Esas No: 2021/7211
Karar No: 2022/10391
Karar Tarihi: 13.09.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/7211 Esas 2022/10391 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/7211 E. , 2022/10391 K.Özet:
Dava sigorta kaydındaki kimlik bilgilerinin tashihi istemine ilişkindir. Mahkeme davayı kabul etmiş, ancak verilen karar usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle temyiz edilmiştir. Kanun maddeleri incelendiğinde, hüküm sonucu kısmında isteklerin açık ve şüphe uyandırmayacak şekilde belirtilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, davanın sadece aidiyet istemine ilişkin olduğu ve hizmet tespitine dair herhangi bir istem olmadığı, ancak kararın talebin dışına çıkılarak verildiği tespit edilmiştir. Kararın bozulmaya gerek olmadığı, ancak düzeltilerek onanması gerektiği kararlaştırılmıştır. Hüküm sonucu olarak, sigorta bildirimlerinin davacı adına mal edilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 26. maddesi ve 297. maddesinin (2). fıkrası zikredilmiştir.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, sigorta kayıtlarındaki kimlik bilgilerinin tashihi istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 26. maddesi uyarınca; "Hâkim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." Hükmü mevcut olup aynı Kanunun 297. maddesinin (2). fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükümleri öngörülmüş olup, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
Eldeki davada ise, davacının esasen ... adına yapılan bildirimlerin kendisine ait olduğu iddiası ile davasını açtığı, bu hali ile talebin aidiyet istemine ilişkin olup, hizmet tespitine dair herhangi bir isteminin bulunmadığı anlaşılmakla, sadece bildirim yapılan hizmetlerin aidiyetinin tespiti ile yetinilmesi gerekirken, davacının talebi dışına çıkılarak karar verilmesi isabetsiz olup, usul ve yasaya aykırıdır.
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hükmün 1. bendinin tamamen silinerek yerine;
“1-... sigorta sicil numarasında kayıtlı ... adına 3467 numaralı ... Pilot Bölge Müdürlüğüne ait işyeri numarasında görülen 01.04.1977 ile 25.02.1978 tarihleri arasında ve 1977 yılında 264 gün ve 1978 yılında 54 gün üzerinden 506 sayılı yasa kapsamında yapılan sigorta bildirimlerinin, ... T.C. numaralı ve ... sigorta sicil numarasında kayıtlı davacı ...’ya aidiyetinin tespiti ile davacı adına mal edilmesine” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, 13.09.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.