, sinkaflı sözlerle hakaret, gündüzleyin katılanın evine girmek suretiyle konut dokunulmazlığının ihlali ve mahkemece yöntemine uygun verilen tedbir kararına uymamak suretiyle 4320 sayılı Kanuna aykırılık suçlarını işlediği iddia ve kabul edilen somut olayda;
    1-Hakaret ve mala zarar verme suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde;
    Hükmolunan cezaların miktar ve türüne göre karar tarihi itibariyle 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun"a, 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 26. maddesiyle eklenen geçici 2. maddesi uyarınca, doğrudan verilen 3.000 TL ve altında kalan adli para cezalarının temyizinin mümkün olmaması karşısında, sanığın temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
    2-Yaralama suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün temyiz incelemesinde,
    Sanığın katılanı başından ve kolundan yaraladığı anlaşıldığından yaralama suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    3- Tehdit, konut dokunulmazlığının ihlali ve yasak bıçak taşıma suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde;
    Sanığın katılanı zincirleme biçimde ölümle tehdit ettiği, gündüzleyin katılanın evine rızası hilafına girdiği ve 6136 sayılı Kanun kapsamında yasak bıçak taşıdığı anlaşıldığından tehdit, konut dokunulmazlığının ihlali ve yasak bıçak taşıma suçlarının oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    TCK’nın 53. maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında yer alan TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp yerine, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    4- 4320 sayılı Kanuna aykırılık suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne gelince;
    Hükümden sonra, 20.03.2012 tarih ve 28239 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve aynı gün yürürlüğe giren 08.03.2012 gün ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 23/1. maddesi ile 14.01.1998 tarihli ve 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanunun tümüyle yürürlükten kaldırıldığı, anılan Kanunun, 13/1. maddesinde "Bu Kanun hükümlerine göre hakkında tedbir kararı verilen şiddet uygulayan, bu kararın gereklerine aykırı hareket etmesi halinde, fiili bir suç oluştursa bile ihlal edilen tedbirin niteliğine ve aykırılığın ağırlığına göre hâkim kararıyla üç günden on güne kadar zorlama hapsine tabi tutulur." şeklindeki düzenleme ile tedbire muhalefet eyleminin yaptırımının yeniden düzenlendiği, 6284 sayılı Kanunun tanımlar başlıklı 2. maddesinin (c) bendinde ise hâkim tanımının Aile Mahkemesi hâkimini ifade edeceği düzenlemesi karşısında tedbir kararlarına aykırılık halinde görevli mahkemenin Aile Mahkemesi olduğu ve bu nedenle görevli mahkemenin yeniden düzenlendiği anlaşıldığından görevsizlik kararı verilerek sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara