Esas No: 2022/3584
Karar No: 2022/7753
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/3584 Esas 2022/7753 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/3584 E. , 2022/7753 K.Özet:
Dava banka hesaplarına konan haczin iptali istemiyle açılmıştır. İlk derece mahkemesi davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak davalı Kurum vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu sonucu Bölge Adliye Mahkemesi kararı esastan reddetmiştir. Bu kararın temyizen incelenmesi üzerine Dosya Tetkik Hakimi tarafından incelenerek, Kurum’dan haczin dayanağı olan ödeme emirleri ve diğer belgeler istenmiş ve gelen belgeler incelenmiştir. Belgelerin incelenmesi sonucu, davacının sorumlu olmadığı bir prim borcu için banka hesabına 2016 yılının başında haczin uygulandığı tespit edilmiştir. Kanuna göre, amme borcu süresinde ödenmediğinde cebren tahsil edilir. Ancak bu tahsil öncesinde ödeme emri tebliğ edilmesi gerekmektedir. Mahkeme, Kurum’un usulüne uygun bir ödeme emri düzenlemeksizin haczin uygulanması sonucunda kanuna aykırı hareket ettiğine karar vermiştir. Bu sebeple, mahkeme davanın kabulü yönünde karar vermiştir. Kanun maddeleri ise; 6183 sayılı Kanun’un 54. maddesi ve 55. maddesi. Maddelerin özeti, amme borcu cebren tahsil edilirken önce ödeme emri tebliğ edilmelidir.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
No : 2020/19-2021/448
Dava, banka hesaplarına konan haczin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın temyizen incelenmesi davalı Kurum vekili tarafından istenilmesi üzerine Dairemizin 02.12.2019 tarihli ilamı ile bozulduğu, bozma ilamı sonucunda verilen kararın taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesiyle temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
İnceleme konusu dosyada; Bozma sonrası yapılan yargılamada, Kurum’dan, haczin dayanağı ödeme emirleri ve tüm bilgi ve belgeler istenmiş olup gelen belgelerin incelenmesinde; mirasın reddi kapsamında varis olarak sorumluluğu bulunmayan davacıya, 2014 Mayıs ile 2014 Kasım dönemlerine ilişkin prim borcundan dolayı ödeme emrinin, 04.04.2016 tarihinde tebliğ olduğu, bankaya haciz bildiriminin ise; ödeme emri düzenlenmeden önce 13.01.2016 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır.
6183 sayılı Kanun'un 54. maddesi hükmü uyarınca da süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur. Amme borçlusunun borcuna yetecek miktarda mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi de maddede belirtilen cebren tahsil şekillerinden birisidir. Bu bağlamda, borçtan dolayı cebren tahsile geçmeden önce anılan Kanunun 55. maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödemeye çağrı yazısının “ödeme emri” nin tebliğ edilmesi yasal zorunluluktur. Bir başka ifade ile kamu alacağı için “ödeme emri” çıkarılmadan ve icra takibi kesinleştirilmeden haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır.
Mahkemece, anılan madde kapsamında; davalı Kurum’un, davacıya usulüne uygun bir ödeme emri düzenleyip tebliğ etmeden kısaca takibi kesinleştirmeden haciz uygulaması yapmasının kanuna aykırı olduğu gözetilip davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetli bulunmamıştır.
O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, 25.05.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.