Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2007/7-96 Esas 2007/201 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2007/7-96
Karar No: 2007/201

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2007/7-96 Esas 2007/201 Karar Sayılı İlamı

Ceza Genel Kurulu 2007/7-96 E., 2007/201 K.

Ceza Genel Kurulu 2007/7-96 E., 2007/201 K.

  • TOPLU KAÇAKÇILIK
  • 4926 S. KAÇAKÇILIKLA MÜCADELE KANUNU(MÜLGA) [ Madde 3 ]
  • 4926 S. KAÇAKÇILIKLA MÜCADELE KANUNU(MÜLGA) [ Madde 4 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 202 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 204 ]
  • 1412 S. CEZA MUHAKEMELERİ USULÜ KANUNU (MÜLGA) [ Madde 225 ]
  • 1412 S. CEZA MUHAKEMELERİ USULÜ KANUNU (MÜLGA) [ Madde 326 ]
  • "İçtihat Metni"

    Toplu kaçakçılık suçlarından sanıklar, E.... Ç...., M.... B...Y...., K.... P....., M..... G.....ve A...... K......"un beraatlerine, kaçak olmadığı saptanan motorinin sanık M.... B...Y...."a iadesine, Emtianın naklinde kullanılan tanker 29.05.1996 gün ve 1996/120 müt. 1996/15128 Hz. sayılı karar ile iade edildiğinden, aynı konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, karar kesinleştiğinde 34 V.. 7. plakalı aracın iadesi için yatırılan teminatın iadesine ilişkin Adana 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 18.06.2001 gün ve 578-1415 sayılı hüküm, Katılan vekilinin temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 7. Ceza Dairesince 11.05.2005 gün ve 7941-4373 sayı ile;

    "4926 sayılı Yasa ile getirilen düzenlemeler karşısında, sübutu halinde eylemin hürriyeti bağlayıcı cezayı gerektirmeyeceği de gözetilerek yapılan incelemede;

    İnceleme tarihinde zamanaşımı tahakkuk etmiş ise de; dava konusu motorine ilişkin olarak ibraz edilen 08.05.1996 tarihli faturanın incelenmesi sonucu tanzim edilen 18.11.1998 havale tarihli bilirkişi raporunda, faturayı düzenleyen Ş.. Hayvancılık Turizm ve Taşımacılık Ticaret Limited Şirketinin fatura tarihinden önceki motorin alımı olup olmadığını belirtmediği ve firmanın fatura tarihinden sonraki motorin alımlarından bahsedildiği gözetilerek, anılan firmanın fatura tarihinden önce motorin alımı bulunup bulunmadığı ve fatura tarihinde stoklarının yeterli olup olmadığı araştırılıp sonucuna göre dava konusu motorin bakımından bir karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 30.03.2001 günlü bilirkişi raporuna itibar edilerek iadeye karar verilmesi," isabetsizliğinden bozulmuştur.

    Adana 1. Asliye Ceza Mahkemesince 11.05.2006 gün ve 1045-565 sayı ile;

    "Menşei araştırması ile ilgili Ş.. Hayvancılık Turizm ve Taşımacılık Ltd.Şti.nin ticari defterlerini inceleyen bilirkişi Y.... T....tarafından verilen 18 Kasım 1998 tarihli bilirkişi raporu incelendiğinde toplam 116.000 litre motorin alımı yapıldığı, 20 Nisan 1998-08 Mayıs 1998 tarihleri arası 107.51-108100 nolu satış faturası ile toplam 102.150 litre muhtelif şahıslara motorin satıldığı bu tarih itibariyle 13.850 litre motorin stokunun mevcut olduğu, yanlışlığın 1996 yılı ticari defterleri ve gider pusulaları incelendiği halde gider pusula ve fatura tarihlerinin 1996 yılı yerine 1998 olarak bilirkişi tarafından yazılmasından kaynaklandığı, bu duruma göre suç tarihi öncesinde Ş.. Hayvancılık Ltd. Şti.nin motorin konusunda yeterli stokunun bulunduğu" gerekçesiyle önceki hükümde direnilmiştir.

    Bu hükmün de, katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya, Yargıtay C.Başsavcılığının, zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle sanıklar hakkındaki hükmün bozulması ve kamu davasının düşürülmesi, kaçak olduğu iddia edilen akaryakıt ve nakil vasıtasının teminatının iadesi istekli 12.03.2007 gün ve 301717 sayılı tebliğnamesi ile Birinci Başkanlığa gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    CEZA GENEL KURULU KARARI

    Sanıklara isnat edilen eylem 10.05.1996 tarihinde tankerle kaçak motorin nakletmek suretiyle toplu kaçakçılık suçunu işledikleri iddiasından ibarettir.

    Konu suç; 1918 sayılı Yasayı yürürlükten kaldıran 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Yasasının 3 ve 4. maddeleri uyarınca yalnızca ağır para cezasını gerektiren bir suça dönüşmüş olup, anılan Yasanın 31. maddesinin 1. fıkrasındaki; "Bu Kanunda yazılı suçlar hakkında Türk Ceza Kanununun zamanaşımı hükümleri uygulanır." hükmü uyarınca, cezasının türü itibariyle 765 sayılı TCY"nın 102/4. maddesi uyarınca beş yıllık aslî dava zamanaşımı süresine tabidir. Aynı Yasanın 104/2. fıkrası uyarınca kesen işlemlerin varlığı halinde zamanaşımı, kesilme gününden itibaren, birden çok kesme nedeninin varlığı halinde ise en son kesilme gününden itibaren yeniden işlemeye başlar, ancak bu kesici nedenler 102. maddede belirtilen süreyi yarıdan fazla uzatamaz. Somut olayda iddianame düzenlenmesi ve sanıkların sorguları gibi işlemlerle dava zamanaşımı süresi birden fazla kesilmiş ise de, sanıkların beraatlerine karar verilmesi nedeniyle, en son kesen işlem, sanıklardan M.... B...Y...., M..... G.....ve K.... P..... haklarında 18.07.1996 tarihinde, E.... Ç.... hakkında 11.10.1996 tarihinde, A...... K...... hakkında ise 22.01.1998 tarihlerinde yapılan sorguları olup, dava zamanaşımı süresi belirtilen üç sanık hakkında 19.07.2001, E.... Ç.... hakkında 12.10.2001, A...... K...... hakkında ise 23.01.2003 tarihinde gerçekleşmiştir.

    Yerel Mahkemece 5271 sayılı CYY"nın 223. maddesinin 9. fıkrasındaki, "Derhâl beraat kararı verilebilecek hâllerde durma, düşme veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilemez." hükmünün, herhangi bir kanıt değerlendirmesi ve tartışmasını gerektirmeyen, eylemin ilk bakışta açıkça suç oluşturmadığının anlaşılması haliyle sınırlı bir düzenleme olduğu nazara alınmaksızın, zamanaşımı süresinin dolmasından sonra kanıtların irdelenerek 11.05.2006 tarihinde sanıkların beraatine karar verilmiş ise de bu hüküm somut olayda derhal beraat kararı verilmesi koşullarının bulunmaması nedeniyle isabetsizdir.

    Sanıklar hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı CYY"nın 223/8. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesi yerine beraatlerine karar verilmesi isabetsizliğinden Yerel Mahkeme direnme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmekle birlikte,4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Yasasının 31. maddesinin 4. fıkrasındaki; "Ölüm, af, 34 üncü maddeye göre ödeme veya zamanaşımı sebebiyle sanık hakkındaki ceza soruşturma veya kovuşturmasının devamına olanak kalmayan hallerde, Cumhuriyet savcısı veya ilgili idare dava konusu eşyanın zoralımını görevli mahkemeden talep eder. Görevli mahkemece, suç konusu olduğu belirlenen eşyanın zoralımına, suç konusu olmayan eşyanın iadesine Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 392 ve sonraki maddelerinde öngörülen usul dairesinde karar verilir." hükmü uyarınca, nakledilen motorinin zoralımı veya iadesi hakkında karar verilmesi, cezai sorumluluk, zamanaşımı nedeniyle kamu davasının düşürülmesiyle ortadan kalksa dahi yargılamanın sürdürülerek eşyanın suç konusu olup olmadığının saptanmasını ve zoralımına yer olup olmadığının belirlenmesini zorunlu kıldığından, direnme hükmünün bu yönüyle incelenmesi gerekmektedir.

    Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık, suç konusu olduğu iddia olunan motorinin iadesi konusunda Yerel Mahkemece yapılan araştırmanın yeterli olup olmadığı, bu konuda karar verilebilmesi için soruşturmanın genişletilmesine gerek bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.

    Yargılamanın müsadere yönünden sürdürülmesinde zorunluluk bulunması ve isnat edilen eylemin 4926 sayılı Yasa hükümleri uyarınca para cezasını gerektirmesi karşısında, 1412 sayılı CYUY"nın 225. maddesindeki suçun yalnız para cezasını veya müsadereyi gerektirmesi halinde sanığın yokluğunda yargılama yapılabileceği yönündeki hüküm ve buna paralel düzenlemeler içeren 5271 sayılı Yasanın 195. maddesi uyarınca, bir kısım sanıkların bozmaya karşı diyeceklerinin saptanamamasının 1412 sayılı CYUY"nın 326 ve 5271 sayılı CYY"nın 307/2. maddesine aykırılık oluşturmayacağı kararlaştırılıp, uyuşmazlıkla ilgili değerlendirmeye geçilmiştir.

    Adana C.Başsavcılığının 10.06.1996 gün ve 4719 sayılı iddianamesi ile sanıklar E.... Ç...., M.... B...Y...., K.... P..... ve M..... G....., 09.12.1996 gün ve 4719 sayılı iddianamesi ile de, A...... K...... hakkında;

    16.05.1996 günü Adana otobanında yapılan kontroller sırasında, sürücüsü K.... P..... olan 34 V.. 7. plakalı tankerdeki 22.000 kg. motorinin, E.... Ç.... tarafından Nahçıvan"dan toplanan kaçak motorin olduğu, G..... Turizm Kimya Ltd. Şirketi adına M..... G.....tarafından getirildiği ve M. B... Y...."a satıldığı, fatura ve irsaliyelerin uydurma olduğu iddiasıyla, sanıkların 1918 sayılı Yasanın 27/2-3-4, 33/son ve 47. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle açılan kamu davasında yapılan inceleme ve araştırmalar şu şekildedir;

    1- Çukurova Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümünce düzenlenen 15.05.1996 tarihli analiz raporunda, 34 V.. 7. plakalı tanker içerisinde kaçak olduğu şüphesiyle yakalanan mazot numunesinin yoğunluk, alevlenme noktası ve hacimce %90"nın buharlaşma noktası değerlerinin TSE 3082/Şubat 1990 standartlarına uyduğu bildirilmiştir.

    2- İstinabe suretiyle Iğdır Asliye Ceza Mahkemesince görevlendirilen bilirkişi Serbest Mali Muşavir Y.... T....tarafından, Ş.. Hayvancılık Turizm ve Taşımacılık Ticaret Limited Şirketinin defter ve belgeleri incelenerek düzenlenen 09.11.1998 tarihli raporda;

    01.01.1996-08.04.1996 dönemine ait faturalar bulunmadığından bu döneme ait tespit yapılmadığına yer verilip, 18 adet gider pusulası incelenerek, işletmenin stok hesaplarına göre 116.000 litre motorin girişine karşılık, 102.150 litre motorin satışının bulunduğu, 8.5.1998 tarihi itibariyle işletmede 13.850 litre motorin bulunduğu belirtilmiştir.

    3- Adana 1. Asliye Ceza Mahkemesince, 19.03.2001 tarihli oturumda görevlendirilerek, kendisine dosya tevdii edilen M..... T...., dosya üzerinde yaptığı inceleme sonucu düzenlediği 30.03.2001 tarihli raporda;

    08.05.1996 tarih ve 107100 sayılı faturanın dipkoçanına uygun olduğu, 34.000 litrelik girişin 07.04.1996-17.04.1996 tarihleri arasında 151 ila 164 sayılı gider pusulaları ile Nahçıvan"dan gelen muhtelif kişilerden alındığı, yakalanın 21.500 litrelik motorinin yasal yollardan yurda sokulduğu, bilirkişi Y.... T....tarafından gider pusulalarındaki tarihin 1996 yerine sehven 1998 olarak belirtildiği, bilgisine yer verilmiştir.

    Yargıtay Ceza Genel Kurulunca yapılan değerlendirmede;

    Serbest Mali Muşavir Y.... T....tarafından, Ş.. Hayvancılık Turizm ve Taşımacılık Ticaret Limited Şirketinin defter ve belgeleri incelenerek düzenlenen 09.11.1998 tarihli raporda incelenen 18 adet gider pusulalarının tamamında tarih 1998 olarak belirtilmiş, sonuç kısmında da, 08.05.1998 tarihi itibariyle işletmede 13.850 litre motorin bulunduğu belirtilmiştir. Bu raporda incelenen belgelerin örnekleri veya onaylı fotokopileri bulunmamaktadır. Dayanak belgelerine yer verilmeyen bir raporun denetim olanağının bulunmaması nedeniyle kesin bir kanaat bahşetmesi ve hükme esas alınması mümkün değildir.

    Diğer yönden, M..... T.... tarafından düzenlenen 30.03.2001 tarihli rapor dosya üzerinde yapılan incelemeye dayanmaktadır. Bilirkişinin, Y.... T....tarafından gider pusulalarındaki tarihin 1996 yerine sehven 1998 olarak belirtildiği yönündeki saptaması da dosyadaki bilgi ve belgelere değil tahmine dayalıdır.

    Yerel mahkemece 30.03.2001 tarihli rapordaki tespitlere dayanılarak ilk hükümde direnilmiş ise de, bu raporun dosya üzerinde yapılan incelemeye dayanması nedeniyle hükme esas alınması isabetli görülmemektedir. Bu nedenle, Ş.. Hayvancılık Turizm ve Taşımacılık Ticaret Limited Şirketinin defter ve belgelerinin, 213 sayılı VUY ve TTY"nın defter ve belgelerin saklama süreleri de nazara alınarak, bilirkişi tarafından yeniden incelenmesi, bunun olanaklı bulunmaması halinde ise ilk raporu düzenleyen Y.... T...."den ek rapor alınması suretiyle fatura tarihi olan 08.05.1996 tarihinden önce, motorin alımının bulunup bulunmadığı ve fatura tarihinde stoklarının yeterli olup olmadığı, her türlü kuşkudan uzak bir şekilde saptanmalı, incelenen belgelerin onaylı örnek veya fotokopileri denetime olanak sağlayacak şekilde rapora eklenmeli, motorinin suç konusu olup olmadığı kesin olarak saptandıktan sonra müsadere veya iade konusunda karar verilmelidir.

    Bu itibarla eksik inceleme ve yetersiz araştırmaya dayanan Yerel Mahkeme direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.

    SONUÇ:

    Açıklanan nedenlerle;

    1- Yerel Mahkeme direnme hükmünün,

    a) Dosyadaki bilgi ve belgeler itibarıyla sanıklar hakkındaki kamu davasının 765 sayılı TCY"nın 102/4 ve 104/2. ve 5271 sayılı CYY"nın 223/8. maddeleri uyarınca düşürülmesine karar verilmesi yerine, sanıkların beraatlerine hükmedilmesi,

    b) Eksik ve yetersiz soruşturma ile motorin konusunda karar verilmesi,

    İsabetsizliklerinden BOZULMASINA,

    2-Dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 09.10.2007 günü sonucu itibariyle tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara