Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/4235 Esas 2015/2324 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/4235
Karar No: 2015/2324
Karar Tarihi: 08.06.2015

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/4235 Esas 2015/2324 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık Mehmet'in, sağlık güvencesi olmayan bir kişinin kimliğini kullanarak, bu kişinin tedavi masraflarının kendisine ödenmesini sağladığı iddia edilmiştir. Ancak, mahkeme kararında suçun yasal unsurlarının oluşmadığına yönelik kabul edilerek sanığın beraat etmesine karar verilmiştir.
Karar metninde, Sağlık Bakanlığı'nın Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliği'nin 37. maddesi ve Başbakanlık Genelgesi'nin ilgili maddeleri açıklanmıştır. Yönetmelik ve genelgeler, acil sağlık hizmeti vermekle yükümlü olan kurumların, hastaların ödeme gücüne ve sağlık güvencesine bakmaksızın gerekli tıbbi müdahaleleri yapması gerektiğini belirtmektedir. Ancak, sağlık güvencesi olmayan veya ödeme gücü bulunmayan hastaların bu masraflarının kimler tarafından karşılanacağına dair belirli hükümler de yer almaktadır.
23. Ceza Dairesi         2015/4235 E.  ,  2015/2324 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Beraat

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sağlık güvencesi olmayan sanık ... "in tedavi için başvurduğu acil servise sanık Mehmet"e ait kimlik ile kayıt yaptırarak tedavi giderlerinin karşılanmasını sağlamak suretiyle kamu kurumu zararına dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia ve kabul edilen olayda;
    Sağlık Bakanlığı’nın 11.05.2000 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliği’nin 37. maddesi; “Yataklı tedavi kuruluşları, acil sağlık hizmetlerinin bedelini hizmet sundukları kişinin ödeme imkânları çerçevesinde tahsil ederler.”,
    2008/13 sayılı Başbakanlık Genelgesi’nin;
    Birinci maddesi; “Acil sağlık hizmeti vermekle yükümlü bulunan sağlık kuruluşları, acil vakaları hastanın sağlık güvencesi olup olmadığına veya ödeme gücü bulunup bulunmadığına bakmaksızın kabul edecek ve gerekli tıbbi müdahaleyi kayıtsız-şartsız ve gecikmeksizin yapacaktır. Hiçbir sağlık kuruluşu acil olarak gelen hastalara yeterli personeli veya donanımı olmadığı, ilgili birimi veya boş yatağı bulunmadığı, hastanın sağlık güvencesi olmadığı ve benzeri sebepler ile gerekli acil tıbbi müdahaleyi yapmaktan kaçınmayacaktır”
    Dokuzuncu maddesi; “Herhangi bir sağlık güvencesi olmayan vatandaşlardan ödeme gücü bulunmayanların acil sağlık hizmeti bedelleri kendilerinden talep edilmeyecektir. Bunlardan kamuya ait sağlık kuruluşlarından ve ayakta teşhis ve tedavi yapan özel sağlık kuruluşlarından acil sağlık hizmeti alanların hizmet bedelleri 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu hükümleri çerçevesinde sağlık kuruluşunun bulunduğu yer sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfından talep edilecektir. Bu konuda gerekli tedbirler ilgili vakıf başkanlıklarınca alınacaktır. Özel hastanelerden acil sağlık hizmeti alanların hizmet bedelleri ise talep edilmesi halinde 2219 sayılı Hususi Hastaneler Kanunu"nun 32"nci, 5393 sayılı Belediye Kanunu"nun 38"inci ve 60"ıncı, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu"nun 18"inci maddeleri gereğince sağlık kuruluşunun bulunduğu yerin belediyesince ödenecektir. Bu amaçla belediyelerce bütçelerine yeterli ödenek konulacaktır.” şeklinde hükümler içermektedir.
    Bu mevzuat çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde, suçun yasal unsurlarının oluşmadığına yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 08.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara