Esas No: 2022/2773
Karar No: 2022/10294
Karar Tarihi: 12.09.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/2773 Esas 2022/10294 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/2773 E. , 2022/10294 K.Özet:
Asıl ve birleşen davalarda, 1479 sayılı Yasa kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalılığının tespiti istenmiştir. Asıl dava kısmen kabul edilirken, birleşen dava kabul edilmiştir. Ancak davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmiştir. Dosya incelendiğinde, aynı konu hakkında dava açılmış olduğu ve derdestlik koşullarına uygun olduğu tespit edilmiştir. Hüküm bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 1479 sayılı Yasa'nın 24. ve 25. maddeleri: Zorunlu sigortalılık koşulları
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114 ve 115. maddeleri: Derdestlik koşulları ve davanın kamu düzeni ile ilgisi.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Asıl ve birleşen dava, 1479 sayılı Yasa kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ilâmında belirtildiği şekilde asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkemece uyulan bozma ilamında “….Mahkemece yapılması gereken iş; uyuşmazlığa konu 14.09.1989-04.10.2000 döneminde 1479 sayılı Yasa'nın 24. ve 25. maddelerinde belirtilen zorunlu sigortalılık koşullarının davacı yönünden gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılıp irdelenmek suretiyle varılacak sonuca göre bir karar vermekten ibaret...” olduğu belirtilmiştir.
Dosya içeriğine göre; 16.11.2000 tarihli giriş bildirgesine ve vergi kaydına istinaden ilk defa 04.10.2000 tarihi itibariyle 1479 sayılı Yasa kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği, 01.04.1989 tarihinden vergi kaydının devam ettiği, ilk prim ödemesinin 19.01.2001 tarihi olduğu anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114'üncü maddesinin (ı) bendi uyarınca “aynı davanın daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması” bir başka deyişle derdest olmaması dava şartları arasında düzenlenmiş olup, aynı kanunun 115'inci maddesi gereği bu durum kamu düzeni ile ilgilidir ve davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılır.
Anılan madde metninde belirtildiği üzere derdestlik; açılan bir davanın daha önce aynı veya başka bir mahkemede açılmış olup da görülmeye devam ediyor olmasıdır. Derdestlik açısından aynı dava olma koşulları aslında maddi anlamda kesin hüküm koşulları ile paralellik gösterir. Bu bağlamda derdestliğin söz konusu olabilmesi için tarafları, sebepleri ve konusu aynı olan davanın iki defa ayrı ayrı açılmış olması gerekir.
Birinci ve ikinci davanın aynı dava sayılabilmesi için gerekli ilk şart her iki davanın taraflarının aynı kişiler olmasıdır. Tarafların aynı sayılması, tarafların her iki davada da aynı sıfatla, yani davacı ve davalı sıfatıyla hareket etmiş olmaları gerekmez. Birinci davada; davacı olan taraf, ikinci davada, davalı olabileceği gibi, tam tersi de söz konusu olabilir. Davaların aynı dava sayılabilmesinin bir diğer şartı her iki davanın sebebinin aynı olmasıdır. Dava sebebinin aynı olmasından kasıt hukuki sebepler değil, davacının davasını dayandırdığı vakıalardır. Son şart ise; davaların konularının aynı olmasıdır. Dava konularının aynı olup olmadığını tespit edebilmek için davaların ilkinde verilebilecek kararın, ikinci davada verilebilecek kararı gereksiz hale getirip getirmeyeceği, ya da ikinci davada verilebilecek kararla aynı sonuçların sağlanıp sağlanamayacağına bakılmalıdır.
Davacı ... dava devam ederken 10.1.2016 tarihinde vefat ettiği, mirasçıları tarafından davacının açtığı davaya dahil olduğu ve aynı zamanda aynı taleple birleşen davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece uyulan bozma ilamı dikkate alındığında davacı muris ... açtığı dava ile 14.9.1989-3.10.2000 tarihleri arası 1479 sayılı Yasa kapsamında bağkur siğortalı olduğunun tespitini talep ettiği, mirasçıların açtığı ve birleşen davada murisleri ...’nın 14.9.1989-3.10.2000 tarihleri arası bağkur siğortalılığının tespitini talep ettiği, davaların konusunun (müddeabihlerinin) ve dava sebeplerinin aynı olduğu anlaşılmakta olup Mahkemece, asıl ve birleşen dava yönünden derdestlik açısından incelenip karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Sair hususlar incelenmeksizin temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12/09/2022 gününde oybirliği ile karar verildi.