Esas No: 2008/8-84
Karar No: 2008/111
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2008/8-84 Esas 2008/111 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın evinde bulunan yasak mermiler nedeniyle verilen cezanın, uygulanan yasa maddesinin yanlış olması ve fazla ceza tayin edilmesi nedeniyle isabetsiz olduğunu belirterek kararı bozdu. Yerel mahkemede yeniden yargılama yapılmasının mümkün olmadığı vurgulandı ve adı geçen kanun maddeleri (5271 S. Ceza Muhakemesi Kanunu Madde 309, 6136 S. Ateşli Silahlar ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanun Madde 13 ve Madde 15) ek olarak açıklandı.
Ceza Genel Kurulu 2008/8-84 E., 2008/111 K.
"İçtihat Metni"
Kartal 1. Sulh Ceza Mahkemesince 08.05.2007 gün ve 141-536 sayı ile sanık Ş.... C.....’ın, evinde 25 adet 9 mm.lik dolu mermi yakalandığı kabul edilerek 6136 sayılı Yasanın 15/1. maddesi uyarınca alt sınırdan olmak üzere, 6 ay hapis ve 450 YTL adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiş, bu hüküm yasa yollarına başvurulmadığı için kesinleşmiştir.
Adalet Bakanlığınca yasa yararına bozma talebinde bulunması üzerine, dosyayı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesince 04.02.2008 gün ve 13481-791 sayı ile;
“Evinde 25 adet tabanca mermisi bulunduran sanığın eyleminin, 6136 sayılı Yasanın 13/son madde ve fıkrasında yaptırıma bağlanan suçu oluşturduğu, olayda anılan yasanın 15/1. maddesinin uygulanma olanağı bulunmadığı gözetilmeden, yazılı biçimde 6136 sayılı Yasanın 15/1. maddesi uyarınca ceza tayini,
Yasaya aykırı, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma istemine dayalı ihbarname içeriği bu nedenle yerinde görüldüğünden, Kartal 1. Sulh Ceza Mahkemesinin temyiz edilmeksizin kesinleşen 08.05.2007 gün, 141-536 sayılı kararının 5271 sayılı CMK.nun 309/4. maddesi uyarınca (bozulmasına), müteakip işlemlerin mahallinde icrasına”
” karar verilmiştir.
Yargıtay C.Başsavcılığı ise 07.04.2008 gün ve 256324 sayı ile özetle;
“Özel Dairece kanun yararına bozma isteminde ileri sürülen nedenden dolayı Yerel Mahkeme hükmünün bozulmasına, hükümlü hakkında daha hafif bir cezaya hükmedilmesine ve hükmün diğer kısımlarının aynen bırakılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde hükmün kurulmasının yasaya aykırı olduğu kanaatine ulaşılmıştır”
” görüşüyle itiraz yasa yoluna başvurarak, Özel Dairenin kararından “
“müteakip işlemlerin mahallinde icrasına”
” ibaresinin çıkartılmasına ve 5271 sayılı CYY.nın 309/4-d maddesindeki yetkiye dayanılarak yasa yararına bozma isteği doğrultusunda hükümlü hakkında daha hafif cezanın belirlenmesi için dosyanın, Özel Daireye gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Yargıtay Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanığın yasak mermi bulundurma suçundan cezalandırılmasına ilişkin kesinleşmiş hükmün, uygulanan yasa maddesinin isabetsizliğinden yasa yararına bozulmasına karar verilen olayda, Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki hukuki uyuşmazlık, bozma nedenine göre sanık hakkında daha az ceza verilmesi gerektiği de nazara alındığında, lehe olan cezanın Özel Dairece mi yoksa Yerel Mahkemece mi verileceğinin belirlenmesine ilişkindir.
5271 sayılı CYY.nın 309. maddesi uyarınca, hâkim veya mahkemece verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlerde, maddî hukuka veya yargılama hukukuna ilişkin hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtay’ca bozulması istemini, yasal nedenlerini açıklayarak, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirecektir. Bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da hükmün veya kararın bozulması istemini içeren yazısına bu nedenleri aynen yazarak, Yargıtay ceza dairesine verecek, ileri sürülen nedenlerin Yargıtay’ca yerinde görülmesi halinde karar veya hüküm yasa yararına bozulacak, yerinde görülmezse istem reddedilecektir.
Böylece ülke sathında uygulama birliğine ulaşılacak, hâkim ve mahkemelerce verilen cezaya ilişkin karar veya hükümlerdeki hukuka aykırılıkların, toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi sağlanacaktır.
Bozma sonrası yapılacak işlemler ve bu işlemleri gerçekleştirecek merciler ile bozma kararının etkileri ise, bozulan hüküm veya kararın türü ve bozma nedenlerine göre ayrım yapılarak maddenin 4. fıkrasında ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
Anılan fıkranın (d) bendi gereğince, bozma nedeninin hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektirmesi halinde, cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektirmesi halinde ise bu hafif cezaya Yargıtay Ceza Dairesince doğrudan hükmedilecektir. Bu halde yargılamanın tekrarlanması yasağı bulunduğundan, Yargıtay Ceza Dairesince hükmün bozulması ile yetinilmeyip, gereken kararın da doğrudan ilgili daire tarafından verilmesi gerekmektedir.
Somut olayda, 09.04.2005 günü evinde 25 adet 9 mm.lik dolu mermi yakalanan hükümlü hakkında Yerel Mahkemece 6136 sayılı Yasanın 13/son maddesi yerine, aynı Yasanın 15/1. maddesi uyarınca alt sınırdan olmak üzere 6 ay hapis ve 450 YTL adli para cezası tayin edilmesi, uygulanan yasa maddesinin yanlış olması ve fazla ceza tayin edilmesi nedeniyle isabetsiz olup, Özel Dairece yasa yararına bozma isteminin kabulüne ve kararın bozulmasına karar verilmesi yasaya uygundur.
Ancak Yerel Mahkemede yeniden yargılama yasağı nedeniyle, belirlenen hukuka aykırılığın Özel Dairece, 6136 sayılı Yasanın 13/son maddesi uygulanarak ceza belirlenmesi suretiyle giderilmesine karar verilmesi gerektiğinden, hükmün bozularak dosyanın bozma doğrultusunda yeniden karar verilmek üzere Yerel Mahkemeye gönderilmesi yerinde değildir.
Bu itibarla haklı nedenlere dayanan Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kabulüne karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,
2- Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 04.02.2008 gün ve 13481-791 sayılı kararından, “
“müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına...”
” şeklindeki ibarenin ÇIKARTILMASINA,
3- Bozulmasına karar verilen hukuka aykırılığın giderilmesiyle ilgili olarak CYY.nın 309/4-d madde, fıkra ve bendlerindeki yetkiye istinaden karar verilmesi için dosyanın Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.05.2008 günü oybirliği ile karar verildi.