Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/11249 Esas 2022/9744 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/11249
Karar No: 2022/9744
Karar Tarihi: 23.06.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/11249 Esas 2022/9744 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, sigortalı çalışmaların iptaline yönelik Kurum işleminin iptali istedi. Mahkeme, davanın kabulüne karar verdi. Ancak, dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler yeterli değildi. Mahkeme, davacının talebini somutlaştırması ve dönemleri açık ve net bir biçimde belirlemesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, Kurum denetmen raporu ve mahkeme sahfasındaki beyanlar arasında çelişkiler tespit edildi ve bu eksikliklerin giderilmesi gerektiği belirtildi. Dava dosyasındaki eksikliklerin giderilmesi için belirtilen tüm hususların tek tek incelenmesi ve delillerin birlikte değerlendirilmesi istendi. 506 sayılı Yasa'nın 79/10 ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddeleri, bu tür davaların kamu düzeniyle ilgili olduğunu ve özel bir duyarlılıkla yürütülmesi gerektiğini belirtmektedir. Bu tür davaların tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanması gerektiği belirtildi.
10. Hukuk Dairesi         2021/11249 E.  ,  2022/9744 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :... Mahkemesi

    Dava, sigortalı çalışmaların iptaline yönelik Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozma kararından sonra ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekilince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 79/10. ve 5510 sayılı Yasanın 86/9. maddeleri olup bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır. İnceleme konusu davada davacı, 20.09.2013 tarihli kurum denetmen raporuna istinaden iptal edilen 1996-1999 ve 2006-2008 yılları arasındaki 1000 günlük çalışma süresinin fiili çalışma olarak tespitiyle, yeniden yaşlılık aylığı bağlanmasını talep etmiştir. Mahkemece dairemizce verilen bozma kararının ardından davanın kabulüne karar verilmiş ise de, dosyada yer alan bilgi ve belgeler karar vermeye elverişli değildir. Buna göre eldeki dava dosyası incelendiğinde, mahkemece bozma kararına uyulmasına karşın bozma kararının gereklerinin yerine getirilmediği görülmektedir.
    HMK 31. madde gereğince, Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir. Davaya konu talebin somutlaştırılmaması halinde önce hâkim, HMK 31 maddesi ve 119/1-e maddesi gereğince davayı aydınlatma ödevi ve ön incelemedeki görevi gereği, somut olmayan hususların belirlenmesini davacıdan istemeli, gerekirse tarafa açıklattırma yaptırmalı, bu eksiklik giderildikten sonra yargılamaya devam etmelidir. Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında; davacının beyanı alınarak, dava konusu talep ve kurum işleminde belirtilen dönemler açık ve net bir biçimde belirlenmelidir. Kurum denetmen raporu ve mahkeme sahfasında alınan beyanlar arasında bariz çelişkiler olduğu görülmekle, öncelikle ifadesine başvurulan kişilerin beyanları arasındaki bu çelişkiler giderilmelidir. Bu husus giderilirken dava dışı şirketin ortak ve yöneticisinin kurum denetmenine verdiği yazılı beyan ve yine denetmen raporu sonrasında bildirimleri iptal edilen ve bu işlemin iptaline karşı açtığı dava sonrası verilen hükmün Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği görülen emsal nitelikteki diğer sigortalıların dava dosyaları da celp edilerek ilgili kayıtlar göz önünde bulundurulmalıdır. Davaya konu dönemde dava dışı şirketin getirilen defterleri incelenmeli, iptal edilen hizmetlerin süresi, bu hizmetlerin iki ayrı işyerinde geçtiği ve bu işyerlerinden birinin bakkal işletmesi olduğu, ancak alınan hiçbir tanık beyanı ve davacı talebinde de bu konuyla ilgili bir hususa rastlanmadığı gibi, mahkemece de anılan konuyla ilgili bir değerlendirmede bulunulmadığı anlaşılmaktadır. Bu bakımdan belirtilen tüm bu eksikliklerin tek tek giderilerek, tespite konu işyerlerinin mülkiyet ve vergi kayıtları da getirtilmeli, akabinde davaya konu uyuşmazlıkla ilgili gerekli tüm soruşturma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varsa davacının çalıştığı iddia edilen süreler tereddütsüz belirlenerek, varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 23.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara