Esas No: 2011/6959
Karar No: 2011/2795
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/6959 Esas 2011/2795 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 15/12/2008
NUMARASI : 2008/111-2008/546
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı vekili, işe iade davasının kesinleşmesinin ardından işverene süresinde başvurulduğu halde işçinin işe başlatılmadığını belirterek müvekkilinin alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının işe iadesinin fiilen imkansız olduğunu, mahkeme kararı uyarınca iade edilmesi gereken işyeri olan İzmir İçki Fabrikasının 31.12.2006 tarihinden fiilen ve hukuken kapatılmış bulunduğunu, yasanın amacının işçiyi işe iade etme imkanı bulunmayan işvereni cezalandırmak olmadığını, fiili zaruret dolayısıyla davacının işe başlatılamadığının dikkate alınması gerektiğini, işyerinin kötü niyetli veya muvazaalı olarak kapatıldığının iddia edilmediğini, ayrıca davacıya ihbar ve kıdem tazminatı alacaklarına ilaveten iş güvencesi tazminatı olarak beş aylık ücreti tutarında ödeme yapıldığını, ayrıca davacının işverenliği ibra etmiş olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının fesihten önce çalıştığı fabrikanın faaliyetine son verildiği, sanayi sicil belgesi ve üretim izinlerinin iptal edilerek işyerinin tasfiye ve tahliye edildiği, işverenin işçiyi işe başlatmasının fiilen mümkün olmadığı gerekçesiyle boşta geçen süre ücreti talebini kabul edilirken, işe başlatmama tazminatı isteği de reddedilmiştir.
Dosya içeriğinden, davacıya fesih sırasında 5 aylık çıplak net ücreti tutarının işgüvencesi tazminatı adı altında ödendiği anlaşılmaktadır. 31.12.2006 tarihli ibranamede her ne kadar söz konusu ödeme işgüvencesi tazminatı olarak nitelendirilmiş ise de, o tarihte işe başlatmama tazminatına hak kazanma koşulları oluşmadığından, yapılan ödemenin işe başlatmama tazminatı olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Bu nedenle bu ödeme olayı, işverence işçiye yapılmış bir fazla ödeme olarak kabul edilip, Borçlar Kanunu’nun 86. Maddesi hükmü dikkate alınarak, öncelikle boşta geçen süre ücretinden mahsup edilmelidir.
Mahkemece bu yön nazara alınmadan, anılan miktarın işe başlatmama tazminatından mahsup edilerek bu talebin reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13/10/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.