Sanık A. Ç..’in 765 sayılı TCY’nın 64/1, sanık S. Ç..’in ise aynı Yasanın 64/2. maddesi yollamasıyla 5218 sayılı Yasayla değişik 765 sayılı TCY’nın 450/4, 51/1 ve 59/1. maddeleri uyarınca ayrı ayrı 30’ar yıl ağır hapis cezasıyla cezalandırılmalarına, haklarında 765 sayılı TCY’nın 31, 33. maddelerinin uygulanmasına, sanık A. Ç..in 6136 sayılı Yasanın 13/1 ve TCY’nın 59. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 288.987.000 lira ağır para cezasıyla cezalandırılmasına, sonuç olarak sanık S..in 30 yıl ağır hapis, A..in ise 30 yıl ağır hapis ve 288.987.000 lira ağır para cezasıyla cezalandırılmasına, suça konu tabanca ve eklerinin müsaderesine, haklarında 765 sayılı TCY’nın 40. maddesinin uygulanmasına ilişkin Kartal 2. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 11.05.2004 gün ve 358-158 sayılı hüküm ile 15.12.2004 gün ve 358-158 sayılı ek karar, adam öldürme suçları yönünden re’sen temyize tabi olmasının yanında, sanıklar müdafii ve o yer C.Savcısı tarafından sanık S.. lehine temyiz edilmekle; dosyayı inceleyen, Yargıtay 1. Ceza Dairesince 22.11.2005 gün ve 824-3488 sayı ile;
“Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık A..’in kasten öldürme ve ruhsatsız silah taşımak suçlarının sübutunda isabetsizlik bulunmadığından C.Savcısının sanık Salahattin’in suça fer’an iştirak ettiğine yönelen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
1- Dosya içeriğine ve oluşa göre, sanık S.. hakkında elde edilen delillerin bu sanığın maktûleyi öldürmesi için diğer sanık A..’i azmettirdiğini eylemine doğrudan ya da fer’an katıldığını kabule ve mahkûmiyete yeter nitelik ve derecede bulunmadığı gözetilmeden beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi,
2- Hükümden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nun 7 ve 5252 sayılı TCK’nun Yürürlük ve Uygulama şekli Hakkındaki Kanunun 9. maddesi hükümleri uyarınca sanık A...’in hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması” isabetsizliğinden bozulmuştur.
Kartal 2. Ağır Ceza Mahkemesince 13.06.2006 gün ve 57-369 sayı ile;
Sanık S.. Ç..’in maktûle B..’in öldürülmesi eylemine talimat vererek, diğer sanığın yanında durarak ve ona manevi yönden cesaret vererek azmettiren olarak katıldığı gerekçesiyle, (1) nolu bozma nedenine karşı direnilmiş, lehe yasa değerlendirmesi yapılarak, bu kez 5237 sayılı Yasa hükümlerinin sanıklar lehine olduğu kabul edilerek,
Sanıklar A. Ç..ve S. Ç..’in 5237 sayılı TCY’nın 37/1. maddesi yollamasıyla 82/1-a, 29 ve 62. maddeleri uyarınca 20’şer yıl hapis cezasıyla cezalandırılma¬larına, haklarında 53. maddenin uygulanmasına,
Sanık A. Ç..’in 6136 sayılı Yasanın 13/1 ve 5237 sayılı TCY’nın 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 285 YTL adli para cezasıyla cezalandırılmasına,
Her bir sanık hakkında 5237 sayılı Yasanın 63. maddesinin uygulanmasına, suça konu tabanca ve eklerinin aynı Yasanın 54. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmiştir.
Kısmen re’sen temyize tabi olan hüküm, sanıklar müdafi ve O yer C.Savcısı tarafından sanık S..’in beraatinin gerektiği gerekçesiyle temyiz edilmekle, Yargıtay C.Başsav¬cılığının “bozma” istekli 06.07.2007 gün ve 248510 sayılı tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya; Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği görüşülüp, değer¬lendirildi;
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Adam öldürme ve bu suça azmettirmekten sanıklar hakkında verilen hüküm, Özel Dairece, sanık S..’in cezalandırılmasına yeter kanıt bulunmadığı, sanık A..’in ise 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren yeni Yasalar kapsamında, hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, Yerel Mahkemece, sanık S..’in, diğer sanık A..’i bu suça azmettirdiği gerekçesiyle önceki hükümde direnmeye karar verilerek bu kez her iki sanığın ilk hükümden farklı olarak 5237 sayılı TCY’nın 37/1. maddesi yollamasıyla 82/1-a, 29 ve 62. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre, şeklen ısrar kararı ve¬rilmiş olsa dahi;
a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak, b) Bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak, c) Bozma sonrasında yapılan araştırmaya, incelemeye, toplanan yeni kanıtlara da¬yanmak,
d) İlk hükümde yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurmak,
e) Sonradan yürürlüğe giren yasaya ve normlarına dayanılmak suretiyle ilk hükümde yer almayan ve dolayısıyla daire denetiminden geçmeyen yeni bir hüküm oluşturmak,
Özde direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir karardır. Bu nitelikteki bir kararın temyiz edilmesi halinde incelemenin Yargıtay’ın ilgili dairesi tara¬fından yapılması gerekir.
İncelenen dosyada; Yerel Mahkemece sanık S... hakkındaki bozmaya direnildiği belirtilmiş ise de, lehe yasa karşılaştırması yapılıp, 5237 sayılı Yasa hükümlerinin sanıklar lehine olduğunu kabulle yeni bir hüküm tesis edilmiştir. Daire denetiminden geçmeyen bu yeni hükmün doğrudan Ceza Genel Kurulunca incelenmesi olanaksızdır.
Bu itibarla, sanık Salahattin hakkındaki yeni, diğer sanık hakkında ise uyma sonucu verilen hükmün temyizen incelenmesi için dosyanın, Özel Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ :
Açıklanan nedenlerle;
Dosyanın; sanık S.Ç..yönünden saptanan eylemli uyma, sanık A.Ç.. hakkında ise uyma nedeniyle, temyiz incelemesi için Yargıtay 1.Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 04.12.2007 günü oybirliği ile karar verildi.