MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, babasından kalan yetim aylığını almakta iken, 24/07/2007 tarihinde vefat eden oğlu ...’tan dolayı da kendisine maaş bağlanması için katılan Kuruma müracaatta bulunduğu, 506 sayılı Yasa’nın 24 ve 69 ile 32, 36 ve 37. maddelerine göre sanığa ayrıca maaş bağlanmasının mümkün olmadığı, buna karşın katılan Kurum tarafından anılan kanun maddeleri gözardı edilerek sanığa 18/11/2007-17/05/2008 tarihleri arasında yersiz ödemede bulunulduğu, bu şekilde sanığın katılan ... toplamda 2.050 TL zarara uğrattığının iddia edildiği somut olayda;
Sanığın aşamalardaki savunmalarına, Sosyal Güvenlik Kurumu Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı tarafından hazırlanan soruşturma raporu içeriğine, banka hesap ekstrelerine ve tüm dosya kapsamına göre; sanık tarafından katılan kuruma ibraz edilen 10/09/2007 tarihli tahsis talep beyan ve taahhüt belgesinde sanığın halihazırda Bağkur’dan maaş almakta olduğunu açıkça belirtilmiş olması, diğer yandan bu durumun katılan Kurum görevlilerince yapılacak basit bir inceleme ile kolaylıkla tespit edilebilecek olması, oluşan kurum zararının da sanık tarafından giderildiğinin anlaşılmış olması karşısında, sanığın üzerine atılı “nitelikli dolandırıcılık” suçundan beraatine yönelik kabulde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 17/03/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.