Esas No: 2022/4992
Karar No: 2022/8275
Karar Tarihi: 01.06.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/4992 Esas 2022/8275 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/4992 E. , 2022/8275 K.Özet:
İş Mahkemesi'nde görülen bir hizmet tespiti davasında, 21. Hukuk Dairesi'nin bozma ilamına uyularak davanın kabul edilmesine karar verilmiştir. Ancak, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, mahkeme tarafından yeterli inceleme yapılmamıştır. Yasal olarak 5510 sayılı Yasanın Geçici 7. maddesi atfı ile 506 sayılı Kanun’un 79/10 ve 5510 sayılı Kanun’un 86/9. maddeleri uyarınca sigortalı çalışma sürelerinin saptanmasının insan hakları ve sosyal güvenlik açısından önemli olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, tarafların gösterdiği kanıtların yanı sıra durumun gerektirdiği şekilde araştırma yapılması gerektiği belirtilmiştir. Dosyada yeterli araştırma yapılmadığından dolayı hüküm bozulmuştur.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
No : 2015/476-2021/1029
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozma ilâmına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Yasanın Geçici 7. maddesi atfı ile 506 sayılı Kanun’un 79/10 ve 5510 sayılı Kanun’un 86/9. maddeleridir. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
1-Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre,davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Mahkeme tarafından bozma gereği tam olarak yerine getirilmemiş, eksik incele ve araştırma sonucu hüküm kurulmuştur.
Mahkemece getirtilen bilgi ve belgelerden, dönem bordrolarından davalı işyerinden 6 adet bordrolu çalışanın bildirimlerinin yapıldığı, bunlardan ... (...), ... ve ...’in ifadelerinin alındığı, ... ve ...’in davacıyı tanımadığını beyan ettikleri, ... (...)’in ise davalı işyerindeki çalışmalarının 1977/3-30/07/1977, 01/01/1979-1993/1 dönemini kapsadığı belirgin olmakla,dinlenen tanık ... (...)’in davacının kendisinden önce işten ayrıldığını ifade etmesi, kendisinin de 1993 yılında işten ayrılması karşısında talep konusu 1993-01/01/1995 dönemi açısından eksik inceleme ile hüküm kurulmuştur.
Mahkemece yapılacak iş; dönem bordrosunda isimleri bulunan diğer tanıklar ..., ... ve ...’nin tanık olarak ifadelerine başvurulmalı, gerekirse tanık olarak dinlenen ... (...) tekrar ifadeye çağrılarak ayrıntılı ifadesine başvurulmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve eksik araştırma sonucu oluşturulan hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 01/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.