Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/6038 Esas 2022/8467 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/6038
Karar No: 2022/8467
Karar Tarihi: 02.06.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/6038 Esas 2022/8467 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalı işyerinde 17/04/1999-29/06/2012 tarihleri arasında aralıksız çalıştığını, son 11 yılı primli olduğunu belirterek, işten ayrıldığı tarihe kadar yatırılmayan primlerin ödenmesini, işe giriş tarihlerinin tespit edilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi davayı kabul etmiş, davalı ise istinaf başvurusunda bulunmuştur. Fer'i müdahil kurum vekili, çalışmanın varlığının belge ve kayıtlarla tespit edilmesi gerektiği, davanın reddedilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Bölge adliye mahkemesi istinaf başvurusunu reddetmiştir. Fer'i müdahil kurum vekili bu karara itiraz etmiştir. Hizmet tespiti talepleri 506 sayılı Kanunun (5510 sayılı yasaya tabi 4-a) maddesiyle düzenlenmiştir. Bu tür davaların kamu düzeniyle ilgili olduğu ve özenle yürütülmesi gerektiği belirtilmiştir. İşçilik haklarına ilişkin dava dosyaları araştırılmalı, tanıklar dinlenmeli, çelişkiler giderilmeli, işin özellikleri nazara alınarak kısmi çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
10. Hukuk Dairesi         2022/6038 E.  ,  2022/8467 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi

    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı fer'i müdahil kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın, fer'i müdahil kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde 17/04/1999-29/06/2012 tarihleri arasında aralıksız olarak davalıya ait Kırklareli Kavaklı kasabasındaki işyerinde işçi olarak çalıştığını, davacının işten ayrıldığı 2012 yılı Haziran ayına kadar aralıksız olarak işyerinde eylemli olarak çalıştığını, bu çalışmanın son 11 yılının primleri ödenmek sureti ile tescilli olduğunu, müvekkilinin bu süreçte ara vermeksizin çalıştığını belirterek, davalı işyerinde 17/04/1999 tarihinden 05/01/2001 tarihine kadar aralıksız çalıştığının tespitini, bu süreler içinde yatırılmayan primlerin davalı tarafından yatırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı vekili, davacının 05/01/2001-29/06/2012 tarihleri arasında müvekkil şirkette çalıştığını, müvekkil şirketin esas olarak pantolon üreticisi olduğunu, daha çok yurt dışına ihracat yaptığını, firmanın açık olduğu dönemde 150 ile 400 kişi arasında personel istihdam etmekte olduğunu, sigortasız işçi çalıştırılmadığını, davacının işe giriş yaptığı 05/01/2001 tarihinden önce çalışmak için müvekkiline müracaat etmiş olabileceğini, yalnız işe başlamak için müracaatın yeterli olmadığını, fiilen de çalışmaya da başlamış olması gerektiğini, davanın hak düşürücü süre yönünden reddinin gerektiğini, davacının 17/04/1999-05/01/2001 yılları arasında müvekkili firmada çalışmadığını, çalıştığı sürenin 05/01/2001-29/06/2012 tarihleri olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Feri müdahil Kurum vekili, davacının bu işyerinde çalıştığını gösterir kayıt ve belgelerin bulunup bulunmadığının araştırılmasını, böylece, çalışma iddiasının öncelikle belge ve kayıtlarla tespit edilmesini, davanın hak düşürücü süre yönünden de reddini talep ettiklerini, kurum kayıtlarının resmi belge olması niteliği nedeniyle, davacının resmi kayıtlarda görülmeyen hizmetinin varlığını kanıtlaması ancak aynı güçte yazılı deliller ile mümkün olduğunu beyanladavanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    "1-Davanın kabulü ile;
    a- ... T.C. Kimlik numaralı ...'in ... işyeri sicil numaralı işveren C.T. Konfeksiyon Sanayi ve Dış Tic. Ltd. Şti.'ye ait ... yerinde 506 sayılı Kanunun (5510 saılı yasaya tabi 4-a) maddesine göre 17.04.1999- 05/01/2001 tarihleri arası hizmetlerinin tespitine,
    b- Bilirkişi raporuna göre hesaplanan 618 günlük (asgari ücretle taban sigortalı prime esas kazanç) ödenmeyen prim borcunun Davacı adına, davalı C.T. Konfeksiyon Sanayi ve Dış Tic. Ltd. Şti. tarafından ödenmesine" karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    "1-Fer'i Müdahil Kurumun istinaf başvurusunun esastan reddine" karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Fer'i müdahil kurum vekili, verilen hükmün eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olduğunu beyanla, davaya konu kararın bozulmasını talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    1) Hizmet tespitine ilişkin talebin yasal dayanağı 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçiş hükümlerini içeren Geçici 7. maddesi gereğince 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddeleri olup Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
    Bu tür davalarda mahkemece yapılacak ..., davacıyla ilgili varsa tüm belge ve kayıtlar işverenden istenilmeli, çalışmanın gerçekleştiği ileri sürülen işyerinin Kurum nezdinde bulunan dosyası, işverence hazırlanması gerekli ücret ödeme bordroları, puantaj kayıtları ve diğer kayıtlar getirtilmeli, dönemsel sigorta primleri bordrosuyla veya aylık prim ve hizmet belgesiyle bildirimleri yapılan sigortalılar tanık sıfatıyla dinlenilmeli, Kurum müfettişlerince inceleme yapılıp yapılmadığı sorulmalı, inceleme yapılmışsa belgeler getirtilmeli, aynı çevrede faaliyet yürüten ve davacının çalışmasını bilebilecek durumda olan tarafsız nitelikte başka işverenler ve bordrolu çalışanlar yöntemince saptanarak tanık sıfatıyla dinlenilmeli, işçilik alacaklarına ilişkin dava dosyasının varlığı araştırılarak celbedilmeli ve işçilik hakları davasında dinlenen tanıkların anlatımları ile bu dosyada bilgi ve görgüsüne başvurulan tanıkların anlatımları karşılaştırılmalı, varsa çelişki giderilmeli, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, ... yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, işin mevsimlik olduğu anlaşılırsa dönemleri belirlenmeli, bu dönemde davacı ile işveren arasındaki sözleşmenin askıda olduğu ve mevsimlik dönemlerde hak düşürücü sürenin işlemeyeceği gözönünde bulundurulmalı; böylelikle; çalışmanın varlığı, başlangıç ve bitiş tarihleri, mevsimlik mi, sürekli mi olduğu, yapılan işin kapsam ve niteliği de nazara alındığında kısmi çalışma mümkün olduğundan kısmi ve kesintili olup olmadığı yöntemince araştırılmalıdır.
    Bu yasal düzenleme ve açıklamalar ışığı altında inceleme konusu dava değerlendirildiğinde, Mahkemece, yapılan araştırmanın hüküm kurmaya yeterli olmadığı anlaşılmaktadır. Eldeki davada, davacı tarafından sigorta bildiriminde bulunulduğu ve "sigortalı bildirim belgesi"nde işe giriş tarihinin 05.01.2001 olarak belirtildiği, içeriğinde de bu tarihte işe girdiğini beyan ettiğinin yazılı olması ve belgenin imzalanması karşısında, Mahkemece tanık beyanlarına dayanılarak davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olup imzalı belge karşısında davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, fer'i müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 02.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara