Esas No: 2022/6491
Karar No: 2022/9154
Karar Tarihi: 15.06.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/6491 Esas 2022/9154 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/6491 E. , 2022/9154 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
İlk DereceMahkemesi: ... Anadolu 29. İş Mahkemesi
Dava, iş kazasının tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili, davacı müvekkilinin 29/10/2009 tarihinden önce davalılar ... ve ...'na ait işyerinde çalışmaya başladığını, 29/10/2009 tarihinde mobilya montajı sırasında iş kazası geçirerek sağ el bileğinden ağır yaralandığını, meydana gelen olay nedeniyle müvekkilinin sağ el bileğinde kalıcı iş kaybı meydana geldiğini, iz kaldığını, uzun süre çalışamayan davacının halen kısmet sakat durumunda olduğunu, ... Anadolu 14. İş Mahkemesinin 2014/50 sayılı dosyası ile maddi-manevi tazminat davası açtıklarını, müvekkilinin olay tarihinde sigortasız çalıştırıldığını, SGK'ya yapılan başvurunun da bu yüzden iş kazası olarak değerlendirilmediğini, ancak çalışanın işe başlarken zaten sigortalı sayıldığını, bu genel hükümlere rağmen kurumun aksi yönde karar vermesi üzerine iş bu davayı açtıklarını, ayrıca Anadolu 45.Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/72 sayılı dosyası ile davalılar yönünden mahkumiyet kararı verilerek olayda kusurlu bulunduklarını beyanla müvekkilinin maruz kaldığı olayda kalıcı ve geçici sakatlık oranı ile kazanın iş kazası olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP
Davalılar ... ve ... vekilleri verdiği cevap dilekçesinde; davanın haksız ve mesnetsiz açıldığını, davacının müvekkili ...'nun yanında çalışmadığından olayın iş kazası olmadığını, bir an kabul edilmiş sayılarak davacının beyanına göre 29/10/2009 tarihinden önce işe başlamış ise de kazadan sonra davacının iş akdinin müvekkilince sona erdirildiğini, bir an için davacının sigortasız çalıştığı varsayılsa bile davanın zaman aşımına uğradığını, diğer davalı ... adına kayıtlı herhangi bir işyeri bulunmadığını, ...'nun da diğer müvekkili ... yanında sigortalı çalıştığını, dolayısıyla bu davalıya husumet yöneltilemeyeceğini, kaldı ki davacıda Ceza dosyasındaki beyanında ...'nun patronunun kardeşi olduğunu belirttiğini, davacının iddia ettiği...Caddesinde faaliyet gösteren "..." isimli işyerinin her iki müvekkili ile de bir ilgisinin bulunmadığını, müvekkili ...'nun ...Caddesi, No: 11 Sancaktepe/ ... adresinde bulunan "..." isimli işyerini 12/02/2007 tarihinde faaliyete açtığını, iddia edilen işyeri ile müvekkilinin sahibi olduğu işyerleri farklı olduğundan her iki müvekkili yönünden de husumet yöneltilemeyeceğini beyanla davanın öncelikle zaman aşımından reddine, taraflar arasında da işçi ve işveren ilişkisi bulunmadığından da husumet yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı SGK vekilinin davaya herhangi bir cevap vermediği görülmüştür.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Davacının davasının kabulü ile,
Davacı tarafın 29/10/2009 tarihli kazanın iş kazası olduğunun tespitine, karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
... Anadolu 29. İş Mahkemesi'nin 22/10/2019 tarihli, 2017/279 Esas - 2019/225 Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekili, davalı Kurum vekili ve davalılar vekili istinaf başvurusunun 6100 sayılı Yasanın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine,
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum vekili, davaya konu kararın bozulmasını talep etmiştir.
Davalı ... ve ... vekili; meydana gelen bir kazanın, iş kazası olarak kabul edilebilmesi için taraflar arasında işçi işveren ilişkisinin bulunması gerektiğini, zira İş Kanunun 77. maddesi uyarınca gözetim yükümlülüğü ancak işçi işveren arasında cereyan edebileceğini, taraflar arasında işçi işveren ilişkisi olmayıp bu durum SGK kayıtları ile sabit olduğunu, davacının öncelikle, hizmet tespiti talep ederek, taraflar arasında işçi işveren ilişkisinin kurulmasını temin etmesi gerekirken, 10/05/2018 tarihli duruşmada kendisine verilen süreye rağmen bu yönde her hangi bir dava açmadığını, zaten bu nedenle SGK tarafından hazırlanan 15.11.2013 tarih, AT-162 sayılı raporda "Mucibe konu olayda kaza geçirdiğini iddia eden ...'nün 29/10/2009 tarihinde sigortalılığı tespit edilememiştir ve iddia edilen olayın 5510 sayılı Kanunun 13. maddesi çerçevesinde iş kazası olduğuna dair bir tespit yapılamamıştır" demek suretiyle, meydana gelen kazanın iş kazası olmadığı tespit edildiğini, ilk derce mahkemesi hiçbir delil toplamadan, tanıkları dinlemeden karar vermiş olması da usul ve yasaya aykırı olup, kararın müvekkil lehine kaldırılması gerektiğini, İlk derece mahkemesinin müvekkili ... yönünden neden davayı kabul ettiği de anlaşılamadığını çünkü müvekkili ... diğer davalı yanında sigortalı çalıştığını, işveren vasfı olmadığını,
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dava, 29/10/2009 tarihinde, davacının, mutfak mobilyası montajı için gittiği “...Sok, No:14 Sultanbeyli ...” adresinde bulunan evde, evdeki mobilyalardan birinin yerinin değiştirilmesi sırasında; mobilyanın cam kapağının sağ kolunun üzerine düşmesine bağlı olarak, sağ bileğinden yaralandığı olayın iş kazası olduğunun tespiti istemi olup Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir.
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı ... vekili ile davalı Kurum vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davalı ... İslaoğlu’nun temyizi yönünden; Mahkemece getirtilen bilgi ve belgelerden ve işyeri sicil dosyasından, davacının çalıştığı 1096404 işyeri sicil nolu işyeri işvereninin ... olduğu, işyerinin 01/03/2007 tarihinde kapsama alındığı ve halen kapsamda bulunduğu, mahiyetinin mobilya imalatı, montaj, satış olduğu anlaşılmıştır.
İşyeri sicil dosyasına göre işverenin ... anlaşılmakla birlikte ...’nun işverenlik sıfatının yeterince araştırılmadan eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalılardan ... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 15/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.