Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/3890 Esas 2022/7939 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/3890
Karar No: 2022/7939
Karar Tarihi: 26.05.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/3890 Esas 2022/7939 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2022/3890 E.  ,  2022/7939 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
    İlk DereceMahkemesi : ... 1. İş Mahkemesi



    Dava, Kurum işleminin iptali ile hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davacı avukatı tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okundu. Temyiz konusu hükme ilişkin dava, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hâllerden hiçbirine uymadığından, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili; davacının davalı işyerinde geçen ve Kurum tarafından iptal edilen 26/09/2006 tarihi ile 30/06/2007 tarihleri arasında sigortalı çalışmalarının tespiti ile söz konusu hizmetlerinin diğer hizmetleri ile birleştirilmesini talep ve dava etmiştir.
    II.CEVAP:
    Davalı Kurum vekili, Kurum işlemlerinin usule ve yasaya uygun olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
    Diğer davalı şirket, davaya cevap vermemiştir.
    III.MAHKEME KARARI
    A.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    B.BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI:
    Davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı vekili tarafından sunulan dilekçe ile; davacının ihtilaf konusu dönem içerisinde 26/09/2006-30/06/2007 tarihleri arasında davalı ... Org. Tur. ve Tem. San. ve Tic. Ltd. Şti. bünyesinde ... Güvenlik İlköğretim Okulu’nda temizlik görevlisi olarak fiilen çalıştığı, davacının söz konusu ilköğretim okulunda çalıştığına ilişkin o tarihte okulda görev yapan öğretmen ve idarecilerin Nur-Tem temizlik firması ile anlaşıldığı ve davacının da bu firma bünyesinde çalıştığı yönünde beyanda bulundukları, Mahkemece davalı firma ile ...Org. Tem. Hiz. Tur. Gıda San. Ltd. Şti. arasında organik bağ olup olmadığının yöntemince araştırılmadığı özet olarak belirtilmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak usul ve yasaya aykırı olarak kurulan İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddesidir. Bu tür sigortalı hizmetlerin saptanmasına ilişkin davalar, sonuç itibariyle sigorta primlerinin işverenden tahsilini ve kurum kayıtlarının düzeltilmesini de gerektireceğinden gerçek işveren ve kurum kayıtlarında işveren olarak görünen kişilerin de belirlenerek davaya katılmaları sağlanmalı, bu yöndeki işyeri bilgi ve belgelerine ulaşılması, bir başka anlatımla, davanın sübutu, kanıtlama yükümlülüğü ve verilen kararın infazı açısından, husumetin tüm işverenlere birlikte yöneltilmesi zorunludur.
    Ayrıca 506 Yasanın 6. maddesinde ifade edildiği üzere “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılmaz ve feragat edilemez” olması, sosyal güvenliğin Anayasal haklardan bulunması itibariyle, bu tür davaların “kamu düzeni” ile ilgili olması nedeniyle özel bir duyarlılıkla yürütülmesi ve kanıtların re’sen toplanması gereği vardır.
    Husumet konusu kamu düzeni ile ilgili olup, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 116. (mülga HUMK 187.) maddesinde yer alan ilk itirazdan olmadığından davanın her aşamasında ileri sürülebilir. Taraflarca ileri sürülmese dahi gerek mahkemece, gerekse Yargıtay’ca tarafların bu yönde bir savunmasının olup olmadığına bakılmaksızın kendiliğinden göz önünde tutulur.
    İşveren tanımı mevzuata bakıldığında;
    506 sayılı Yasa madde 4 - Bu kanunun uygulanmasında 2 nci maddede belirtilen sigortalıları çalıştıran gerçek veya tüzel kişiler "İşveren" dir.
    5510 sayılı Yasa madde 12- 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentlerine göre sigortalı sayılan kişileri çalıştıran gerçek veya tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan Kurum ve kuruluşlar işverendir.
    5510 sayılı Yasa madde 2- Bu Kanun; sosyal sigortalar ile genel sağlık sigortasından yararlanacak kişileri, işverenleri, sağlık hizmeti sunucularını, bu Kanunun uygulanması bakımından gerçek kişiler ile her türlü kamu ve özel hukuk tüzel kişilerini ve tüzel kişiliği olmayan diğer kurum ve kuruluşları kapsar.
    4857 sayılı İş Kanununun madde 2- “Bir iş sözleşmesine dayanarak …… işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişiye yahut tüzel kişiliği olmayan Kurum ve kuruluşlara işveren, ….denilir,” şeklindedir.
    Husumet dava şartı olup, kamu düzenine ilişkin bulunduğundan, yargılamanın her aşamasında mahkemece re'sen gözetilmesi gereken bir husustur. Davada husumetin yanlış kişiye yönlendirilmesi veya davalı tarafın eksik gösterilmesi halinde dava sıfat yokluğundan hemen reddedilmemeli, belirtilen eksikliğin giderilmesi yönünde bir talebin bulunması ve dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesinin kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığının anlaşılması halinde, hakim, HMK’nun 124. maddesinin 4. fıkrasında açıklandığı üzere, karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul ederek, davayı diğer kişilere de teşmil ederek, yargılamaya devam etmelidir.
    6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 124. maddesinde “…maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir…” hükmü yer almaktadır.
    506 sayılı Kanunun 4’üncü maddesi ile “işveren; ...sigortalıları çalıştıran... kişiler...” olarak tanımlanmış olup, hizmet tespitine yönelik davalarda, çalışma ilişkisinin nitelik ve süresinin belirlenmesinde, bu yöndeki işyeri bilgi ve belgelerine ulaşılmasında, bir başka deyişle, davanın sübutu, kanıtlama yükümlülüğü ve verilen kararın infazı açısından, işverene husumet yöneltilmesi zorunludur.
    Eldeki dava dosyası kapsamında; ihtilaf konusu dönem içerisinde 26/09/2006-30/06/2007 tarihleri arasında davalı ... Org. Tur. ve Tem. San. ve Tic. Ltd. Şti. ünvanlı işyerinden davacı adına Kuruma hizmet bildiriminde bulunulduğu, SGK Denetmeni tarafından düzenlenen 26.08.2014 tarihli rapor sonucu davalı işyerinden bildirilen tüm sigortalılık hizmet bildirimlerinin iptal edildiği, davacının çalıştığını iddia ettiği dava dışı Okul Yönetimi tarafından sunulan belge ve kayıtlardan Güvenlik İlköğretim Okulu Okul Aile Birliği ile dava dışı ...Organizasyon Tem. Hiz. Turz. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. ünvanlı işyeri arasında 18.09.2006-18.06.2007 tarihleri arasında geçerli olmak üzere hizmet alımı tip sözleşmesinin imzalandığı, davacı ve dava dışı okul aile birliği ile okul yönetimi arasında 2006-2007 eğitim öğretim yılı için hizmet vermek üzere sözleşme imzalandığı, İl Milli Eğitim Müdürlüğünün 07.11.2006 tarihli yazısından Merkez Güvenlik İlköğretim Okulunda personel yetersizliği nedeniyle ücreti ve SSK primleri okul aile birliği tarafından karşılanmak üzere davacının 2006-2007 eğitim öğretim yılında sözleşmeli personel olarak çalıştırılmasının valilik oluruyla uygun bulunduğu, yine dava dışı ...Organizasyon Tem. Hiz. Turz. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. ünvanlı işyerine ait ihtilaf konusu dönem bordrolarında davacının sigortalı çalışma kaydının yer aldığı anlaşılmaktadır.
    Somut olayda; davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği dikkate alındığında, davacının ihtilaf konusu dönem içerisinde dava dışı taşeron firma olan ...Organizasyon Tem. Hiz. Turz. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. ünvanlı işyeri nezdinde çalışma kaydı görüldüğünden gerçek işverenin tespiti konusunda yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    Açılan davanın gerek dava dışı şirketin hak alanını ilgilendirmesinden gerek kamu düzenine ilişkin niteliği gereği dava dışı şirkete de husumet yöneltilmesi gerektiği açıktır. Bu bakımdan; dava dışı ...Organizasyon Tem.Hiz.Turz.Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 124'üncü maddesi de nazara alınarak yasal yöntemine uygun biçimde davaya katılımı sağlanmalı, göstereceği tüm kanıtlar toplanmalı, davalı şirket ve dava dışı şirket arasında fiili ve organik bağ olup olmadığı araştırılmalı, davacının tüm hizmetlerinin geçtiği iş yerinin davalı şirket yanı mı, yoksa dava dışı şirket mi olduğu her türlü şüpheden uzak bir biçimde belirlendikten sonra sonucuna göre gerçek işveren nezdinde geçen çalışma yönünden bir hüküm kurulmalıdır.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 9.Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 9.Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 26/05/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Hemen Ara