Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/5391 Esas 2022/8472 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/5391
Karar No: 2022/8472
Karar Tarihi: 02.06.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/5391 Esas 2022/8472 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Diyarbakır 1. İş Mahkemesi'nde hizmet tespiti istemiyle açılan davada, davacı işçinin, davalı şirkette sigortasız olarak çalıştığı iddiasıyla 01.01.2000-25.05.2014 tarihleri arasında çalıştığının tespiti talep edilmiştir. İlk derece mahkemesi davayı reddetmiş, istinaf başvurusunda da reddedilmiştir. Ancak temyiz eden davacı vekili, mahkemenin eksik inceleme ve araştırma sonucu karar verdiğini beyan etmiş ve davacının iş yerinde ne iş yaptığı, çalışma şekli, adresi, emir ve talimat alınan kişi, çalışma arkadaşları ve ücreti konularında beyanını alan mahkemenin bu konularda araştırma yapması gerektiğini belirtmiştir. Kanunlar arasındaki bağ ve düzenlemelere değinen kararda, sosyal güvenlik hakkının korunması için sigortalı çalışma sürelerinin doğru saptanması gerektiğinin altı çizilmiştir. Bu nedenle, davacının çalışma durumu ile ilgili eksikliklerin giderilmesi ve elde edilen sonuçlara göre karar verilmesi gerektiği vurgulanmıştır. 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesi ve 506 sayılı Kanunun 6. maddesi de kararda belirtilen kanun maddeleridir.
10. Hukuk Dairesi         2022/5391 E.  ,  2022/8472 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Diyarbakır 1. İş Mahkemesi

    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esasdan reddine karar verilmiştir.
    Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi
    I-İSTEM
    Davacı vekili, davacının davalı şirkette 01.01.200-25.05.2014 tarihleri arasında dalgıç pompa araçlarının montaj -demontaj, tamir ve onarım işçisi olarak çalıştığını, davalı şirketin müvekkil işe girdiğinden beri sigortasız olarak çalıştırdığını, işveren 2010 yılının Mart ayında sigorta talebinde bulunan tüm işçileri toplayıp sigorta kayıtlarını yapmayacağını belirterek herkes başının çaresine baksın dediğini, sigortasız çalışmak istemeyen işçilerin işten çıkarıldığını, müvekkil mağdur olacağından sigortasız çalışmaya devam ettiğini, bu durum müvekkili hem maddi kayba uğrattığını, hem de emeklilik işlemlerinin gecikmesine neden olduğunu, müvekkilin açmış olduğu Diyarbakır 3. İş mahkemesindeki işçilik alacakları davasının derdest olduğunu, söz konusu dosyada müvekkilin davalı iş yerinde çalıştığının kabul edildiğini, 01.01.2000-25.05.2014 tarihleri arasında çalıştığının tespitini talep etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı vekili, davacının müvekkil şirket nezdinde iş kanunu kapsamında herhangi bir çalışmasının olmadığını, davacının bu davayı hak düşürücü süre içerisinde açmadığını, davacının taleplerinin zaman aşımına uğradığını, davacının piyasa hamalı olarak çalıştığını, davacının bir kaç saatlik işlerde çalıştığını, çalıştığı saat başına yevmiyesinin ödendiğini, davacının müvekkil şirkette çalıştığını beyan ettiği tarihler arasında ... ilinde ikamet ettiğini, İş-Kur tarafından Diyarbakır İl Sağlık Müdürlüğü nezdinde işe yerleştirildiğini haricen öğrenildiğini, davacının gerçeğe aykırı ve kötü niyetli olarak iş bu davayı açtığını, iş bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
    MAHKEME KARARLARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk derece mahkemesi, davanın reddine karar vermiştir.
    B-BAM KARARI
    Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurularının HMK nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı esasdan reddine karar verildi.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı, davalı iş yerinde çalıştığını, piyasa hamalı olarak çalışmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesidir. 506 sayılı Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olması nedeni ile özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanması gerektiği özellikle göz önünde bulundurulmalıdır.
    İnceleme konusu dosyada; davacı 01.01.200-25.05.2014 tarihleri arasında çalıştığının tespitini talep etmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Davacının hizmet cetvelinde bu dönemde bildiriminin olmadığı, davacının davalı nezdinde pompa araçlarının montaj, tamir onarım işinde çalıştığını iddia ettiği, dosyada dinlenen bir kısım tanıkların davacının piyasa hamalı olarak çalıştığı, iş yerinde ihtiyaç olması halinde çağrıldığı, bir kısım tanıkların ise sondaj işinde çalıştığı yönünde beyanda bulundukları görülmektedir.
    Mahkemece, öncelikle davacının iş yerinde ne iş yaptığı, montaj işinde mi yoksa hamal olarak mı çalıştığı, iş yerinin adresi, iş yerinde kimden emir ve talimat aldığı, çalışma şeklinin ve çalışma arkadaşlarının kimler olduğu, ücretini nasıl aldığı gibi hususlarda beyanı alınarak davacının ne iş yaptığı açıklığa kavuşturulmalı, bu kapsamda iş yerinde teknik iş yapıp yapmadığı veya piyasa hamalı olup olmadığı tespit edilmeli, davacının 1479 veya 2926 sayılı Yasalar kapsamında çalışmasının olup olmadığı araştırılmalı, bu şekilde çalışması var ise ilgili bilgi ve belgeler celp edilmelidir. Diğer yandan davacı dava dilekçesinde iş yerinin 2. sanayi sitesinde bulunduğunu beyan etmiş, davalı kurum tarafından iş yerine ait birden fazla sicil numarasının tespit edildiği bildirilmiştir. Davacının beyanı da dikkate alınarak, gerek görülmesi halinde 2. sanayi sitesinde bulunan diğer iş yerlerine ilişkin bordrolar celp edilmeli, kanaat edinmeye yetecek kadar bordro tanığı tespit edilerek dinlenilmeli, tanık beyanları arasında çelişki olması halinde çelişkiler giderilmeli, bu şekilde çalışmanın varlığı ve şekli tespit edilmeli, elde edilecek sonuç değerlendirilmek suretiyle karar verilmelidir.
    Mahkemece yukarıda belirtilen hukuki ve maddi olgular göz önünde bulundurulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 8. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 02.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara