Davacı vekili, davalı işveren tarafından geçersiz nedenle iş akdi feshedildiğinden  feshin geçersizliğine ve işe iadesine, karara rağmen işveren tarafından süresi içerisinde işe başlatılmaz ise 8 aylık brüt ücret tutarında tazminatın belirlenmesine, davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsiline karar  verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, husumet itirazında bulunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının davalı ...Ltd Şti "ne ait olan ...Sağlık Kompleksinde güvenlik elemanı olarak çalıştığı, ...Ltd Şti nin ...Sağlık Kompleksi ve ayrıca ... Hastanesi isimli işyerlerini yapıp işlettiği, A...O..."nun tüm bu şirketlerin sahibi olduğu, fesihten önce davacının davranışları ve yetersizliği nedeniyle savunmasının alınmadığı, davacının eylemi ile iş akdinin feshi arasında açık oransızlık bulunduğu, feshin son çare olma ilkesinin gözetilmediği, bu haliyle davalı işverenlikçe yapılan feshin geçerli olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.  
Somut olayda, Sosyal Güvenlik kurumu il Müdürlüğü tarafından verilen yazı cevabında davacının, ...Ltd Şti işyerinde çalıştığı belirtilmiştir. Dava ...Ltd Şti aleyhine açılmıştır. Davacının gerçek işvereninin, hangi şirket olduğu konusunda tereddüt hasıl olmuştur. Gerçek işverenin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi gerekir. Mahkemece bu yönde yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.09.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.