Esas No: 2022/2573
Karar No: 2022/7846
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/2573 Esas 2022/7846 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/2573 E. , 2022/7846 K.Özet:
SGK, yersiz ödenen aylıkların istirdadı için dava açmıştır. İlk Derece Mahkemesi, davacı vekilinin celseye katılmaması nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar vermiştir. Ancak duruşma günü celseye katılamayan tarafların mazeret sunarak duruşmanın ertelenmesi hakkı olduğu ve duruşma gününün UYAP'tan öğrenilmesi usulünün yanlış olduğu gerekçesiyle karar temyiz edilmiştir. Mahkeme, HMK'nın 373/1 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi hükmünün bozulmasına ve dosyanın yeniden ilgili mahkemeye gönderilmesine karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesi
- T.C. Anayasası'nın 36. maddesi
- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği'nin 52. maddesi
- Tebligat Kanunu
- Elektronik Tebligat Yönetmeliği
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
İlk DereceMahkemesi: Akhisar 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, yersiz ödenen aylıkların istirdadı istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı SGK Başkanlığı vekili, Kurum Rehberlik Teftiş Kurulunun 07.05.2018 tarih ve 2018/GY-36 sayılı işlemi ile ...'e ait olan fason tekstil atölyesinin sahte işyeri olduğunun tespit edilmesi nedeniyle bu işyerinde 06.01.2010 - 29.02.2012 tarihleri arasındaki çalışmaların iptal edilmesinin gerektiğinin bildirildiğini, davalı ...'ın da bu işyerinden sigortalılık bildirimlerinin yapıldığını ve bu sahte sigortalılık bildirimlerinin iptal edilmesi sonucu davalının emeklilik şartlarını taşımadığından emekliliğinin de iptal edildiğini, 01.04.2011 - 19.07.2019 tarihleri arasında davalıya 110.272,56 TL ödeme yapıldığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 110.272,56 TL'nin her bir aylık ödemesi için ödemenin yapıldığı tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı vekili, davayı kabul etmediklerini ... 16.İş Mahkemesinin 2019/183 sayılı dosyası ile çalışmanın gerçek olduğu ve iptal edilen emekli aylığının bağlanması talepli dava açtıklarını, müvekkilinin işyeri ile ilgili soruşturmalardan haberdar olmadığını, işyerinde çalıştığını ve ücretlerini de aldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
"Davacı vekilinin 12/11/2020 tarihli celseye katılmadığı anlaşıldığından dosyanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiş aradan geçen 3 aylık sürede dava yenilenmediğinden 6100 Sayılı HMK'nın 150/6. maddesi uyarınca açılan davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesine dayalı olarak, "1-Davanın HMK.'nun 150/5 maddesi uyarınca 12/02/2021 tarihi itibariyle açılmamış sayılmasına," dair karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığından bahisle, istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili, vekalet ücretinin yarısına hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamı incelendiğinde, ilk duruşmanın salgın hastalık tedbirleri nedeni ile ertelendiği, ikinci duruşmaya davacı vekilinin mazeret sunması üzerine mazeretin kabul edildiği ve “1- Davacı vekilinin mazeretinin kabulüne, duruşma gününü UYAP sisteminden öğrenmesine,
2-Davacı vekiline ön inceleme duruşma gününün şerhli tebliğine, huzurda bulunan davalı vekiline bir sonraki celsenin ön inceleme duruşması olarak icra edileceğinin ihtarına (Belirlenen gün ve saatte duruşmaya gelmediğiniz veya gelip de davayı takip etmediğiniz takdirde dosyanın işlemden kaldırılacağı, sulh için gerekli hazırlığı yapmanız duruşmaya gelmediğiniz takdirde diğer tarafın yargılamaya devam etmek istemesi durumunda yokluğunuzda yapılan işlemlere itiraz edemeyeceğiniz ve diğer tarafın muvafakatiniz olmadan iddia ve savunmasını genişletebileceği yahut değiştirebileceği ihtar ve tebliğ olunur.) (ihtarat yapıldı)” şeklinde hüküm kurulduğu, söz konusu şerhli duruşma zaptının davacı vekiline ayrıca tebliğ edilmediği, sonraki duruşmada işlemden kaldırma ve giderek davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun “hukuki dinlenilme” başlıklı 27’nci maddesi, T.C. Anayasası’nın hak arama hürriyetini düzenleyen 36’ncı maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin adil yargılanma hakkına ilişkin 6’ncı maddesi nazara alındığında davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını mahkemenin açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini içeren bu hakkın ve yargılamanın aleniliği ilkelerinin gerçekleşmesinin en önemli aracı duruşma yapılmasıdır. Duruşma günü celseye katılma imkanı olmayan taraf buna ilişkin mazeretini bildirip, belgeleyerek, bildirim giderlerini de yatırarak duruşmanın ertelenmesini isteme olanağına sahiptir. O halde, HMK’nun 150. maddesi kapsamında duruşma tayin edilerek, usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflardan yalnız biri duruşmaya katılırsa gelmeyen tarafın geçerli mazeret gönderip göndermediği, gerekli masrafın karşılanıp karşılanmadığı incelenerek; gelen tarafın bu mazeret dilekçesine karşı beyanına göre, dosyanın işlemden kaldırılmasına ya da kaldırılmamasına karar verilecektir. Ne var ki, anılan hususların uygulanabilmesi için, her şeyden önce tarafların usulüne uygun davet edilmiş olmaları gerekmektedir.
6100 sayılı HMK'nın uygulama alanını, adli yargı ilk derece hukuk mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinde tutulacak kayıtlar ile yazı işleri hizmetlerinin yürütülmesi ve bu işlemlerde UYAP'ın kullanılmasına dair usul ve esasları düzenlemek amacıyla çıkartılan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin 52. maddesi gereğince tebligat işlemleri 7201 sayılı Tebligat Kanunu ile Tebligat Kanunu uyarınca çıkarılan yönetmeliklere göre fiziki ya da elektronik ortamda yapılacaktır. Elektronik tebligat usulünün düzenlendiği Tebligat Kanunu'nun 7/A maddesindeki düzenleme ve Elektronik Tebligat Yönetmeliği hükümleri de dâhil olmak üzere, Tebligat Kanunu ve çıkarılan Tebligat yönetmeliği hükümleri incelendiğinde; duruşma gününün UYAP'tan öğrenilmesi usulünün uygulanabileceğine yönelik bir düzenlemeye yer verilmediği görülmektedir.
Belirtilen açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, davanın işlemden kaldırılması kararından önce tarafların duruşma gününü uyap üzerinden öğrenmelerine dair karar verilmesi hususu, usulüne uygun bir tebliğ mahiyetinde olmadığı için işlemden kaldırma kararı yerinde görülmemiştir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının, HMK'nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25.05.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.