"İçtihat Metni"
Etkili eylem suçundan sanıklar H.... İ....Ö..... ve v..... Ö....."in, ayrı ayrı 765 sayılı TCY.nın 456/4, 251/1, 647 sayılı 4 ve 6. maddeleri uyarınca sonuçta 924.560.000 lira ağır para cezasıyla cezalandırılmalarına ve bu cezalarının da ertelenmesine ilişkin, Bolu Sulh Ceza Mahkemesince 06.11.2003 gün ve 45-628 sayı ile verilen kararın sanık H.... İ....müdafii ile o yer C.savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesince 22.03.2006 gün ve 6933-8342 sayı ile;
"1-Dilekçede hakim havalesi bulunmadığından temyizin süresinde yapılmış sayılamayacağı,
Anlaşıldığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1 ve 1412 sayılı CYY.nın 317. maddesi uyarınca o yer C.savcısının tebliğnameye uygun olarak temyiz isteğinin reddine,
2- Sanık müdafiinin temyiz isteğine gelince;
....
5237 sayılı Yasanın 7. ve 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ve 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Yasası uyarınca, sanığın hukuki durumunun 5237 sayılı Türk Ceza Yasası hükümleri de gözetilerek yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması" gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay C.Başsavcılığı ise 27.09.2007 gün ve 154134 sayı ile;
"Bolu Sulh Ceza Mahkemesi Hakimi, 24.04.2006 gün ve 2003/45-628 sayılı yazı ile Cumhuriyet Savcısının 05.12.2003 tarihli dilekçesinde havale tarihinin alt kısmında bulunan imzanın Mahkeme Hakimine ait olduğunu bildirerek dosyayı Yargıtay"a göndermiştir. Yapılan incelemede, hakim havalesi için belirlenen yerin en alt bölümündeki imzanın Mahkeme Hakiminin dosyadaki imzalarıyla aynı olduğu görülmekle itiraz kanun yoluna gidilmiştir" görüşüyle itiraz yasa yoluna başvurarak, Özel Dairenin Cumhuriyet Savcısının temyiz isteğinin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına ve Cumhuriyet Savcısının temyizi konusunda karar verilmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel Kurulu"nca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanıkların etkili eylem suçundan cezalandırılmalarına karar verilen somut olayda, Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki uyuşmazlık, C.savcısının temyizinin süresinde yapılıp yapılmadığının belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.
İncelenen dosya içeriğine göre;
Özel Dairece C.savcısının temyiz isteğinin reddine karar verilerek dosyanın mahalline gönderilmesinden sonra, Bolu Sulh Ceza Mahkemesince 24.04.2006 tarihinde Yüksek 4. Ceza Dairesine hitaben yazılan müzekkere ile C.savcısının temyiz dilekçesinde hakim havalesi bulunduğundan bahisle dosya iade edilmiştir. Müzekkereyi yazan Hakim, önceki kararı veren hakimden farklı bir kişidir.
Bolu C.savcısı A.... E...... tarafından verilen temyiz dilekçesinin alt bölümünde, 05.12.2003 tarihinde temyiz defterinin 2003/98 sırasına kaydının yapıldığına ilişkin yazı işleri müdürü tarafından kayıt düşülmüş olup, hakim havalesine mahsus bölümde imza bulunmadığı, ancak yazı işleri müdürü tarafından yazılan kaydın tarih bölümünün de bu hakim havalesi bölümünün altına gelen tarih kısmı altında imza bulunduğu, bu imzanın da duruşma hakimi olan 24683 sicil numaralı Hakim N...Y....."ın imzaları ile aynı olduğu anlaşılmaktadır. C.savcısının temyiz dilekçesinde hakim havalesi bulunduğu ve havale tarihi nazara alındığında temyizin süresinde yapıldığı açıktır.
Bu itibarla haklı nedenlere dayanan Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kabulüne karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle;
1-Yargıtay C. Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,
2-Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 22.03.2006 gün ve 6933-8342 sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın, o yer C.savcısının başvurusu da dikkate alınarak temyiz incelemesi yapılması için Yargıtay 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 16.10.2007 günü oybirliği ile karar verildi.