Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/2439 Esas 2022/7847 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2439
Karar No: 2022/7847
Karar Tarihi: 25.05.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/2439 Esas 2022/7847 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı yaşlılık aylığı bağlanması istemiyle dava açmış, ancak mahkeme davanın açılmamış sayılmasına karar vermiştir. İstinaf başvurusu reddedilince temyiz isteğiyle kararın incelenmesi istenmiştir. Temyizde davacının duruşma gününden haberdar edilmesi gerektiği belirtilerek kararın bozulması talep edilmiştir. Dosya incelendiğinde davacı vekilinin vekillikten azledildiği ancak duruşma gününün davacıya asile bildirilmediği görülmüştür. Bu nedenle temyiz kabul edilmiş ve karar bozulmuştur. 6100 sayılı HMK'nın 81, 82 ve 83. maddeleri vekilin azli ve istifası konularında hükümler içermektedir.
10. Hukuk Dairesi         2022/2439 E.  ,  2022/7847 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : ... 25. İş Mahkemesi


    Dava, yaşlılık aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM:
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının yurtdışı hizmetlerini 3201 sayılı Kanuna göre borçlandığını, borcunu ödedikten sonra, 31/12/2013 tarihinde Almanya sigorta başlangıcının (01/11/1979) Türkiye sigorta başlangıcı kabul edilerek tahsis talebinde bulunduğunu, ancak tahsis talebinin reddedildiğini, bunun üzerine Kurum işleminin iptali talebi ile ... 8.İş Mahkemesinin 2014/452 E sayılı dosyası ile ikame edilen dava sonucunda taleplerinin kabul edildiğini ve kararın Yargıtay'ca onanarak kesinleştiğini, buna göre davacının 01/01/2014 tarihinden geçerli olarak aylık almaya hak kazandığının açık olduğunu, 28/05/2015 tarihli dilekçe ile müvekkiline 31/12/2013 tarihli talebine istinaden 01/01/2014 tarihinden geçerli aylık bağlanmasını ve aylıklarının ay be ya işleyecek yasal faizleri ile birlikte ödenmesini talep ettiklerini, ancak müvekkiline aylık bağlanmadığını belirterek, davacı müvekkiline 01/01/2014 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasına, her bir emekli aylığın ay be ay işleyecek yasal faizleri ödenmesine, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    II-CEVAP:
    Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    III-MAHKEME KARARI:
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    "Davanın, HMK'nun 150/5 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına," dair karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığından bahisle, istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı, duruşma gününden haberdar edilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Dosya kapsamı incelendiğinde, 30.04.2020 tarihli duruşmada, “Hakimler ve Savcılar Kurulunun 30/03/2020 tarih ve 2020/51 sayılı kararı ile 30/04/2020 tarih 87742275-010.07-0076-2020 sayılı yazıları gereğince duruşmanın ertelenmesine, 2- Yeni duruşma gün ve saatinin taraflara tebliğine, Bu nedenle duruşmanın 27/10/2020 günü saat 11:05 bırakılmasına karar verildi” şeklinde karar alındığı ve bu zaptın 11.05.2020 tarihinde davacı vekiline tebliğ edildiği, davacı vekilinin vekillikten azledildiğine, bundan sonraki tebliğlerin asile çıkarılmasına dair dilekçeyi 06.08.2020 tarihinde mahkemeye sunduğu, 27.10.2020 tarihli duruşmaya gelen olmaması ve davalı vekilinin mazeret sunması nedeniyle, mazeretin kabulü ile duruşmanın 25.03.2021 tarihine ertelendiği, 25.03.2021 tarihli duruşmada “Davacının vekilini azlettiği, duruşmaya bizzat gelmediği gibi iki hafta içinde yeni vekil de görevlendirmediği anlaşıldığından, dosyanın HMK.nun 83, 150. ve 320/4 maddeleri uyarınca dosyanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildi.” şeklinde alınan karar sonrası HMK nın 150/5. maddesi gereğince 3 aylık sürede yenilenmeyen davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
    6100 sayılı HMK'nın 81. maddesinde “Vekilin azli veya istifasının, mahkeme ve karşı taraf bakımından hüküm ifade edebilmesi için, bu konudaki beyanın dilekçeyle bildirilmesi veya tutanağa geçirilmesi ve gerektiğinde ilgilisine yapılacak tebligat giderinin de peşin olarak ödenmesi zorunludur.” 82. maddesinde “(1) İstifa eden vekilin vekâlet görevi, istifanın müvekkiline tebliğinden itibaren iki hafta süreyle devam eder. (2) Vekilin istifa etmiş olması hâlinde, vekâlet veren davayı takip etmez ve başka bir vekil de görevlendirmez ise tarafın yokluğu hâlinde uygulanacak hükümlere göre işlem yapılır. (3) Yukarıdaki fıkralarda yer alan hususlar, istifa eden vekilin istifa dilekçesi ile birlikte vekâlet verene ihtaren bildirilir.” 83. maddesinde ise “(1) Vekil ile takip edilen davada, vekilin azli hâlinde vekâlet veren, davayı takip etmez ve iki hafta içinde bir başka vekil de görevlendirmez ise tarafın yokluğu hâlinde uygulanacak hükümlere göre işlem yapılır.” hükümleri mevcuttur.
    Belirtilen açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, davacı vekilinin vekillikten azledildiğine ve tebliğlerin asile çıkarılmasına dair dilekçesi ile azil işlemini yapan davacının duruşma gününden haberdar edilmesi yönünden, duruşma gününün davacı asile bildirilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması bu anlamda yerinde görülmemiştir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının, HMK'nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25.05.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara