Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/999 Esas 2021/5376 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/999
Karar No: 2021/5376

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/999 Esas 2021/5376 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, mirasçılar tarafından açılmış bir tapu iptali ve tescil davasıdır. Davacılar, muris İffet'in ölünceye kadar bakma akdi ile davalıya devrettiği 10 numaralı bağımsız bölümün muvazaalı olduğunu iddia ederek tapu kaydının iptali veya tenkisini istemişlerdir. Davalı ise akit ivazlı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesi, bakıma muhtaçlığın kanıtlanamadığı ve akdin ivazlı olduğu gerekçesiyle davayı reddetmiştir. İstinaf başvurusu da reddedilince davacılar temyiz etmiştir.
Kararda, pay oranına göre açılan tapu iptali ve tescil davalarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, dolayısıyla dava değerinin her mirasçının payına isabet eden değer olduğu vurgulanmıştır. Bu çerçevede, dava konusu taşınmazın 2020 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı belirtilerek davacıların temyiz dilekçesinin reddedildiği ifade edilmiştir.
Kararda ayrıca, bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları için öngörülen kesinlik sınırının 72.070,00 TL olduğu hatırlatılmıştır. Kanun maddesi de şöyle açıklanmıştır: \"6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de 'miktar veya değeri kırk bin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar' hükmüne yer verilmiştir.\"
1. Hukuk Dairesi         2021/999 E.  ,  2021/5376 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, mirasbırakan İffet’in maliki olduğu 429 ada 6 parsel sayılı taşınmazdaki 10 numaralı bağımsız bölümü ölünceye kadar bakma akdi ile muvazaalı olarak davalı ...’ye devrettiğini, davalının diğer yasal mirasçılardan mal kaçırmak kastı ile murise baskı yapmak suretiyle bu devri sağladığını, akdin ivazlı olmayıp bağışın amaçlandığını, zira esasen murisin davalıya baktığını, murisin tek malvarlığı olması nedeniyle muvaazanın sabit olduğunu ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini, mümkün olmadığı takdirde tenkisini istemişlerdir.
    Davalı, ölünceye kadar murisin tüm ihtiyaçlarını kendisinin karşıladığını, murisin ısrarları üzerine özel hayatından ödün vererek bakım edimini yerine getirdiğini, akit ivazlı olduğundan tenkis isteminin de yerinde olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    İlk Derece Mahkemesince, murisin bakıma muhtaç olmasa da gelecekteki bakım ihtiyacı için ölünceye kadar bakma akdi düzenleyebileceği, mal kaçırma amacıyla hareket ettiğinin kanıtlanamadığı, ölünceye kadar bakma akdi ivazlı akitlerden olduğundan tenkise de konu edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince davacıların istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

    -KARAR-

    Dava ölünceye kadar bakma akdinden kaynaklanan muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, bu mümkün olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir.
    1- Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK."nın 362. maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de "miktar veya değeri kırk bin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2020 yılı itibarıyla HMK."nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00 TL’lik kesinlik sınırı 72.070,00 TL olarak uygulanmaya başlanmıştır.
    Hemen belirtilmelidir ki, pay oranında açılan muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan, dava değerinin davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin payına isabet eden değer olacağı kuşkusuzdur.
    Somut olayda, dava konusu 429 ada 6 parsel sayılı taşınmazın dava tarihindeki değeri 380.000,00 TL olduğuna göre, davacı ... ,nun miras payına (2/8) isabet eden taşınmaz değeri 95.000 TL ise de davacı ... ve ...’nun her birinin miras payına (1/8) isabet eden taşınmaz değeri 47.500 TL olup, bu değerin 2020 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 72.070,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır.
    Öte yandan, temyiz kesinlik sınırı içinde kalması nedeniyle temyiz kabiliyeti olmayan kararlara karşı temyiz isteği yönünden mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 tarihli ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da bir karar verilebilir.
    Açıklanan nedenlerle, temyiz kesinlik sınırı içinde kaldığı anlaşılan davacılar ... ve ...’nun temyiz dilekçesinin değerden REDDİNE,
    2- Davacı ...’nun temyiz itirazları yönünden; dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 11/10/2021 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.













    Hemen Ara