Esas No: 2022/4244
Karar No: 2022/9208
Karar Tarihi: 15.06.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/4244 Esas 2022/9208 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/4244 E. , 2022/9208 K.Özet:
Dava, sigortalı eşi üzerinden ölüm aylığı alan davacının, daha önce sigortalı babasından aldığı yetim aylığının kesilmesi sonrasında bu aylığın tekrar bağlanması ve kesilen aylıkların yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılmıştır. İlk derece mahkemesi davanın kabulüne karar vermiş, ancak davalı kurumun istinaf başvurusu sonucu Bölge Adliye Mahkemesi istinaf istemini reddetmiştir. Bu kararın davalı kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay ise özetle, babası üzerinden aylık alma hakkı, eşinin vefat ettiği tarihte ilgili mevzuatın çift aylık vermeme koşullarına uygun olduğu gerekçesiyle reddedilmiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 34. ve 54. maddeleridir.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
İlk DereceMahkemesi :... 1. İş Mahkemesi
Dava, yaşamlarını yitiren sigortalı eş ve baba üzerinden hak sahibi sıfatıyla çift ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ve alacak istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davalı Kurum vekili tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin müteveffa babasından dolayı yetim aylığı almaktayken davalı Kurum tarafından gönderilen 06.04.2016 tarihli ve 5210251 sayılı yazıyla aylığının kesildiğini, kendisine son beş yılda aldığı yetim aylıkları toplamı olan 23.700,00 TL'nin iadesinin talep edildiğini, yapılan işlemin iptali için Kuruma 25.06.2018 tarihinde müracaatta bulunduğunu, talebinin reddedildiğini, davalı Kurum işleminin hukuka aykırı olduğunu, babasının 28.04.1999 tarihinde vefat ettiğini, Bağ - Kur'a tabi olduğunu, eşinin ise 11.03.2010 tarihinde SSK sigortalısı iken vefat ettiğini, 506 sayılı Kanunun geçici 91. Maddesine göre davalı Kurum tarafından babasından dolayı aldığı yetim aylığının kesilemeyeceğini, babasının ölüm tarihinin 06.08.2003'den önce olması nedeniyle söz konusu tarihten önce yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine göre kazanılmış haklarının korunması gerektiğini beyanla babasından dolayı kendisine bağlanan yetim aylığının davalı Kurum tarafından kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması, kesilen aylıkların yasal faiziyle birlikte davalı Kurumdan alınarak kendisine ödenmesi gerektiğini ve aksi Kurum işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı Kurum vekili cevabında özetle; davacının 11.03.2010 tarihinde vefat eden eşi nedeniyle ölüm aylığı almaktayken Bağ-Kur kapsamında sigortalı olan babasından dolayı 2926 sayılı Kanuna istinaden ölüm aylığı aldığını, davalı Kurum tarafından 04.02.2016 tarihinden itibaren 2926 sayılı Kanunun 27. Maddesinde yapılan değişikliklere göre 01.01.1984 - 03.10.2000 ile 08.08.2001 - 02.08.2003 tarihleri arasında ölen sigortalı veya hak sahiplerinin çocuklarına aylık bağlanabilmesi için geçimini sağlayacak başka bir geliri olmaması gerektiğini, davacının eşinden dolayı 4/a kapsamında 01.04.2010 tarihinden itibaren ölüm aylığı alması nedeniyle yetim aylığının kesilerek yersiz ödenen tutarların iade edilmesinin gerektiğini, 5510 sayılı Kanunun 34. maddesi ile 2018/9 ve 2018/38 sayılı Kurum Genelgelerine göre hem eşinden hem ana veya babasından aylığa müstahak olanların yalnızca birini tercih edebileceklerini, açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
“11-Davanın kabulü ile;
2-Davacının babasından dolayı almakta olduğu aylıkların kesilmesine yönelik kurum işleminin iptali ile davacının kesilen ölüm aylıklarının kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması, aylıkların hak ediş tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine, davacının aylıklarından yapılan kesintilerin kesinti tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalı kurumdan tahsiline, " dair karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkeme kararı yerinde bulunarak istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı vekili, kurum işleminin yerinde olduğunu belirterek, söz konusu kararının bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamı incelendiğinde, 11.03.2010 tarihinde yaşamını yitiren sigortalı eşi üzerinden 506 sayılı Kanun hükümleri gereğince kendisine ölüm aylığı bağlanan davacının, 28.04.1999 günü ölen 2926 sayılı Kanuna tabi sigortalı babası üzerinden de ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ve alacak istemli işbu davayı açtığı anlaşılmıştır.
Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve “Ölüm aylığının hak sahiplerine paylaştırılması” başlığını taşıyan 34. maddesinde, sigortalının evli olmayan, boşanan, dul kalan kızlarına ölüm aylığı bağlanabilmesi, bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olma koşullarına bağlanmış, “Aylık ve gelirlerin birleşmesi” başlıklı 54. maddede ise bu Kanuna göre bağlanacak aylık ve gelirlerin birleşmesi durumunda, hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak aylığının bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.
Belirtilen açıklamalar ışığında dava dosyası incelendiğinde, babası üzerinden aylık alma açısından hakkı doğuran olay eşinin vefat ettiği tarih olacağından, söz konusu tarihteki ilgili mevzuatın yukarıda belirtilen maddeleri uyarınca davacının çift aylığa hak kazanamadığı belirgindir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 15/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.