Esas No: 2021/4255
Karar No: 2022/9909
Karar Tarihi: 28.06.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/4255 Esas 2022/9909 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/4255 E. , 2022/9909 K.Özet:
Dava, bir kazadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi hükümde belirtilen gerekçelerle asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair karar vermiştir. Ancak Bölge Adliye Mahkemesince davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurularının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilen kararda, maddi ve manevi tazminat ile ilgili temyiz istemleri reddedilmiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri şöyledir: Mülga 5521 sayılı Mahkemeleri Kanunu'nun 20.07.2016 tarihinden itibaren uygulanan 8. maddesinin 3. fıkrası, 6763 sayılı Kanun 5. maddesi ile değişik beşinci fıkrası, 7036 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemeleri ve Cumhuriyet Başsavcılıkları Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun'un 7/3. maddesi, HMK'nın 362/1-a ve 362/2. maddeleri ve HMK Ek madde 1
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Dava, ... kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karara karşı davacı ... davalı vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince davacı ... davalı vekillerinin istinaf başvurularının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı ... davalı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1- Davalı vekilinin maddi ve manevi tazminata, davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin temyiz istemi yönünden;
Mülga 5521 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun 20.07.2016 tarihinden itibaren uygulanan 8. maddesinin 3. fıkrasına göre, “Bölge Adliye Mahkemesinin para ile değerlendirilemeyen dava ve işler hakkındaki kararları ile miktar veya değeri beşbin lirayı geçen davalar hakkındaki nihaî kararlara karşı tebliğ tarihinden başlayarak sekiz gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.” Bu fıkradaki “beşbin” ibaresi 6763 sayılı Kanunun 5. maddesi ile “kırk bin Türk Lirası” şeklinde değiştirilmiştir.
Mülga 5521 sayılı Kanunun, 6763 sayılı Kanun 5. maddesi ile değişik beşinci fıkrasına göre parasal sınırların, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanacağı öngörülmüştür.
25.10.2017 tarihinde yürürlüğe giren 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanununun 8. maddesinde “temyiz edilemeyen kararlar” sayılmış ancak miktar itibariyle kesinliğe bu maddede yer verilmemiş, 7/3. maddede, 6100 sayılı HMK’nın kanun yollarına ilişkin hükümlerinin, ... mahkemelerince verilen kararlar hakkında da uygulanacağı belirtilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca, Bölge adliye mahkemelerinin miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararların temyiz yoluna başvurulamayacağı hükme bağlanmıştır. HMK Ek madde 1 hükmüne göre de, 362. maddedeki parasal sınırların, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanacağı belirtilmiştir.
HMK 362/2. maddesine göre “Birinci fıkranın (a) bendindeki kararlarda alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda, kırk bin Türk Liralık kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir. Alacağın tamamının dava edilmiş olması hâlinde, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü kırk bin Türk Lirasını geçmeyen tarafın temyiz hakkı yoktur. Ancak, karşı taraf temyiz yoluna başvurduğu takdirde, diğer taraf da düzenleyeceği cevap dilekçesiyle kararı temyiz edebilir”
HMK 366. maddenin yollaması ile temyiz yolunda da uygulanan 346. madde uyarınca, temyiz dilekçesi kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme temyiz dilekçesinin reddine karar verir. Ancak temyiz edilen karar kesin olduğu halde bu konuda inceleme yapılıp karar verilmeksizin dosya Yargıtay’a gönderilmiş ise, 01.06.1990 tarih, 1989/3 E. - 1990/4 K. sayılı içtihadı birleştirme kararı gereğince dosyanın mahalline çevrilmesine gerek olmaksızın Yargıtay tarafından temyiz talebinin reddine karar verebilecektir
Yukarıda belirtildiği şekilde, ... mahkemelerinin kararlarının istinaf incelemesi sonucu Bölge adliye mahkemelerince verilen kararlarda karar tarihine göre kesinlik sınırı: 20.07.2016 - 01.12.2016 tarihleri arasında 5.000,00 TL; 02.12.2016 tarihi sonrası için 40.000,00 TL; 01.01.2017 sonrası için 41.530,00 TL ve 01.01.2018 tarihi sonrası için 47.530,00 TL, 01.01.2019 tarihi sonrası için 58.800,00 TL, 01.01.2020 tarihi sonrası için 72.070,00 TL , 01.01.2021 tarihi sonrası için 78.630,00 TL, 01.01.2022 tarihi sonrası için ise 107.090,00 TL’ dir.
Somut olay incelendiğinde davalı vekilinin maddi ve manevi tazminata, davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin temyiz istemleri hakkındaki hükümlerin miktar yönünden yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırının altında bulunduğu anlaşılmakla, davacı ... davalı vekilinin anılan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının kesinlik nedeniyle REDDİNE karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin manevi tazminatına ilişkin temyiz istemi yönünden;
Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi deliller ile özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden ilgiliden alınmasına, 28/06/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.