Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/18161 Esas 2015/2452 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/18161
Karar No: 2015/2452
Karar Tarihi: 10.06.2015

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/18161 Esas 2015/2452 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/18161 E.  ,  2015/2452 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Benaat, mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Katılan ...’nın sanık ...’in kız arkadaşı olduğu, sanığın arkadaşlığını sürdürebilmek için sürekli olarak katılanı "evine giderim, ailene arkadaş olduğumuzu söylerim, seni, abini, aileni öldürürüm" şeklinde tehdit ettiği, bunun üzerine katılanın sanıkla arkadaşlığını devam ettirdiği, 16/12/2010 tarihinde katılanı birlikte kaçma vaadi ile kandıran sanığın katılanın evde bulunan ve babası ...’ya ait olan içerisinde 7.000,00 TL para, 4 adet altın bilezik, alyans yüzük bulunan şifreli kasayı kendisine getirmesini sağladığı, daha sonra söz konusu kasayı açan sanığın kasada bulunan altınları 3.300,00 TL"ye bozdurduğu ve bu altınlarla birlikte toplam 10.300,00 TL"ye tekabül eden parayı başka birisiyle evlenerek harcadığı, bu şekilde üzerine atılı dolandırıcılık ve zincirleme tehdit suçlarını işlediğinin iddia edildiği somut olayda;
    I-Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanık savunmasına, katılan ...’nın aşamalardaki çelişki beyanlarına, tanık beyanına ve tüm dosya kapsamına göre; yerel mahkemece yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması gerekçesi ile verilen beraat kararında herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    II-Sanık hakkında zincirleme tehdit suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik katılan vekilinin ve sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    1-Sanığın, ailesinden habersiz kendisiyle arkadaşlık kuran katılanın kendisinden ayrılmak istemesi karşısında katılanla arkadaşlığını sürdürebilmesi için farklı zaman dilimlerinde katılana yönelik olarak sarfettiği “evine giderim ailene arkadaş olduğumuzu söylerim seni abini öldürürüm” şeklindeki sözlerin, 5237 sayılı TCK"nın 107/2 ve 43/1-2 maddelerinde düzenlenen zincirleme şantaj suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında hataya düşülerek zincirleme tehdit suçundan hüküm kurulması,
    2-Kabule göre de;
    a-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 06.04.2010 tarih ve 2010/4-71 Esas, 2010/76 Karar sayılı ilamında belirtildiği gibi; 5237 sayılı TCK’nın 51. maddesiyle, bir infaz kurumu haline getirilip, sadece hapis cezasıyla sınırlı olarak kabul edilen ertelemede, maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkemece bir deneme süresinin belirlenmesi zorunlu olup, TCK"nın 51/3. maddesi gereğince denetim süresinin alt sınırının mahkûm olunan ceza süresinden az olamayacağı gözetilmeden anılan emredici düzenlemeye aykırı olacak şekilde, mahkemece 1 yıl 3 ay hapis cezası verilen sanık hakkında 1 yıl denetim süresi belirlenmesi,
    b- Sanık hakkında hükmolunan ve ertelenmesine karar verilen hürriyeti bağlayıcı cezanın kısa süreli olmamasına karşın, sanık hakkında TCK"nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmedilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/06/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara