Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/6139 Esas 2022/9608 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/6139
Karar No: 2022/9608
Karar Tarihi: 22.06.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/6139 Esas 2022/9608 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalı şirkette 2001-2017 yılları arasında üretim müdürü olarak çalıştığını ve prime esas kazancının asgari ücretin üç katı olduğunu iddia ederek, eksik ödenen sigorta primlerinin tahsilini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi davanın reddine karar vermiş, istinaf başvurusu ise esastan reddedilmiştir. Temyiz incelemesi sonucunda, mahkemenin Kurumun yasal hasım olduğu davalarda Kurumun fer'i müdahil olarak kabul edilemeyeceğine dair yasal düzenlemeyi göz ardı ederek hatalı karar verdiği belirlenmiştir. Bu sebeple, davada Kurumun da yer aldığı bir şekilde yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri: İş Mahkemeleri Kanunu'nun 7. maddesine eklenen 4. fıkra, 6552 sayılı Kanun'un 64. maddesi, HMK'nın 373/1 maddesi.
10. Hukuk Dairesi         2022/6139 E.  ,  2022/9608 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : ... Batı 1. İş Mahkemesi


    Dava, prime esas kazancın tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I- İSTEM:
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı işveren nezdinde ocak 2001 yılından temmuz 2017 ye kadar üretim müdürü olarak çalıştığını, çalıştığı süre boyunca asgari ücretin üç katı ücretle çalıştığını, sigorta primlerinin eksik ödendiğini, davacının maaşının bir kısmının bankadan kalanının elden ödendiğini, en son aldığı maaşın 4.406,00 TL olmasına rağmen 1.600,00 TL üzerinden prim ödendiğini, davacının şu anda bir başka iş yerinde aynı pozisyonda çalıştığını ve sigorta primi 5.597,00 TL ücret üzerinden ödendiğini belirterek, davacının Ocak 2001- Temmuz 2017 yılları arasında prime esas kazancının tespitini, SGK ya eksik bildirilen prim farklarının işverenden tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
    II- CEVAP:
    Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davalı şirkette ilk olarak 20/02/2011- 26/05/2015 tarihleri arasında çalıştığını, bu döneme ait bütün hak ve alacaklarını alarak ibraname vermek suretiyle 26/05/2015 tarihinde işten ayrıldığını, davacının ikinci çalışmasının 29/05/2015- 24/07/2017 tarihleri arasında olduğunu, bu tarihler arasındaki çalışmasının taraflarca ikale ile sonuçlandırıldığını, buna göre davacıya kıdem ve ihbar tazminatı ödendiğini, davacının ücret bordrolarının tümünü ihtirazi kayıt olmaksızın imzaladığını, ücretin aksini yazılı delil ile ispatlamasının gerektiğini, davacıya elden ödeme yapılmadığını, hak düşürücü süre ve zamanaşımı definde bulundurlarını beyanla davanın reddini yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini istemiştir.
    III- MAHKEME KARARI:
    A- İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
    İSTİNAF SEBEPLERİ:
    Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının, davalı işyerinde 2009 yılına kadar üretim sorumlusu, 2009 yılından sonra üretim müdürü olarak çalıştığını, SGK’ya müvekkilinin mesleğinin üretim müdürü olarak bildirildiğini, bordro tanıklarının da bu yönde beyanda bulunduklarını, davacının prime esas ücretinin asgari ücretten gösterildiğini, davanın kabulü gerektiğini belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
    B- BAM KARARI
    “... Dosya kapsamı incelendiğinde, ücret bordroları ile kuruma bildirilen prime esas kazanç tutarının ve banka kayıtlarının birbiri ile uyumlu olduğu, davacı tarafından ücretinin daha yüksek olduğuna dair yazılı bir belge sunulmadığı, işyerinde sigorta müfettişlerince yapılan denetimde de davacı ve diğer çalışanların bordrosunda belirtilenden farklı ücret aldığına yönelik herhangi bir tespitin yapılamamış olduğu, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla...” gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    IV- TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı vekili, istinaf dilekçe içeriğini tekrarla kararın temyizen bozulmasını talep etmiştir.
    V- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESAS İNCELEMESİ
    6552 sayılı Kanunun 11.09.2014 günü yürürlüğe giren 64. maddesiyle 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 7. maddesine eklenen 4. fıkrada, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda, davanın Kuruma resen ihbar edileceği, ihbar üzerine davaya davalı yanında feri müdahil olarak katılan Kurumun, yanında katıldığı taraf başvurmasa dahi kanun yoluna başvurabileceği belirtilmiş olup, davanın prime esas kazanç tespitine ilişkin olup davalı kurumun davada işlemi tesis eden yasal hasım durumunda olması sebebiyle fer'i müdahil olarak kabul edilemeyeceği dikkate alınarak karar verilmelidir.
    Tüm bu sebeplerle, talebin niteliği gereği kurumun bu tür davalarda yasal hasım olması sebebiyle, Mahkemece, yasal hasım konumundaki Kurumun davaya dahil edilerek davalı sıfatının kazandırılarak Kurumun göstereceği delillerini ve beyanları da dahil olmak üzere toplanan ve toplanacak tüm delillerin değerlendirilmesi neticesinde bir karar verilmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun usulden reddine dair kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22/06/2022 gününde oy birliği ile karar verildi.








    Hemen Ara