Esas No: 2022/6068
Karar No: 2022/8784
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/6068 Esas 2022/8784 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/6068 E. , 2022/8784 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
İlk Derece Mahkemesi: ... İş Mahkemesi
Dava, iş kazasının tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun reddine dair karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacılar vekili dava dilekçesinde, "davalı iş yerinde 08/03/2010 tarihinden 16/04/2018 tarihine kadar çalıştığını, 14/07/2011 tarihinde iş yerinde çalışırken iş kazası geçirdiğini, kazanın meydana gelmesiyle birlikte aynı gün hastaneye başvurduğunu, ... Şehir Hastanesi raporundan da anlaşılacağı üzere "düşme" tanısı ile 14/07/2011 tarihinde saat 16.47 de hastaneye müracaat ettiğinin görüleceğini, acilde muayenesi yapıldıktan sonra akciğer ve eklem grafisi çekildiğini, tedaviden sonra da iş kazasının etkisi ile defalarca göğüs ve kalp ağrısı gibi şikayetlerle hastaneye başvurmak zorunda kaldığını, meydana gelen kazanın etkisinin yıllardır geçmediğini, iş kazası neticesinde vücudunda iş göremezlik hali meydana geldiğini, Burdur Devlet Hastanesi tarafından hazırlanan 06/07/2020 tarihli sağlık kurulu raporunda göğüs hastalıkları yönünden %40 maluliyet bulunduğunun tespit edildiğini, söz konusu maluliyet nedeniyle işlerini tam olarak yapamadığını, işveren tarafından iş kazası bildiriminde bulunulmadığını, SGK ya iş kazası nedeniyle müracaat ettiğini, ancak 17/03/2020 tarihli yazı cevabında; "olayın iş kazası olduğuna yönelik yeterli bilgi ve belgeye ulaşılamadığından iş kazası yönünden yapılacak bir işlem bulunmadığı" şeklinde cevap verildiğini, bu nedenle dava açtığını, olayın iş yerinde ve çalışma esnasında meydana geldiğine yönelik birçok şahit olduğunu, tarafına geçici iş göremezlik ödeneği verilmesini, sürekli iş göremezlik geliri bağlanmasını ve kurum tarafından karşılanmayan zararlarının davalı işverenden talep edilmesi için dava konusu olayın iş kazası olduğunun tespit edilmesini" talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP
Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde, "Dava konusu ile ilgili olarak sigortalı ...'ın 07.02.2020 tarihli kuruma müracaat dilekçesiyle 14.07.2011 tarihinde iş kazası geçirdiğini iddia etmesi üzerine, 14.02.2020 tarihli yazı ile işveren ...Mermer Granit Madencilik Sanayi ve Ticaret AŞ'den olaya ait bilgi ve belgelerin talep edildiğini, 24/02/2020 tarih ve 2020/32 sayılı yazılarıyla; sigortalıyla ilgili kayıtlarında ve iş yeri protokol defterinde konuyla ilgili herhangi bir kayıt bulunmadığı, sigortalının iş yerlerinde iş kazası geçirmediğinin bildirildiğini, 17/02/2020 tarihindeyse ... Cumhuriyet Başsavcılığından olayla ilgili soruşturma evrakları talep edildiğini, fakat 28/02/2020 tarih ve 2020/456 Muh. Sayılı yazılarıyla soruşturma evrakına rastlanılmadığının bildirildiğini, bu sebeplerle olayın iş kazası olduğuna dair açıklayıcı ve ispatlayıcı herhangi bir belgeye ulaşılamadığından talebi hakkında bir işlem yapılamayacağı hususunun 17/03/2020 tarih ve 4661424 sayılı yazıyla sigortalıya bildirildiğini, sigortalının bu yazıya herhangi bir beyanı yahut itirazı olmadığını, davalı kurumca yapılan işlemin 5510 sayılı Yasa ve ilgili mevzuata uygun olduğunu, dava konusu olayın resmi makamlarda dahi kaydı olmadığından olayın iş kazası olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını, ayrıca davacı tarafça dava sebebi olayın 14.07.2011 tarihinde meydana geldiği ileri sürülmesine rağmen 07.02.2020 tarihinde üzerinden yaklaşık 9 yıl geçtikten sonra iş kazası iddiasının ileri sürülmesi hayatın olağan akışına uygun olmadığını, arz ve izah olunan sebepler ve re’sen tespit edilecek nedenlerle; haksız ve yasal dayanaktan yoksun olan davanın reddini" talep etmiştir.
Davalı ...Mermer...AŞ.tarafından davaya cevap verilmemiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, "1-Davanın kabulüne;
Davacının davalı ... Mermer Granit Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.'ye iş yerinde çalışırken 14/07/2011 tarihinde yaralanması olayının iş kazası olduğunun tespitine," şeklinde karar verilmiştir.
Davalı SGK vekili istinaf dilekçesinde özetle, yargılama aşamasında toplanan delillerin davacının geçirdiğini iddia ettiği olayın iş kazası olmadığını açıkça ortaya koyduğunu, bu anlamda hastane kayıtları ile davacının iddiaları ve tanık beyanları çeliştiği gibi tanıkların olay anına ve olayın nasıl geliştiğine ilişkin görgüye dayalı bilgileri de olmadığını, bunun yanında beyanlarının çelişkili olduğunu, ayrıca tanıklardan birinin davacının akrabası olduğunu, nihayetinde tanık beyanlarının davacının aleyhinde ve yetersiz olduğunu, bir kazanın iş kazası sayılabilmesi için kişinin sigortalı olmasının şart olduğunu, davacının iş kazasına ilişkin Kurum'a müracaatının kazadan yaklaşık 9 yıl geçtikten sonra ileri sürülmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Davalı SGK'nın istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum vekili; istinaf dilekçe içeriğini tekrarla, kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa'nın 13 ve devamı maddeleridir.
5510 sayılı Yasanın 13. maddesinin birinci fıkrasında iş kazası,
“a) Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada,
b)-(Değişik bend:17.04.2008-5754 S.K./8.mad) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş nedeniyle,
c)-Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
d)-(Değişik bend:17.04.2008-5754 S.K./8.mad) Bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki emziren kadın sigortalının, iş mevzuatı gereğince çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
e)-Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında, meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özüre uğratan olaydır.” şeklinde tanımlanmıştır.
Ne var ki, dava açılmadan önce veya açıldıktan sonra meydana gelen bir olay nedeniyle dava konusunun ortadan kalkması; eş söyleyişle tarafların, davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmaması halinde, bu olayın hükümde göz önüne alınması ve Mahkemenin, davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekir. Dava tüm tarafları bakımından konusuz kalmadıkça inceleme yapılması ve uyuşmazlığın sonuçlandırılması gerekir.
Somut olayda, davacı, davalı işyerinde 14.07.2011 tarihinde düşme sonucu hastaneye müracaat ettiğini, acilde akciğer ve eklem grafisi çekildiğini, 04.04.2019 tarihli Burdur Devlet Hastanesi sağlık kurulu raporunda göğüs hastalıkları yönünden %40 oranında maluliyetinin saptandığı iddiası ile açtığı dava ile ilgili olarak, dosyaya gelen davacı ile ilgili gelen tıbbi kayıtlarda, ... Şehir Hastanesinin 14.07.2011 tarihli davacı adına düzenlenmiş olan hasta vizit detay raporunda, “Tanı: Düşme, tanımlanmamış” şeklinde kaydın bulunduğu, söz konusu iş kazasına ilişkin herhangi bir ceza soruşturmasının olmadığının belirlendiği, öte yandan işyeri çalışanları olduğu belirtilen ancak hizmet döküm cetvelleri dosyada mevcut olmadığı için bu hususun denetlenemediği davacı tanıklarınca ise davacının, mermer işletmesi mahiyetli işyerinde slim makinasına taş verirken elbisesini, makinenin rulosuna kaptırarak kolunu makineye sıkıştırma şeklinde iş kazasına maruz kaldığı şeklinde beyanlarının olduğu, mahkemece, iş kazası olduğu kabul edilen olayın nasıl ve ne şekilde meydana geldiği belirlenmeden yazılı şekilde eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
Buna göre Mahkemece, davacı tarafından iş kazasının oluş şekli olarak iddia edilen düşmenin ne şekilde meydana geldiği, işyerinde veya işin yürütümü sırasında meydana gelip gelmediğinin, yine olaya ilişkin dosyada mevcut olan ve eksiklik olması halinde de ilgili sağlık kuruluşlarından celbi ile elde edilecek tıbbi kayıtların tetkiki ile bu kayıtlarda belirlenen arazların düşme ile bağlantılı olup olmadığı araştırılmalı, ayrıca olay günü davalı işveren nezdinde çalışan bordrolu çalışanlar Mahkemece resen tespit edilerek, kazanın oluş biçimi ile ilgili ayrıntılı ifadeleri alınmalı böylelikle dosya içinde mevcut tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece, eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın kabulü yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Dairesi kararının HMK’nın 373/1. maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 08.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.