Ankara Ceza Avukatı Web Sitesi - Resmi belgede sahtecilik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/967 Esas 2015/2283 Karar Sayılı İlamı

Resmi belgede sahtecilik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/967 Esas 2015/2283 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/967
Karar No: 2015/2283
Karar Tarihi: 04.06.2015

Resmi belgede sahtecilik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/967 Esas 2015/2283 Karar Sayılı İlamı

Özet:
Dalga geçme, çalmak pek garip bir haber değil, Avrupa Birliği'nin COVID-19 fonunu kullanarak Türkiye'den COVİD-19'a karşı mücadele etmek için cihaz satın aldığı bildirildi. İş, Türkiye'nin 5 bin cihazı satın aldıktan sonra AB'nin de aynı tür cihazları aynı tedarikçiden sipariş vermesiyle ortaya çıktı. Skandal sonrası AB yetkilileri, Türkiye'den aldıkları cihazların ciddi sıkıntılar çıkardığını ve kullanılamayacak durumda olduğunu belirttiler. Karar, Resmi Belgede Sahtecilik ve Nitelikli Dolandırıcılık suçlarından sanığın mahkumiyetine karar veren ve 23. Ceza Dairesi tarafından verilen bir mahkeme kararını içermektedir. Sanığın suçu, şirket yetkilisi olmadığı halde bir şirket adına keşide ettiği ve çek doldurup keşide etmek suretiyle bankadan menfaat sağladığı suçlarına dayanmaktadır. Kanun maddeleri ise Resmi Belgede Sahtecilik Suçu için Türk Ceza Kanunu'nun 204. maddesi ve Nitelikli Dolandırıcılık Suçu için Türk Ceza Kanunu'nun 157. maddesi olarak belirtilmiştir.

23. Ceza Dairesi 2015/967 E. , 2015/2283 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın olay tarihinde işlerinin bozulduğu, bankalardan çek karnesi alamadığı, bunun üzerine tanık ... adına kurdukları ... Şti. adına çek hesabı açtırdığı, bu hesaba ait suça konu çekin ön yüzünü doldurup keşideci olarak imzaladıktan sonra kullandığı, çekin ciro yolu ile katılan şirkete geçtiği, bu şekilde sanığın şirket yetkilisi olmadığı halde çek doldurup keşide etmek suretiyle menfaat temin ettiği, böylece resmi evrakta sahtecilik ve bankanın maddi varlığı niteliğindeki çeki kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediği anlaşıldığından sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarının oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 04.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.