Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/3672 Esas 2022/7695 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davanın konusu, trafik kazası sonucu hayatını kaybeden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelir ve cenaze masrafı nedeniyle uğranılan zararın davalılardan tahsili istemidir. Mahkeme, sigorta şirketinin ödeme iddiasının araştırılıp yapılan ödeme haricinde poliçe limiti kalıp kalmadığı ile temerrüt olgusunun araştırılması gerektiği halde eksik inceleme sonucu yanılgılı değerlendirme yaptığı için kararın bozulması gerektiğine karar vermiştir. Bu tür davalarda, sigorta şirketleri yönünden faiz başlangıcı tarihinin belirlenmesi gerektiği ve gereken belgelerin eklenerek sigorta şirketine başvurulduğu takdirde ödemenin sekiz iş günü içerisinde yapılmaması halinde temerrüt olgusunun gerçekleşeceği belirtilmiştir. Kararda, 1479 sayılı Kanunun 63. maddesi, 2918 sayılı Kanunun 98 ve 99. maddeleri de açıklayıcı bir şekilde yer almaktadır.

Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi



Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılardan ... Sigorta A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, 14.03.2008 tarihli trafik kazası nedeniyle vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelir ve cenaze masrafı nedeniyle uğranılan Kurum zararının 1479 sayılı Kanunun 63. maddesi uyarınca davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Sigorta şirketinin hak sahiplerine yaptığı ödemeye ilişkin, tazmin sorumlularının sigortalı ya da hak sahiplerine yapmış oldukları ödemelerin rücu alacağından düşülmemesi gerekmekte ise de; sigorta şirketlerinin 2918 sayılı Kanun kapsamında poliçeye dayalı akdi sorumluluğu nedeniyle poliçe limitini teşkil eden miktarın sigortalı ya da hak sahiplerine ödediğinin geçerli belgelerle kanıtlanması durumunda; sigorta şirketlerinin mükerrer ödeme ile karşı karşıya bırakılmaması bakımından ödedikleri miktar oranında sorumlu tutulmaması gerekir.
Bununla birlikte, bu tür davalarda, sigorta şirketleri yönünden faiz başlangıcı (temerrüt) tarihinin hiç bir duraksamaya yer vermeyecek açıklıkta belirlenmesi gerekir. İlgililerce gerekli belgeler eklenerek 2918 sayılı Kanunun 98 ve 99.maddelerinde yazılı şekilde sigorta şirketine başvurulmasına karşın sekiz iş günü içerisinde ödeme yapılmadığı takdirde anılan sürenin sonunda temerrüt olgusunun gerçekleştiğinin ve faiz başlangıcının da bu süre sonuna karşılık gelen tarih olduğunun kabulü gerekmektedir. Hiç başvurulmaması veya gerekli belgeler eklenmeksizin başvurulması durumunda ise sigorta şirketinin temerrüdünden söz edilemeyeceğinden, şirkete karşı girişilen icra takip tarihinin, veya takibe girişilmeden dava açılmışsa dava tarihinin faiz başlangıcı olarak kabulü zorunludur.
Mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, davalılardan sigorta şirketinin ödeme iddiası üzerinde durulup, yapılan ödeme haricinde poliçe limiti kalıp kalmadığı ile temerrüt olgusu araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
O halde, davalılardan ... Sigorta A.Ş. vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 24.05.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.