Esas No: 2022/5777
Karar No: 2022/10012
Karar Tarihi: 29.06.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/5777 Esas 2022/10012 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/5777 E. , 2022/10012 K.Özet:
Davacı, müvekkilinin bağ-kur sigortası yapılmadığı gerekçesiyle geriye dönük 23 yıllık sigortalılığının tescili için dava açmıştır. İlk derece mahkemesi davanın reddine karar vermiş, davacının istinaf başvurusu ise reddedilmiştir. Davacı vekili temyiz başvurusu yaparak eksik inceleme ve yanlış değerlendirme yapıldığını belirtmiştir.
Karar ise, davacının dava açmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat etmesi ve bu müracaat hakkında Kurumun red iradesini gösterir işlem veya eyleminin olduğunun belgelenmesi gerektiğini ve bu şartın yerine getirilmediğini belirtmiştir. Ayrıca, ticaret sicil kayıtları ile ilgili şirket defter kayıtlarının tamamlanmadan karar verildiği vurgulanmıştır. Bu sebeplerle, ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesinin verdiği hüküm bozulmuştur. Kararda, 6552 sayılı Kanunun 64. maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7. maddesi hakkında detaylı açıklamalar da yer almıştır.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Buldan Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, Bağ-Kur sigortalılık tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ... şirketinin muris ...' in vefat etmesi sonrası 04.11.1998 tarihinde alınan genel kurul kararı ile hissedarı olduğunu, bu güne kadar da ortaklığının devam ettiğini, davalı kurum tarafından herhangi bir sigorta kaydı yapılmadığını, müvekkilinin geriye dönük 23 yıllık sigortalılığı tescil edilmediğini, mağdur olduğunu, Esnaf ve Sanatkarlar siciline veya kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıt olanların kayıt oldukları tarihten itibaren kendiliğinden sigortalı sayıldıklarını, 1998 yılından bugüne kadar vergi ve ticaret sicil kaydı bulunmasına rağmen kurum tarafından sigorta tescili yapılmadığını belirterek müvekkilinin 04.11.1998 tarihinden bu güne kadar zorunlu bağ-kur lu olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının 04.11.1998 tarihinde başlayan ortaklık kaydının Buldan Ticaret odasından gelen yazıda 18.09.2000 tarihinde sona erdiğinin belirtildiğini, davacının yasal süresi içinde kuruma müracaat etmediğinden geriye dönük tescil işlemi yapılamadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. ... davanın reddini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme hükmü yerinde görülerek istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili, eksik inceleme ve yanlış değerlendirme yapıldığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
1- 11.09.2014 tarihli Mükerrer Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 64'üncü maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7'inci maddesinin üçüncü fıkra olarak “31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzere, dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat edilmesi zorunludur. Diğer kanunlarda öngörülen süreler saklı kalmak kaydıyla yapılan müracaata altmış gün içinde Kurumca cevap verilmezse talep reddedilmiş sayılır. Kuruma karşı dava açılabilmesi için taleplerin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması şarttır. Kuruma başvuruda geçirilecek süre zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanmasında dikkate alınmaz.” eklenen hüküm 7036 sayılı Yasanın 4/1. Maddesinde de aynen zikredilmiştir.
Dava şartları, mahkemenin davanın esası hakkında yargılamanın devamı için gerekli olan şartlardır. Diğer bir anlatımla; dava şartları, dava açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır.
HMK.’nun 115/2. maddesindeki kurala göre, “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder”. Düzenleme gereğince, eksik olan bir dava şartı, belirli bir süre verilerek giderilebilecek ise hâkim tarafından eksikliğin giderilmesi için kesin süre verilmesi gerekir. Bu süre içinde dava şartı eksikliği tamamlanmaz ise dava, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedilmelidir.
Eldeki davanın 03.02.2021 tarihinde açıldığı anlaşılmakla, yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında, 11.09.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 64. maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7. maddesine 3. fıkra olarak eklenen düzenleme gereği, dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaatın olması ve Kurumca müracaata konu istemin zımnen ya da açıkça reddedilmesi gerektiği dava şartı olarak düzenlenmiş olup, davacı tarafından 5521 sayılı Kanunun 7/3 maddesine uygun bir şekilde, davaya konu istem hakkında, Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat ve Kurum tarafından bu müracaata konu istemin reddine ilişkin bir işlem veya eylem bulunmadığı görülmekle, mahkemece, 6552 sayılı Kanunun 29'üncü maddesi ile 3201 sayılı Kanunun 5. maddesinin son fıkrasına eklenen değişiklik dikkate alınarak, davacı tarafa 6100 sayılı HMK.'nun 115/2. maddesi uyarınca, 6552 sayılı Kanunun 64. maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7. maddesine üçüncü fıkra olarak eklenen düzenleme doğrultusunda, davaya konu istemi hakkında Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat etmesi ve bu müracaat hakkında anılan yasal düzenleme uyarınca Kurumun red iradesini gösterir işlem veya eyleminin olduğunun belgelenmesi için kesin süre ihtaratlı önel verilmeli, bu süre içerisinde dava şartı eksikliğinin tamamlanmaması halinde, dava, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedilmeli, Kuruma müracaat ve müracaatın reddine dair Kurum işlem veya eylemine ilişkin dava şartının tamamlanması halinde ise davanın esasına girilerek, varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
2- Kabule göre de, davacının ortaklık bilgilerine dair ticaret sicil kayıtları ile ilgili şirket defter kayıtlarının ikmal edilmeksizin karar verilmesi yerinde görülmemiştir..
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 29.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.