Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2007/1-246 Esas 2007/261 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2007/1-246
Karar No: 2007/261

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2007/1-246 Esas 2007/261 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Osmaniye Ağır Ceza Mahkemesi tarafından açılan kamu davasında, 09.04.2005 tarihinde arazi ihtilafı nedeniyle çıkan kavgada sanık İ...... S.....'ın T..... Ç....'ü bıçaklayarak öldürmesi sonucunda, sanık 5237 sayılı Yasanın 81/1,29 ve 62. maddeleri uyarınca 15 yıl hapis cezası almıştır. Ancak yapılan temyiz sonucunda Yargıtay 1.Ceza Dairesince \"haksız tahrik nedeniyle yapılan indirimin az bulunduğu\" gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkeme, yeniden verdiği kararda 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 216/3. maddesine aykırı olarak sanığın savunma hakkını kısıtladığından dolayı Ceza Genel Kurulu'nda bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri: 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, Madde 216, Madde 216/3 ve 5237 Sayılı Yasa, Madde 81/1,29,62.
Ceza Genel Kurulu 2007/1-246 E., 2007/261 K.

Ceza Genel Kurulu 2007/1-246 E., 2007/261 K.

  • DELİLLERİN TARTIŞILMASI
  • 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 216 ]
  • "İçtihat Metni"

    09.04.2005 tarihinde arazi ihtilafı ve buna bağlı çekişmelerden kaynaklanan nedenlerle sanık İ..... S..... ve ailesi ile maktul T..... Ç.... ve ailesi arasında tarlada çıkan kavga sırasında sanık İ...... S....."un T..... Ç...."yı bıçaklayarak öldürdüğü iddiası ve sanık İ...... S....."un 765 sayılı Yasanın 448. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davası sonunda; Osmaniye Ağır Ceza Mahkemesince 24.11.2005 gün ve 178-328 sayı ile "sanığın daha lehine olan 5237 sayılı Yasanın 81/1,29 ve 62. maddeleri uyarınca 15 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve hakkında 53. madde gereğince hak yoksunluklarına" hükmedilmiş, res"en temyize tabi olan bu hükmün sanık İ…

    ….. müdafii ile tüm katılanlar vekillerince de temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 1.Ceza Dairesince 16.05.2007 gün ve 5386-3758 sayı ile dosya kapsamına göre, "haksız tahrik nedeniyle yapılan indirimin az bulunduğu" gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

    Osmaniye Ağır Ceza Mahkemesince 17.07.2007 gün ve 80-190 sayı ile önceki hükümde ısrar edilmiş ve aynı hüküm yeniden kurulmuştur. Bu hüküm res"en temyize tabi olmakla birlikte, sanık İ...... S..... müdafii tarafından da temyiz edilmiştir.

    Dosya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının "bozma" istekli, 02.11.2007 gün ve 182582 sayılı tebliğnamesi ile Birinci Başkanlığa gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup, düşünüldü;

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    CEZA GENEL KURULU KARARI

    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nda duruşmalı inceleme yapılamayacağından, sanık müdafiinin bu yöne ilişen istemi reddedilerek, sanık İ...... S..... hakkındaki hükme hasren yapılan incelemede;

    09.04.2005 tarihinde arazi ihtilafı ve buna bağlı çekişmelerden kaynaklanan nedenlerle sanık İ..... S..... ve ailesi ile maktul T..... Ç.... ve ailesi arasında tarlada kavga çıkması ve maktulün tahrik edici hareketleri nedeniyle sanık İ...... S....."un T..... Ç...."yı bıçaklayarak öldürmesi tarzında gerçekleşen olayla ilgili olarak Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında ortaya çıkan ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık haksız tahrikin düzeyine ilişkindir.

    Bununla birlikte; esasa girilmeden önce usule ilişkin bir önmeselenin görüşülmesi gerekmiştir.

    Dosya incelendiğinde; bozmadan sonra 17.07.2007 tarihinde ve sanığın da hazır bulunduğu oturumda bozma kararının okunmasının ardından; sırasıyla sanık, sanık müdafileri, katılanlar, katılanlar vekilleri ve Cumhuriyet savcısından bozmaya karşı diyecekleri sorulduğu, bunun ardından ise duruşmaya son verilerek hükmün tesis edildiği görülmektedir.

    Somut olayda yapılan uygulama 5271 sayılı Yasanın 216/3. maddesindeki "Hükümden önce son söz, hazır bulunan sanığa verilir." şeklindeki emredici düzenlemeye aykırılık oluşturmaktadır. Bu şekilde sanığın savunma hakkı kısıtlanmıştır. "Son sözün sanığa verilmemesinin hükmün bozulmasını gerektiren hukuka aykırılıklardan birisi olduğu hususu" gerek 1412 sayılı Yasa döneminde, gerekse 5271 sayılı Yasa döneminde Ceza Genel Kurulu"nun duraksamasız uygulamaları arasındadır.

    Bu itibarla, Yerel Mahkeme direnme kararının tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak ve sair yönleri incelenmeksizin bahsedilen usul hatası nedeniyle bozulmasına karar verilmelidir.

    SONUÇ: Açıklanan nedenlerle;

    1- Osmaniye 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.07.2007 gün ve 80-190 sayılı direnme hükmünün belirtilen usule aykırılık nedeniyle sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA,

    2-Dosyanın Osmaniye 1.Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine 04.12.2007 günü yapılan müzakerede tebliğnameye uygun olarak oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara