Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/9489 Esas 2022/9839 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/9489
Karar No: 2022/9839
Karar Tarihi: 27.06.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/9489 Esas 2022/9839 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/9489 E.  ,  2022/9839 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : ... 19. İş Mahkemesi


    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalılardan ... ve ... ile fer'i müdahil Kurum vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın davalılardan ... ve ... ile fer'i müdahil Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili; davacı müvekkilinin 07.12.2007 tarihinden dava tarihi olan 31.08.2015 tarihine kadar "İsmet Paşa Mah.Eski Edime Asfaltı No:739/3 Sultangazi/..." adresindeki tekstil işyerinde işçi olarak sürekli ve aralıksız çalıştığını,davacının 23.08.2005-07.12.2007 arası da davalılardan sadece ...’a ait "Eski Edime Asfaltı No:599 Sultangazi/..." adresindeki işyerinde sigortalı olarak çalıştığını, 2007 sonu itibarıyla ...’ın işyerini "İsmet Paşa Mah. Eski Edime Asfaltı No:739/3 Sultangazi/..." adresine nakledip diğer davalı ile ortak olarak işyerini çalıştırmaya başladığını, davacının 07.12.2007 öncesi hizmetlerinin usule uygun olarak bildirildiğini, sonrasında usulsüzlükler yapıldığını, davacının işverenleri de davalılar olmasına rağmen, davalılar tarafından tanımadığı başka yerler ve işverenlerden sigortalılıklarının bildirilmesi olduğunu, davacı dahil diğer işçilerin beyanlarından da anlaşılacağı üzere anılan adresteki işyerinin davalılara ait olduğunu iddia ederek; 07.12.2007 tarihinden 31.08.2015 tarihine kadar gerçek işveren davalılar ... ve ...’a ait işyerinde çalıştıklakrının tespitine ve davalı işverenlerce Kuruma bildirilmeyen çalışmalarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı ... ve ... vekili; hak düşürücü süre ve zamanaşımı yönünden inceleme yapılması gerektiğini müvekkillerinin davacının işvereni olmasının sözkonusu olmadığını, müvekkillerinden ...’nin zaten işyerinde sigortalı olarak çalıştığını,işveren olmasının gerçek dışı bir iddia olduğunu, müvekkili ...’un ise o işyerinde işçi veya işveren olarak hiç bulunmadığını, sigorta kayıtlarında davacının işverenlerinin belli olduğunu belirterek davanın reddini istimeştir.
    Davalı ...; davacının kendisine ait işyerinde bir kaç yıl önce çalıştığını,ancak kendisinin yanında çalışmış olmasına rağmen mahkemeye, başka işyerinde çalıştığını beyan ederek kendisini bu davaya dahil ettiğini, tüm vergi ve SSK primlerini yatırdığını beyan etmiştir.
    Dahili davalı ...; davacının kendisine ait işyerinde çalıştığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Dahili davalı ...; davacının kendisine ait işyerinde çalıştığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Dahili davalı ...; davacının kendisine ait işyerinde çalıştığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Dahili davalı ...; davacının kendisine ait işyerinde çalıştığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Fer’i müdahil Kurum vekili; müvekkili Kurumun fer’i müdahil olarak davaya kabulü gerektiğini, davacının dava dilekçesinde hizmet tespiti mi istediği, yoksa sigortalılıklarının iptal edilmesine ilişkin Kurum işleminin iptalini mi istediğinin tam olarak anlaşılamadığını, Kurum tarafından 09.09.2015 tarihli 2015/AT-068 sayılı denetmen raporu ile ... adlı işveren hakkında yapılan incelemede, GOP SGM’nde 2.1411 06 06 1096647 034 09-27 sicil numaralı işyeri dosyasında işlem gören işyerinin sahte işyeri olduğunun tespit edildiğini, bu işyerinde sigortalı gösterilen kişilerin sigortalılıklarının iptal edildiğini, müfettiş raporlarının aksi yazılı delil ile kanıtlanmadıkça geçerli olduğunu, kaldı ki, davacının bu işyerinde çalışmadığını beyan ettiğini, davacının çalıştığını iddia ettiği işveren Mehmet Yılmaz’ın da sigortalı gösterdiği kişilerin 2015/AT-007 sayılı 29.01.2015 tarihli raporla iptal edildiğini, davacının çalışmaları bakımından müvekkili Kurum kayıtlarının esas olduğunu, davacının çalışma iddiasının salt tanık anlatımı ile kanıtlanmasına muvafakatları olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    “Davanın kabulü ile, davacının davalılar ... - ... adlı 1184938 sicil numaralı işyerinde; 07.12.2007 - 20.08.2015 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak asgari ücret üzerinden çalıştığının tespitine” karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    “Davalılar ..., ... ve fer'i müdahil Kurumun istinaf istemlerinin reddine” karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı Kurum, dinlenen tanıkların vasıflarının uygun olmadığı, işyeri hakkında gerekli araştırmanın yapılmadığı, işe giriş bildirgelerinde davacının imzasının bulunduğu, davanın ispatlanamadığı, eksik araştırma ve incelemeyle karar verildiği, davalı ... ve ..., işyerinin ekonomik nedenlerle devirlerinin yapılmış olduğu, işlemlerin gerçek olduğu, işe giriş bildirgelerinde davacının imzasının bulunduğu, dahili davalıların davacıyı çalıştırdıklarını beyan ettiği, davanın ispatlanamadığı, tanık beyanlarının yetersiz olduğu, davanın husumetten reddi gerektiği ve sair gerekçelerle kararın bozulmasını talep etmişlerdir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    1- Kurum müfettişlerince düzenlenen inceleme raporlarına istinaden, davacı adına 1096647 sicil nolu işyerinden yapılan 24.09.2008 – 31.08.2009, 1134793 sicil nolu işyerinden yapılan 23.02.2009 – 10.06.2009, 1114788 sicil nolu işyerinden yapılan 20.05.2010 – 16.05.2011, 1127328 sicil nolu işyerinden yapılan 17.05.2011 – 18.07.2013, 1158649 sicil nolu işyerinden yapılan 21.08.2013 – 27.10.2014 ve 1175067 sicil nolu işyerinden yapılan 24.10.2014 – 20.08.2015 tarihleri arasındaki çalışmalarının gerçek olmadığından bahisle iptal edildiği, yine davaya konu dönemde 1090564 sicil nolu işyerinden yapılan 07.12.2007 – 22.09.2008, 1134793 sicil nolu işyerinden yapılan 19.11.2009 – 05.04.2010 ve 1157746 sicil nolu işyerinden yapılan 19.07.2013 – 03.09.2013 tarihleri arasındaki bildirimlerinin ise iptal edilmediği, ancak mahkemece iptal edilen ve edilmeyen tüm dönemleri kapsayacak şekilde, iptal edilmeyen dönemler yönünden herhangi bir irdeleme yapılmaksızın, infaza elverişsiz şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
    2- Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. (5510 sayılı Kanun’un m. 86/9.) maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re'sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
    Mahkemece bir takım araştırmalar yapılmış ve tanık dinlenmişse de verilen hüküm eksik araştırmaya dayalıdır.
    Mahkemece re’sen araştırma ilkesi gereğince, ..., ... ve diğer dahili davalılar arasındaki ilişkiler araştırılmalı, özellikle dava konusu dönemde ..., ... ve ... üzerinden bildirilen işyeri adreslerinin, daha önce davalı ... ve ... adına kayıtlı işyeriadresi ile aynı olduğu, kuruma bu adreslerin bildirildiği, bunların arasında işyeri devri olup olmadığı araştırılmalı, bildirilen ve iptal edilmeyen hizmetlerin iptalinin gerekip gerekmediği açıklığa kavuşturulmalı, davacının hizmet verdiği gerçek işverenler bu şekilde belirlenmeli, hizmet tespitiyle iptal edilen ve edilmeyen dönemler yönünden infaza elverişli bir şekilde hüküm kurulması gerektiği gözetilmeli, oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
    O halde, davalılardan ... ve ... ile fer'i müdahil Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf istemlerinin esastan reddine dair kaldırılarak ilk derece mahkemesince verilen karar bozulmalıdır.
    SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, karadan bir örneğin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 27/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara