"İçtihat Metni"
Sanık R... U............."nun cezaevi idaresine karşı ayaklanma suçundan dolayı 765 sayılı TCY"nın 304. maddesinin 1. bendinin 1. paragrafı uyarınca 3 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin olarak Çanakkale 1. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 25.02.2003 gün ve 249-114 sayılı hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesince 21.04.2004 gün ve 15740-439 sayı ile;
"Temyiz dilekçesine ekli belgelere göre sanıkta Wernieke-Korsakoff sendromu adlı akıl hastalığı bulunduğunun belirtilmesi karşısında, suç tarihinde anılan hastalığın tesiri altında kalıp kalmadığı ve TCY"nın 46, 47. maddelerinin uygulanması olasılığının bulunup bulunmadığı yönünde inceleme yapılması zorunluluğu"ndan bahisle bozulmuştur.
Yerel Mahkeme 23.11.2004 gün ve 148-796 sayı ile;
"Sanığın davaya konu olayın gerçekleştiği 02.02.2000 tarihinden yaklaşık 8 ay kadar sonra açlık grevine başladığı, uzun süreli açlık grevinin etkisiyle Vernicke Korsakoff sendromu denilen akıl hastalığına yakalandığı, daha öncesinde bir rahatsızlığının bulunmadığı, yargılama sırasında da böyle bir akıl hastalığından söz edilmediği, suç tarihinden sonra oluşan akıl hastalığının yargılamaya mani olmadığı ve infaz aşamasında değerlendirilmesi gereken bir olgu olduğu" gerekçesiyle önceki hükümde direnmiştir.
Sanık müdafiinin temyizi nedeniyle gönderilen dosya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, 5320 sayılı Yasanın 8/2. maddesi uyarınca, sonradan yürürlüğe giren yasal düzenlemeler çerçevesinde yeni bir değerlendirme yapılması için mahalline iade edilmiştir.
Yerel Mahkeme bu kez 19.04.2006 gün ve 300-796 sayı ile, sonradan yürürlüğe giren 5237 sayılı Yasanın daha lehe sonuç doğurduğunu kabul etmek suretiyle, sanığın cezaevi idaresine karşı ayaklanmak suçundan dolayı 5237 sayılı TCY"nın 296/1. maddesi uyarınca 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar 53/1. maddedeki yasal haklarından yoksun bırakılmasına karar vermiştir.
Bu hükmün de sanık müdafii tarafından süresi içinde temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının "hükmün bozulması" görüşünü içeren 27.02.2007 gün ve 199649 sayılı tebliğnamesiyle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
İncelenen olayda;
Yerel Mahkeme, Çanakkale Kapalı Cezaevinde hükümlü olan sanık R... U............."nun, daha önceden Ankara Ulucanlar Kapalı Cezaevinde meydana gelen bazı olayları protesto etmek amacıyla, aynı koğuşta kalan bazı hükümlülerle birlikte 02.02.2000 tarihinde cezaevi idaresine karşı ayaklanma başlattığını, bu eylemler sırasında cezaevinde harabiyet meydana gelmediğini kabul etmek suretiyle sanığın bu suçtan 765 sayılı TCY"nın 304. maddesinin 1. bendinin 1. paragrafı uyarınca 3 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar vermiş, bu hüküm Özel Dairece, sanığın Wernieke-Korsakoff sendromu adlı akıl hastalığı bulunduğunun belirtilmesi karşısında, suç tarihinde anılan hastalığın tesiri altında kalıp kalmadığı ve TCY"nın 46, 47. maddelerinin uygulanması olasılığının bulunup bulunmadığı yönünde inceleme yapılması zorunluluğundan dolayı bozulmuştur.
Yerel Mahkemenin önceki hükümde direnmeye ilişkin kararı da temyiz edilerek Yargıtay"a gönderilmiş ise de, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 5320 sayılı Yasanın 8/2. maddesi uyarınca iade edilmiştir.
İade sonrasında Yerel Mahkeme, soruşturmanın genişletilmesine gerek bulunmadığını, ancak sonradan yürürlüğe giren yasanın sanığın lehine sonuç doğurduğunu belirterek sanığın bu suçtan 5237 sayılı Yasanın 269. maddesi uyarınca 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 53/1. maddesindeki haklarından yoksun bırakılmasına karar vermiştir.
Ceza Genel Kurulu"nun duraksamasız uygulamalarına göre, bozma kararı doğrultusunda işlem yapılması, bozma kararında tartışılması gerektiğine işaret edilen hususların tartışılması, yeni kanıtlara, ilk kararda yer almayan yeni ve değişik gerekçelere dayanılması ve suçtan sonra yürürlüğe giren yasa değerlendirmesi ve tartışması yapılıp, öncekinden farklı yasa maddelerine dayanılarak hüküm kurulması, şeklen ısrar gibi görünse de, özü itibariyle yeni hüküm niteliğindedir. Bu nitelikleri taşıyan bir kararın temyiz edilmesi halinde incelemenin Özel Dairece yapılması gereklidir.
Bu itibarla, Yerel Mahkemenin, sonradan yürürlüğe giren yasal düzenlemeleri tartışıp öncekinden farklı yasa maddelerine dayanarak kurduğu bu yeni hükmün temyizen incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ :
Açıklanan nedenlerle;
Dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 11.12.2007 günü oybirliği ile karar verildi.