Esas No: 2021/5499
Karar No: 2022/8655
Karar Tarihi: 07.06.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/5499 Esas 2022/8655 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/5499 E. , 2022/8655 K.Özet:
İş Mahkemesi'nde görülen bir davada, borç tahakkukuna ilişkin Kurum işleminin iptali ve borçlu olunmadığının tespiti ile yersiz ödenen aylıklara ilişkin yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemi konusu oldu. Mahkeme, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen karşı davanın da kısmen kabulüne ve itirazın kısmen iptali ile icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verdi. Ancak, yanılgılı değerlendirme sonucu icra inkar tazminatı isteminin reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olarak değerlendirilerek, hüküm fıkrasının düzeltilmesi ve DÜZELTİLEREK ONAYLANMASI kararlaştırıldı. Kararda, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi gereğince düzeltme yapıldığı belirtildi. Kanun maddesi, kesinleşen hükümlerin düzeltilmesini açıklamaktadır.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Asıl dava, aylığın kesilmesine ve borç tahakkukuna ilişkin Kurum işleminin iptali ile kuruma karşı borçlu olmadığının tespiti, birleşen dava ise, davalı borçluya yapılan yersiz ödemeler nedeniyle davalı hakkında yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak ilamında belirtildiği şekilde asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen karşı davanın da kısmen kabulü ile itirazın kısmen iptali ile icra inkar tazminatı isteminin ise reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davalı karşı davada davacı kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı karşı davada davacı Kurum vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava; yersiz ödenen aylıkların tahsiline yönelik davalı borçlu aleyhine girişilen icra takibine vaki itirazın iptali, %20 icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkin olup, 21.12.2012 tarihinde başlatılan takip konusu alacağın likit, yani belirgin olması, başka bir anlatımla, hak etmediği aylıkların her ay kendisine ödenen borçlunun herhangi bir hesaplamaya gerek olmaksızın yalnız başına borç miktarını bilebilecek durumda olması karşısında; borçlunun icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde icra inkar tazminatına yönelik istemin reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki, bu aykırılığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının, birleşen davaya ilişkin kısmı yönünden, 2. Bendinde icra inkar tazminatına ilişkin "c" bendinde yer alan "c-Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı isteminin reddine" ibaresinin silinmesine ve yerine "Asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine" cümlesinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.